Kuantum Dolanıklığı Tescillendi - Einstein Bir Kez Daha Kaybetti (!)

50 yılı aşkın süre sonra Kuantum Dolanıklığını kanıtlayan "deneyler" Nobel Fizik Ödülünü kazandı sonunda. Ve bu çok önemli bir tartışmaya bir anlamda resmen son vermiş oldu ve çok önemli kapılar açılmış oldu...

#kuantumfiziği

[elifbayat]

Kuantum dolanıklığının Nobel aldığını duyunca inanamadım. Gerçekten ilgimi çeken ve severek araştırdığım bir konuydu ve bu konudan haberdar olmamı sağlayan kişi Cengiz Bey, sizdiniz. Yıllardır biz gençleri böyle önemli konularda bilgilendirdiğiniz ve bu yolda yönlendirdiğiniz için siz de büyük bir teşekkürü hak ediyosunuz. Siz de iyi ki varsınız. Sevgiler.

[onuraltintas]

Gerçeğin büyüsü muazzam. Olmadığını savunduğun bişeyi deneyler yaparak olduğunu kanıtladıktan sonra gelen his. Kuantum evreni kendine inanmayan herkesi yeniyor.

[mehmet.tut]

Aynı anda Barış Özcan da aynı konuyla alakalı video atmış abi iyi ki varsınız ya.

[tevfikkahraman]

16 yaşında önemsiz birisiyim 2 senedir kuantum fiziğiyle ilgileniyorum dolanıklık nobel ödülü aldı haberini duyduğumda tüylerim diken diken olmuştu bu videoyu izledikten sonrada aynı şey oldu ağzınıza sağlık ve teşekkürler :)

[BGÖ]

Merhabalar Bebar Bilim ailesi ben bir fen bilgisi öğretmeniyim. Sizin ve sizler gibi bilim kanallarını severek ve önemle izliyorum. Ve izlerken de ülkemizde sizlerin bilime değer verdiğini görüyorum. Genç neslin bilime olan merakı çok mutlu ediyor beni. Ama bir öğretmen olarak da biliyorum ki ilerlemenin, gelişmenin ancak araştırarak, öğrenerek ve merak duyarak mümkün olduğunu. Her ne kadar gündeme gelmezse de toplum bunun çok farkında olmasa da bilimin temelini oluşturan derslerin başında şüphesiz ki fen bilimleri gelmektedir. Ne yazık ki şu içinde bulunduğumuz dönemde ücretli öğretmenlik adı altında branşı fen bilgisi olmayan sadece fen bilimleri dersi için konuşmak doğru da olmaz tüm branşlar için diyorum hatta branşı öğretmenlik bile olmayan kişilerin bizim çocuklarımıza ders verdiğini pek çok aile farkında bile değilken matematik dersi gibi fen dersi gibi ve daha bir çok dersin öğretmen olmayan kişilerin anlatması gerçeği çok vahim bir durum. Bundan daha da acısı öğretmen atamalarında her yıl fen bilgisi öğretmenlerine ayrılan atama kontenjanların giderek düşürülmesi hem ihtiyaç varken alımın ücretli öğretmenlerden karşılanması içler acısı bir durum. Bu durum sadece meslektaşlarıma duyduğum üzüntünün çok ötesinde. Çünkü önümüzdeki nesle bu kötülüğü yapmaya bizim hakkımız yok. Yarın çocuklarımıza bırakacağımız ülkemizi, dünyamızı kendi ideolojilerimizin, çıkarlarımız, menfaatlerimizin kurbanı ediyoruz. Uygulanan yanlış politikalar bir nesli katletmek üzeri ne yazık ki... Bilime sahip çıkmak hepimizin görevi farkındalık oluşturmamız gerekiyor. Bunun da ancak bu kanallarla ve sosyal ağlar üzerinde böylesi mühim konuları duyurmakla mümkün olacağını düşünüyorum. Üzerimize düşenleri yapmak, duyurmak zorundayız.
Sizlere de çalışmalarınızda kolaylıklar dilerim...

