filmov
tv
Diyabet hastasından şeker hastalarına tavsiye - Prof. Dr. Ahmet AKGÜL
Показать описание
DİYABET HASTALARINDA AYAK BAKIMI
Diyabet yani şeker hastalığı yalnızca bizim ülkemizde değil tüm dünyada sıklığı giderek artan kronik yani hayat boyu dikkat edilmesi gereken bir hastalıktır. Eğer takip sırasında hedeflenen kan şeker değerlerine ulaşılamaz ve kan şeker düzeyi yüksek kalırsa diyabet yani şekere bağlı istenmeyen kötü sonuçlar oluşmaktadır.
Diyabete bağlı gelişme riski olan bu kötü sonuçlar yani komplikasyonlar nedir?
- - Sinir iltihabı yani Nöropati
- - Damar iltihabı yani Vaskülopati
Bu iki istenmeyen sonuç oluştuğunda buraya bir de dışarıdan veya vücuttan alınan mikroplar da bulaşınca ve tüm bu olanlar ayak veya ayak bileği veya parmaklarda oluşursa işte bu duruma DİYABETİK AYAK denir.
Bu hastalık yalnızca bir ayak hastalığı değildir. Bir bacak hastalığı da değildir. Bu hastalık hastanın psikolojisini, sosyal etkileşimini, ekonomisini, moralini, hayat enerjisini, cinselliğini, özgürlüğünü kısacası hayat ile ilgili her şeyini olumsuz etkileyen bir durumdur.
Eğer bu tip bir rahatsızlığınız var ve bu yüzden bu satırları okuyorsanız, önce bu hastalığın evrelerini bilelim ki, tedavimizde her evreyi düzeltip tekrar fabrika ayarlarına, o eski güzel günlerimize dönelim.
Düşünün: kan şekerimiz yüksek ve bir türlü ayarlayanamadı, o zaman ne olacak?
Kan şeker yüksekliği yani kanda bulunan gereksiz ve aşırı şeker, aynı zamanda tüm dokuları kemiren bir zehirdir. Sinir uçlarını kemirir ve bozar. Şeker zaten kanda, kan da damar içinde, o zaman ne olacak, öncelikle kılcal ve küçük damar duvarlarını kemirecek ve damarları bozacak. Sinir hücreleri çalışmaz ise ayakta olan herhangi bir kötü durumu algılamaz ve cilt bozulmaya başlar. İçeri mikrop girer. Mikrobu temizlemek için zaten yeteri kadar kan gelmez çünkü o bölgeyi sulayan kan damarları da zaten bozuktur. Mikrop iyice yerleşir ayrıca vücutta şeker fazla olduğu için, mikroplarda bu şekeri kullanacak ve iyice çoğalacak. Kısa bir zamanda yaralar oluşacak ve sonuç, evet bildiniz: DİYABETİK AYAK.
Peki niye en çok ayakta olur, bu sorun?
Çünkü ayak, travmaya en açık yerdir. Ayakkabı vurması, tırnak batması, topuk çatlakları, ayak mantarı, terleme kaybı, kuruluk, gibi sorunlar hep ayakta oluşur da ondan.
Diyabetik hastalarda "diyabetik ayak ve amputasyon" üzerinde durulması gereken önemli bir sorundur. Diyabetik yaraların %85 kadarının önlenebilir etkenlerden kaynaklandığı düşünülmektedir.
Amerikan Diyabet Birliği diyabete bağlı amputasyonların %40-50 oranında önlenebileceğini belirtmiştir. Bacak ve/veya ayak amputasyonlarının %85'inde ayak ülser hikâyesi vardır. Araştırmalar önlem, iyi hasta eğitimi, sağlık çalı- şanlarının duyarlılığı ve eğitimi ile çok yönlü ayak ülseri tedavisi ve de düzenli izlem sonucu ayak amputasyonlarının %49-85 oranında azaldığını bildirmektedir.
Diyabetik ayak yaralarına özgü tedavi seçenekleri sınırlı olduğu için özellikle ayak bakım eğitimi ve önleme büyük önem taşımaktadır. Diyabetik ayak uluslararası konsensus raporuna göre, diyabetik ayak yönetiminin temel taşları olarak riskli ayağın muayenesi ve düzenli olarak takip edilmesi ilk sıralarda yer almaktadır.
Peki, tüm diyabetik ayak hastalığı olanlarda ayak kesilir mi, yani ampütasyon mu olur?
