Lale Koçgün – Kırmızı Bir Gül Müydü Elinde Solan (Paydā)

preview_player
Показать описание
Lale Koçgün – Kırmızı Bir Gül Müydü Elinde Solan (Paydā)

Söz/Lyrics: Mustafa Yeşilyurt
Müzik/Music: Mustafa Yeşilyurt

Tenbûr: Lale Koçgün
Acoustic Guitar, Kaval, Kamancha, Cello, Djembe, Bendir, Udu, Bass: Erdem Pancarcı

Mix: Erdem Pancarcı
Mastering: Gökhan Kimverdi

Foto: Fırat Tunçer

Son etkinliklerden ve paylaşımlardan haberdar olmak için, takip edebilirsiniz:

Kırmızı Bir Gül Müydü Elinde Solan ?

Kırmızı bir gül müydü elinde solan
Nafile dolanma dünyada murad almak yalan
Meyil verme yar diye bir ahdına vefasıza
Dem-i devranı gider, gam kederdir geri kalan

Deli bir poyraz eser de savurur dallarını
Döker yapraklarını koparır goncalarını
Eğilmeyen başın bir gün düşer omuzlarına
Gün biter eskitemen morun ile allarını

Yari yar olanın, yari sararmış yaresini
Yari yar olmayan bulamaz derdin çaresini
Bülbül gül için eylermiş feryat ile figanı
Gül görmezmiş bülbülün göz yaşının katresini

Söz: Mustafa Yeşilyurt
Müzik: Mustafa Yeşilyurt

Was It Red Rose ?

Was it a red rose, was it a rose that faded in your hand?
Don’t wander in vain in the world, it’s a lie to make a wish
Don’t incline to a disloyal
The time goes away, the grief remains

A crazy wind blows its branches
It sheds its leaves, plucks its buds
Your unbending head will one day fall on your shoulders
The day ends with your old purple and your foreheads

Her lover is injured, her lover has bandage the wound
If your love doesn’t love you, you cannot find a solution.
Nightingale accepts the cry and jeremiad as a rose
The rose didn’t see the drop of the nightingale`s tears

Lyrics: Mustafa Yeşilyurt
Music: Mustafa Yeşilyurt

Eserim oluşma hikayesi

Mustafa Yeşilyurt:

Büyük dedemin vefasızlığına vurgu yaptım bu türküde. Büyük dedem yemende askerlik yapmış. Sonra, İngilizler orayı işgal edince esir düşüyor ve babamın dediğine göre, 14 yıl dedemin dediğine göre de 9 yıl orada esir kalıyor ve İngilizlerin atlarına bakıyor yani seyislik yapıyor. Bu arada, evleniyor çocuğu oluyor. Ve bir gün hepsini yüzüstü bırakıp kaçıp geliyor köyüne. Sivas’ın o zamanlar ki adi Ümraniye olan nahiyenin Ortaklar mezrasına. Ne gariptir ki gazeteci Fikret Otyam’ın (ışıklar içinde olsun) dedesi de ayni durumu yasamış, o da sonra çoluk çocuğunu bırakip gelmiş. Fikret Otyam, bu durumu dedesi ölmeden önce ondan öğreniyor ve bir gazeteci titizliği ile araştırıp yemendeki akrabalarını buluyor. Bir halası varmış hayatta. Yani yemende. Halayı ziyarete gidecek, mektuplaşıyorlar ve meşakkatli bir yolculuktan sonra 60lı yılların ortası galiba, Fikret Otyam yemene varıyor... Halasının evini buluyor, halası maalesef birkaç gün önce vefat etmiş, ama ölene kadar da elinde kırmızı bir gül tutmuş. Babasına olan özleminin yeğeninde giderecek ya, onu gül ile karşılamak için... Ama o gül öldüğü gün elinde soluyor ve Fikret’e, kırmızı gülün elinde solduğunu anlatırlar... O da bir kitap yazar ADI YEMENDİR diye, o kitapta detaylıca Yemeni ve tarihçesini ve bu macerasını anlatır. Benim oradaki akrabalarımı bulmam artık mümkün değil. Büyük dedemin vefasızlığını böyle düşünürken, hep bu dizeler aklımda gidip geldi yıllarca, ve bir gün bende yaşadım vefasızlığı... Dizeler kendiliğinden peş peşe sıralandı, geldi ve türkü oldu.