[victornopass]

Ve herşeyden çift çift yarattık, olur ki ibret alırsınız. Zariyat(51)/49

Neml Suresi, 38. ayet: (Elçinin gitmesinden sonra Süleyman:) "Ey önde gelenler, onlar bana teslim olmuşlar olarak gelmeden önce, sizden kim onun tahtını bana getirebilir?" dedi.
Neml Suresi, 39. ayet: Cinlerden ifrit: "Sen daha makamından kalkmadan, ben onu sana getirebilirim, ben gerçekten buna karşı kesin olarak güvenilir bir güce sahibim." dedi.
Neml Suresi, 40. ayet: Kendi yanında kitaptan ilmi olan biri dedi ki: "Ben, (gözünü açıp kapamadan) onu sana getirebilirim." Derken (Süleyman) onu kendi yanında durur vaziyette görünce dedi ki: "Bu Rabbimin fazlındandır, O'na şükredecek miyim, yoksa nankörlük edecek miyim diye beni denemekte olduğu için (bu olağanüstü olay gerçekleşti). Kim şükrederse, artık o kendisi için şükretmiştir, kim nankörlük ederse, gerçekten benim Rabbim Gani (hiçbir şeye ve kimseye ihtiyacı olmayan)dır, Kerim olandır.
Neml Suresi, 41. ayet: Dedi ki: "Onun tahtını değişikliğe uğratın, bir bakalım doğru olanı bulabilecek mi, yoksa bulmayanlardan mı olacak?
Neml Suresi, 42. ayet: Böylece (Belkıs) geldiği zaman ona: "Senin tahtın böyle mi?" denildi. Dedi ki: "Tıpkı kendisi. Bize ondan önce ilim verilmişti ve biz Müslüman olmuştuk."

Herşeyin çift olması ..., iman, küfür, şükür, nankörlük, vs. Mesafeler arası korkunç olay, kuantum dolanıklığı ile madde transferi. Tahtın değiştirilmesi belki de süper pozisyonu anlatıyor.

[ersinakturk]

Değerli çalışmalarınız ve insanlığa bilimin ışığını tutma çabanız gençlerimize bilimi sevdirmeniz sorgulatmanız takdirinde ötesinde

[eralpalkan]

Bu konuda Neils Bohr'a da bir bölüm açsaydınız, yer verseydiniz daha güzel olurdu. Çünkü bildiğim kadarıyla bu konuda Einstein'a ilk karşı çıkan o ve ekibiydi. Sizi sürekli takip eden bir kişi olarak yaptığınız işleri çok seviyor ve saygı duyuyorum, iyi ki varsınız.

[irfan.]

Barış Özcan EPR fenomenini, Bebar, Nobel ödülüne giden yolu daha anlaşılır kılmış. Her ikisine de teşekkür ediyorum. [Bell’in düşünce deneyinin pratiğe geçirildiği yıl 1967 mi, 1972 mi? Bu konuda ayrı düşmüş gibiler.]

[ozgurkose]

Nekadar gizemlerle dolu bir alem..hala sırrı çözülemeyen bir hayat.neyiz nerdeyiz neyi yaşıyoruz.kim kurguladi bu kadar şeyi..nasıl neden? Bu sır ne?

[emelyldz]

Pazarı boyle kalite geçirmemize katkı sağladıgınız için teşekkür ederım

[Ludy]

Fotonların aslında neden çiftler halinde hareket ediyor olabileceğini düşünemiyoruz bay Albert? Halbuki belli bir enerji seviyesinin üzerindeki tek fotondan elektron-pozitron çiftinin oluştuğunu da dirac söylemiş ve daha sonra bu bir çok deneyle tespit edilmişti.
Nasıl oluyor da tek parçacıktan ibaret kabul edilen bir foton iki kısıma(?!) ayrılıyor ve hareketi devam ettiği sürece bu şekilde yol alabiliyor, fakat bir yerde tutulduğu, yani absorplandığı zaman tek parçacık halinde tutuluyor ? Fotonların bu davranışının böyle olduğunu kabul etmek zorundayız çünkü başka deneyler de bunu açıkça desteklemektedir. En bariz örnek, enerjisi 1.2 MeV’den yüksek fotonların(X ışınlarının ) kuvvetli bir manyetik alandan geçerken adeta, birbirleriyle simetrik iki kısıma ayrılıp elektron-pozitron (e, /e) çiftlerini meydana getirmeleridir. Aynı şekilde bir elektron-pozitron çiftinin de bir araya geldiklerinde tekrar x ışınlarına dönmesidir. Demekki ışığı meydana getiren “şeyler” tek değil, çiftler halinde var olup bir yerde tutulmadıkları sürece de çiftler halinde hareket ederler. Bu da demektir ki foton gerçekte ne bir dalgadır ne de bildiğimiz türden bir parçacık.