Kesinlikle hayır, hangi diyabetik ayağın kesilmesi gerekebileceği ancak "risk değerlendirilmesi" sonucu ön görülebilir.
Diyabetik ayakta risk değerlendirilmesi nasıl yapılır?
Diyabetli hastalarda etkin koruyucu ayak bakımı yapabilmek için riskin belirlenmesi şarttır.
Ülser yani YARA gelişme riski ya da amputasyon yani KESİLME riski 10 yılı aşkın süredir diyabeti bulunan hastalarda artmaktadır. Bunun yanı sıra risk;
- Erkek cinsiyetten olan;
- Kan glukoz yani ŞEKER kontrolü sağlanamayan;
- Sigara içen;
- Ayakta şekil bozukluğu olan ve enfeksiyonu (mantar ya da bakteriyel) bulunan;
- Temel ayak bakımı ve hijyen eksiklikleri olan;
- 65 yaş ve üzeri;
- Kalp damar hastalığı, retinal yani GÖZ ya da renal yani BÖBREK hastalıkları da bulunan hastalarda artmıştır.
Aşağıda sıralanan durumlarda diyabetik ayak yara oluşumu ve amputasyon riskinin arttığı bildirilmektedir.
■ Koruyucu duyuların (duysal hislerin) kaybına neden olan sinir hasarı yani nöropati gelişmesi,
■ Yürüyüş bozukluğu (nöropatinin varlığında),
■ Basınç artışı olduğunu gösteren kanıtların varlığı (ayak tabanında cilt altı kızarıklık, kanama, bir nasırın altında kanama olması),
■ Kemik bozukluğunun ortaya çıkması,
■ Bacak ve ayak damarlarının hastalığının varlığı (ayakta arter nabızlarının zayıflaması ya da kaybolması),
■ Daha önce geçirilen yara veya amputasyon öyküsü bulunması,
■ Ağır tırnak sorunlarının varlığı,
■ Görme bozukluğu,
■ Diyabetik böbrek hastalığı yani nefropati (özellikle hemodiyalize giren hastalar),
■ Kötü glisemik kontrol yani kan şekeri yüksekliğinin tedavi edilememesi,
■ Sigara kullanımı,
■ Enfeksiyonlar (mantar ya da bakteriyel) diyabetik ayak yaralarının oluşumuna zemin hazırlamaktadır.
Diyabet yani şeker hastalığı yalnızca bizim ülkemizde değil tüm dünyada sıklığı giderek artan kronik yani hayat boyu dikkat edilmesi gereken bir hastalıktır. Eğer takip sırasında hedeflenen kan şeker değerlerine ulaşılamaz ve kan şeker düzeyi yüksek kalırsa diyabet yani şekere bağlı istenmeyen kötü sonuçlar oluşmaktadır.
Diyabete bağlı gelişme riski olan bu kötü sonuçlar yani komplikasyonlar nedir?
- - Sinir iltihabı yani Nöropati
- - Damar iltihabı yani Vaskülopati
Bu iki istenmeyen sonuç oluştuğunda buraya bir de dışarıdan veya vücuttan alınan mikroplar da bulaşınca ve tüm bu olanlar ayak veya ayak bileği veya parmaklarda oluşursa işte bu duruma DİYABETİK AYAK denir.
Bu hastalık yalnızca bir ayak hastalığı değildir. Bir bacak hastalığı da değildir. Bu hastalık hastanın psikolojisini, sosyal etkileşimini, ekonomisini, moralini, hayat enerjisini, cinselliğini, özgürlüğünü kısacası hayat ile ilgili her şeyini olumsuz etkileyen bir durumdur.
Eğer bu tip bir rahatsızlığınız var ve bu yüzden bu satırları okuyorsanız, önce bu hastalığın evrelerini bilelim ki, tedavimizde her evreyi düzeltip tekrar fabrika ayarlarına, o eski güzel günlerimize dönelim.
Düşünün: kan şekerimiz yüksek ve bir türlü ayarlayanamadı, o zaman ne olacak?