Mustafa Yeşilyurt

#kırmızı bir gülmüydü elinde solan
#turkishfolkmusic #saz #tembur #gitar
Рекомендации по теме
Комментарии
Автор

Merhaba güzel yorumlarınız için herkese çok teşekür ederim. Bu güzel Eseri sevgili Mustafa Yeşilyurt' un hazinesin' den keşif edip sizlere ulaştıra biliyoruz. Kayıtı hücum kayıt olarak, yani ilk ve canlı olarak seslendirdik. Tekrar söyleyip silme gibi bir imkanımız yoktu çünkü Munis Projesinin özeliği ilk heycan la söyleyip, 2 veya 3 kere tekrarlamadan, sadece ilk anı, ilk duyguları ve bunun getirdiği o sihirli hali yakalamaktı. Sihiri yakalaya bildik sanırım ama o heyecanla ben sözleri yanlış söyleyip birde karıştırmışım😊🙈

Bundan ötürü herkesin huzurunda tekrar Mustafa Yeşilyurt'dan özür diliyor buna rağmen höşgörüsü ve Payda albümünde yer almasına izin verdiği için teşekür ediyorum.
Bu eseri benim gibi çok sevip okumak isteyen dinleyicilerim, sanatcı dostlarım olursa lütfen yukarda yazılı şekilde okumanızı ve canlandırmadan önce mutlaka eserin sahibi sevgili Mustafa Yeşilyurt' dan dinlemenizi rica ve tavsiye ediyorum. Youtube'da @MustafaYeşilyurt un kendine ait kanalından dinleye bilirsiniz.

Herkese sevgi ve saygılarımla.

Lale Koçgün ⚘️

Автор

Öyle naif bir ses ki; önce inceden bir sızı sonra biraz gözyaşı…ardından hasret, yalnızlığını hatırlatan duyguları peş peşe getiren bir ses ve söz..

edayananer
Автор

Ne kadar huzur veren ses keşke dünyada bu sesteki gibi huzur verse agziniza sağlık emeğinize sağlık

kasimdurgun
Автор

Muazzam bir eser çok güzel şarkıya dair herşey ❤

BasakAkcakaya
Автор

Ruhumu anlatıyor resmen ruhum gam keder ruhum yıkık dökük göz pinarlarim coşkun ırmak.... kavusamadigima ellerinde solduguma hasret saçları ak sarmisken şarkıdaki çığlıklar yüreğimdeki çığlıklara karıştı...

yare-hasret
Автор

Çok güzel seslendirmişsiniz hayran kaldım ilk dinleyiste alıp götürdü beni

MehmetKaplaner-id
Автор

Dün dinledim ilk defa... Sesinize, yüreğinize sağlık. Dünden beri dinliyor, dinletiyorum❤🎉

arzu.
Автор

Bu güzel eserin bu kadar dinlenmesi beni üzdü.😐

arifkarakus
Автор

Yari yar olmayan bulamaz derdin çaresini .❤

sunaybasel
Автор

GÜZEL YORUMLAMIŞSINIZ, YÜREĞİNİZE SAĞLIK

velidogan
Автор

Bunca mekanik zehirlenme ve radyasyondan sonra türkü ve özgün müzik harmanı bir tat aldım sanki. Avazınıza sağlık 🙏

sartamburam
Автор

bilmem kaç defa dinledim biraz hüzünlendim gercekten yüreğime cok hüzün dokundunuz sesinize saglik

sengulaktepe
Автор

Her yörenin kendisine göre has bir güzelliği vardır

HulyaKaya-nh
Автор

Yormayan gürültüye dönmeyen güzel bir yorum olmuş.

ayhancicek
Автор

Papatyaları da severdi karanfilleri de,
Aslında gülleri koklardı dalında iken,
Kulağının arasında bir kasımpatı çiçeği,
Ekim vakti filizlenirdi tıpkı gamzesi gibi.

Kdrerkn
Автор

Şuramda adını koyamadığım bir hüzün var, bir çiçeğe sırtımı dayıyarak, hem kalbime, hem insanlara, hem göğe, ne varsa genzi yakan ona işte
Sadece gözlerimle değil, ellerimle, hatta kemiklerimle bile ağlamak istiyorum

aysokke
Автор

Hocam neden böyle hüzünlü şeyler dinliyorsunuz sorusuna hep derdim yaşanmışlıklar ... evet şimdi hepimiz depremi yaşadık hüznü korkuyu tattık ve şimdi daha yürekten dinliyoruz

bahadirseker
Автор

Belki Bir gün bu günleri özleyeceğiz . Sarılıp En Derinlerden Ayinli Tufanlara ve o Fırtınalara varıp varıp duracağız, habersizce. (Gör diye.)

Aycanbngl
Автор

Instagram da denk geldim o an büyülendim resmen ritim ve sesin uyumu o kadar naif ki çok iyi hissettiriyor teşekkürler bu güzel seni bizimle paylaştığın için ❤️

dilarasenol
Автор

Sevgili arkadaşım seni dinlemek herzaman ruhuma iyi geliyor. İyi ki varsın🙏

serkanozturk
welcome to shbcf.ru