[dosealas]

Einstein'ın "Mesafeler arası korkunç olay" diye adlandırdığı fenomen bence daha iyi tercüme edilebilir. "Mesafeler arası ürpertici olay" daha uygun. Einstein'ın korktuğu bir fenomenmiş gibi anlaşılıyor, dahası gizemli bir olay manasında ürpertici gibi algılamalı.

[muzaffer]

İki parçacığın mesafe ne kadar uzak olursa olsun birbirinden haberdar olması, sevgi olarak birbirine çok bağlı iki insanın birbirinden mesafe olarak çok uzakta olsada birinin başına kötü bir şey geldiğinde diğerinin hissetmesi, sanırım bu iki örnekte zamanla bir bağ kurulacak ve günümüzdeki sır lar elbet zamanı geldiğinde çözülecek, yeterki bilim insanlarının önüne engel koymayan toplumlar ve zihinler egemenliğinde bir dünya var olmaya devam etsin

[sefakc]

Hocam mükemmel bir paylaşım elinize yüreğinize sağlık. Son kısımda Einstein' ın hakkını verdiniz. Bu sonuçun başlığının "Einstein Bir Kez Daha Kazandırdı" şeklinde olması daha güzel olurdu sanırım. Sizi de anlıyorum çarpıcı olması gerekir ama insan ilk bakışta olumsuz bir durum algılıyor.

[tanseldemir]

Barış Özcan'da atmış aynı anda ama ben ilk önce Bebar'ı ziyaret edeyim dedim. Bebar kadar basit anlatan bir kanal yok. Kimsenin gücüne gitmesin.
Aklımda deli sorular var. Kim cevaplayacak merak ediyorum. Mesela uzay yolu ya da yıldız savaşlarında seyrettiğimiz mantık dışı gelen iletişim sahneleri var. Aralarında ışık yılı mesafeler olmasına rağmen karşılıklı konuşuyorlar. Bence bu olaylar Kuantum Dolanıklılığı sayesinde gerçek olacak gibi geliyor bana. garip bir şekilde heyecanlandım bana ne oluyorsa :)
Şimdi de Barış Özcan'ı ziyaret etme vakti bakalım o nasıl anlatmış olayı :)

[Einsteinhazretleri]

Einstein, çağını aşmış bir bilim insanıydı.

[rdvangercek]

Einstein’ın ABD üniversitelerinde konferans verdiğinde öğrencilerin ona sık sık sordukları soru:
-Tanrı’ya inanmıyor musun?…
Einstein hep şu cevabı verirdi:
“Spinoza’nın tanrısına inanıyorum”. Spinoza’yı okumayan kişi aynı yerde kalır…

SPINOZA ’nın TANRISI ya da DOĞASINA göre
Tanrı şöyle derdi:
Dua etmeyi ve boşuna göğsüne yumruk atmayı bırak!
Yapmanı istediğim tek şey, dünyaya çıkıp hayatının tadını çıkarmandır.
Eğlenmeni, şarkı söylemeni ve senin için yaptığım her şeyin tadını çıkarmanı istiyorum..
Kendi inşa ettiğin tapınaklara gitmeyi de bırak. Oraların benim evim olduğunu söylüyorsun !
Benim evim dağlarda, ormanlarda, nehirlerde, göllerde, plajlarda ve senin kalbindedir..

Sefil hayatın için beni suçlamayı bırak;
çünkü ben sana hiçbir zaman yanlış bir şey olduğunu ya da günahkar olduğunu ya da cinselliğinin kötü bir şey olduğunu söylemedim!
O yüzden seni inandırdıkları her şey için beni suçlama..