Kan şeker yüksekliği yani kanda bulunan gereksiz ve aşırı şeker, aynı zamanda tüm dokuları kemiren bir zehirdir. Sinir uçlarını kemirir ve bozar. Şeker zaten kanda, kan da damar içinde, o zaman ne olacak, öncelikle kılcal ve küçük damar duvarlarını kemirecek ve damarları bozacak. Sinir hücreleri çalışmaz ise ayakta olan herhangi bir kötü durumu algılamaz ve cilt bozulmaya başlar. İçeri mikrop girer. Mikrobu temizlemek için zaten yeteri kadar kan gelmez çünkü o bölgeyi sulayan kan damarları da zaten bozuktur. Mikrop iyice yerleşir ayrıca vücutta şeker fazla olduğu için, mikroplarda bu şekeri kullanacak ve iyice çoğalacak. Kısa bir zamanda yaralar oluşacak ve sonuç, evet bildiniz: DİYABETİK AYAK.
Peki niye en çok ayakta olur, bu sorun?
Çünkü ayak, travmaya en açık yerdir. Ayakkabı vurması, tırnak batması, topuk çatlakları, ayak mantarı, terleme kaybı, kuruluk, gibi sorunlar hep ayakta oluşur da ondan.
Diyabetik hastalarda "diyabetik ayak ve amputasyon" üzerinde durulması gereken önemli bir sorundur. Diyabetik yaraların %85 kadarının önlenebilir etkenlerden kaynaklandığı düşünülmektedir.
Amerikan Diyabet Birliği diyabete bağlı amputasyonların %40-50 oranında önlenebileceğini belirtmiştir. Bacak ve/veya ayak amputasyonlarının %85'inde ayak ülser hikâyesi vardır. Araştırmalar önlem, iyi hasta eğitimi, sağlık çalı- şanlarının duyarlılığı ve eğitimi ile çok yönlü ayak ülseri tedavisi ve de düzenli izlem sonucu ayak amputasyonlarının %49-85 oranında azaldığını bildirmektedir.
Diyabetik ayak yaralarına özgü tedavi seçenekleri sınırlı olduğu için özellikle ayak bakım eğitimi ve önleme büyük önem taşımaktadır. Diyabetik ayak uluslararası konsensus raporuna göre, diyabetik ayak yönetiminin temel taşları olarak riskli ayağın muayenesi ve düzenli olarak takip edilmesi ilk sıralarda yer almaktadır.
Peki, tüm diyabetik ayak hastalığı olanlarda ayak kesilir mi, yani ampütasyon mu olur?
Kesinlikle hayır, hangi diyabetik ayağın kesilmesi gerekebileceği ancak "risk değerlendirilmesi" sonucu ön görülebilir.
Diyabetik ayakta risk değerlendirilmesi nasıl yapılır?
Diyabetli hastalarda etkin koruyucu ayak bakımı yapabilmek için riskin belirlenmesi şarttır.
Ülser yani YARA gelişme riski ya da amputasyon yani KESİLME riski 10 yılı aşkın süredir diyabeti bulunan hastalarda artmaktadır. Bunun yanı sıra risk;
- Erkek cinsiyetten olan;
- Kan glukoz yani ŞEKER kontrolü sağlanamayan;
- Sigara içen;
- Ayakta şekil bozukluğu olan ve enfeksiyonu (mantar ya da bakteriyel) bulunan;
- Temel ayak bakımı ve hijyen eksiklikleri olan;
- 65 yaş ve üzeri;
- Kalp damar hastalığı, retinal yani GÖZ ya da renal yani BÖBREK hastalıkları da bulunan hastalarda artmıştır.
Aşağıda sıralanan durumlarda diyabetik ayak yara oluşumu ve amputasyon riskinin arttığı bildirilmektedir.
■ Koruyucu duyuların (duysal hislerin) kaybına neden olan sinir hasarı yani nöropati gelişmesi,
■ Yürüyüş bozukluğu (nöropatinin varlığında),
■ Basınç artışı olduğunu gösteren kanıtların varlığı (ayak tabanında cilt altı kızarıklık, kanama, bir nasırın altında kanama olması),
■ Kemik bozukluğunun ortaya çıkması,
■ Bacak ve ayak damarlarının hastalığının varlığı (ayakta arter nabızlarının zayıflaması ya da kaybolması),
■ Daha önce geçirilen yara veya amputasyon öyküsü bulunması,
■ Ağır tırnak sorunlarının varlığı,
■ Görme bozukluğu,
■ Diyabetik böbrek hastalığı yani nefropati (özellikle hemodiyalize giren hastalar),
■ Kötü glisemik kontrol yani kan şekeri yüksekliğinin tedavi edilememesi,
■ Sigara kullanımı,
■ Enfeksiyonlar (mantar ya da bakteriyel) diyabetik ayak yaralarının oluşumuna zemin hazırlamaktadır.
Комментарии