Benimle hiçbir ilgisi olmayan ve anlamadığın halde sözde kutsal yazıları okumayı da bırak;
Gün doğumunda, bir manzarada, arkadaşlarının dostluğunda, küçük bir çocuğun gözlerinde beni okuyamıyorsan, henüz yazının bilinmediği devirlerde benim adıma yazıldığı iddia edilen hiçbir kitapta beni bulamazsın !

Bana güven, ama önce kendine güven ve herşeyi benden istemeyi bırak;
Bana işimi nasıl yapacağımı sen mi söyleyeceksin?
Benden korkmayı da bırak; Çünkü ben öcü değilim ve seni yargılamıyorum, seni eleştirmiyorum, sana sinirlenmiyor, seni rahatsız etmiyorum, asla seni cezalandırmıyorum. Beni sadece sevmen yeterlidir..

Benden özür dilemeyi de bırak;
çünkü affedilecek bir şey yok. Eğer seni ben yarattıysam… Seni özgür iradenle donattım.
Sana verdiğim akıl ve iradeni kullanarak yaşıyorsan seni nasıl suçlayabilirim?
Seni sen olduğun için nasıl cezalandırabilirim?
Bir yaratıcı bunu nasıl yapabilir?

Her türlü emirleri unut, her türlü yasayı unut; bunlar seni manipüle etmek için, seni kontrol etmek için, senin suçluluk hissetmeni isteyenlerin kurgusudur. Bunlara inanma, sadece kendi aklını kullan..
Kendine saygı göster ve kendin için istemediğin şeyi başkalarına da yapma. Senden tek istediğim hayatına dikkat etmen.
Çünkü bu hayat ne bir test, ne bir basamak, ne bir adım, ne bir prova ne de cennete giden bir yoldur….
Ben seni tamamen özgür kıldım;
Ödül yok, ceza yok, günahlar yok, erdem yok, kimse skor taşımıyor, kimse kayıt tutmuyor.

SADECE SEVGİ VAR..!!!
Ancak hayatında bir cennet veya cehennem yaratmak için kesinlikle özgürsün.!!
Bu hayattan sonra bir ne olup olmadığını söyleyemem, ama sana bir tavsiye verebilirim ;
Bu hayattan sonra bir şey yokmuş gibi yaşa.
Düşün ki bu hayat senin zevk alman, sevmen ve var olman için vardır, yani hiçbir şey yoksa, sana verdiğim bu yaşama fırsatından zevk almış olacaksın.
Ama eğer bir şey varsa, orada da sana iyi mi kötü mü diye sormayacağım.. Sana soracağım tek şey, beğendin mi?
Eğlendin mi? En çok neyi beğendin? Yaşamında ne öğrendin ve hangi güzel işleri yaptın olacaktır..

Bana inanmayı bırak; inanmak tahmin etmek, hayal etmektir. Bana inanmanı istemiyorum, beni kendinde hissetmeni istiyorum.
Beni sevmen yeterli..
Övülmekten sıkıldım, teşekkür edilmekten bıktım. Minnettarlık hissediyor musun?
Bunu kendine, sağlığına, ilişkilerine ve dünyaya göz kulak olarak ifade et. İzlendiğini mi hissediyorsun?…
Neşeni ifade et! Beni övmenin doğru yolları bunlardır..
İşleri zorlaştırmayı bırak ve benim hakkımda birilerinin öğrettiklerini papağan gibi tekrarlamaktan vazgeç..
Emin olabileceğin tek şey burada olduğun, ve yaşadığındır..
Nitekim bu dünya harikalarla doludur..
Etrafına baktığında beni görecek ve hissedeceksin..
Neden daha fazla mucizeye ihtiyacın var ki?

Beni dışarıda ararsan bulamazsın.
Beni sadece kendi içinde bulursun.
SPİNOZA


*Baruch de Spinoza*, 17. yüzyıl felsefesinin üç büyük „Rasyonalist“inden biri olarak kabul edilir, Fransız *Descartes* ile birlikte.

[farazivekayra]

harikasın be cengiz abi. sizler olmasanız nereden öğreneceğiz bunları...

[braderunal]

Gerçekten de bir devrin başlangıcı olabilir. Düşünsenize kablosuz, dalgasız "anlık" bilgi aktarımı, tüm dünyada hatta evrenin herhangi bir noktasıyla. Bu muazzam bir devrimdir.