filmov
tv
NAZAN ÖNCEL KİMDİR? 'İyi ki Sokak Kızı Olmuşum'
Показать описание
Nazan Öncel, o doğduğunda takvimler 6 Şubat 1956’yı gösteriyordu.
Öğretmen bir anne ve memur bir babanın ikinci çocuğu olarak İzmir’de gözlerini açtı.
Ancak o doğduktan sonra babası Muzaffer evi terk etti. Tam 37 gün boyunca ismi konulamadı. En sonunda karşı komşuları “Nazan” adını verdi. Bir süre sonra babası geri döndü ve ailesi yeniden bir araya geldi.
Henüz 5 yaşındayken Acı Tesadüf adlı sinema filminde oynadı. Bu film onun rol aldığı ilk ve tek sinema filmi oldu.
Doğduğunda babası tarafından terk edilen Nazan, 5 yaşındayken de annesi Raziye hanım tarafından terk edildi. Nazan ve kardeşleri bir süre babaanneleriyle birlikte yaşadı. Evden kaçan Nazan birkaç yıl boyunca sokaklarda ve istasyonlarda yaşamaya başladı.
Başka bir adamla evlenen annesi, bir süre sonra kızlarını da yanına aldı. Ancak, burada Nazan’a hayatı zindan edecek birisi vardı; Üvey baba…
9 yaşındayken üvey babasının tacizine uğrayan Nazan, yaşadığı bu korkunç olayı 1999 yılında kaleme aldığı Demirden Leblebi şarkısıyla dillendirdi.
Ünlü yıldız, Kadınca dergisinde yayınlanan 'Öldürülen Haysiyetimizdir' başlıklı yazısında hayatı boyunca unutamadığı olayı şöyle anlattı: "Daha el kadar bir çocuktum, ne mini etek giymiştim, ne şu, ne de buydu. O acımasız, o talihsiz olayı yaşamam için dünyaya bir kız çocuğu olarak gelmiş olmam bile yeterdi… Büyüyüp gelinlik çağıma gelip de evlendiğimde beketimin hesabı sorulan da yine ben oldum. On yıllar sonra belki bir işe yarar dedim, tuttum Demirden Leblebi’yi yazdım. Çoluk çocuğumuzu bu vicdansızlardan korumak adına iki kelam da biz edelim dedik. Dedik de ne oldu, o empati yapmaktan aciz adamların bizi bir öldürmediği kaldı… Burada söz konusu olan elbette ben değilim, benim gibi kimliğinin cinsiyet hanesinde kadın yazan her kadındır, bütün kızlarımız, kız kardeşlerimiz, analarımızdır. Söz konusu olan bu acıların altında kalanlarımız, söz konusu olan kırılan haysiyetimizdir."
Gitar ve mandolin çalmaya erken yaşlarda başlayan Nazan, 13 yaşındayken ilk kez sahneye çıktı.
Takvimler 1973’ü gösterdiğinde Nazan, henüz 18’ine basmadan görücü usulü Salih Öncel’le tanıştı. Nazan, Öncel soy ismini bu evlilikle birlikte aldı.
Tanıştıktan 37 gün sonra nikah masasına oturan çiftin bu evliliğinden Serkan isminde bir erkek çocuk dünyaya geldi.
Evlilik yıllarında İzmir’de çeşitli mekanlarda sahne alan Nazan Öncel, 1975’te İzmir Radyosu’nun düzenlediği yarışmada birinci oldu.
Nazan Öncel 1978’te “Sana kul köle olmuştum” ve "Kader bu çekeceksin" adlı 2 parçadan oluşan ilk 45’liğini 22 yaşındayken çıkardı.
O sıralarda müzik dünyasında yeni bir İzmirli olarak lanse edilen genç Nazan Öncel, 1980'de Hırçın Kız ve 1981'de Neden adlı 2 özgün bestesiyle Eurovision Şarkı Yarışması elemelerine katıldı ve ilk 15'e girme başarısını gösterdi. 1982 yılında kendi parçalarının yanında bilinen arabesk ve alaturka eserleri de yorumladığı ilk uzunçaları Yağmur Duası'nı Tempo Plak'tan yayımladı.
#NazanÖncel #NazanÖncelKimdir #NazanÖncelŞarkıları
Öğretmen bir anne ve memur bir babanın ikinci çocuğu olarak İzmir’de gözlerini açtı.
Ancak o doğduktan sonra babası Muzaffer evi terk etti. Tam 37 gün boyunca ismi konulamadı. En sonunda karşı komşuları “Nazan” adını verdi. Bir süre sonra babası geri döndü ve ailesi yeniden bir araya geldi.
Henüz 5 yaşındayken Acı Tesadüf adlı sinema filminde oynadı. Bu film onun rol aldığı ilk ve tek sinema filmi oldu.
Doğduğunda babası tarafından terk edilen Nazan, 5 yaşındayken de annesi Raziye hanım tarafından terk edildi. Nazan ve kardeşleri bir süre babaanneleriyle birlikte yaşadı. Evden kaçan Nazan birkaç yıl boyunca sokaklarda ve istasyonlarda yaşamaya başladı.
Başka bir adamla evlenen annesi, bir süre sonra kızlarını da yanına aldı. Ancak, burada Nazan’a hayatı zindan edecek birisi vardı; Üvey baba…
9 yaşındayken üvey babasının tacizine uğrayan Nazan, yaşadığı bu korkunç olayı 1999 yılında kaleme aldığı Demirden Leblebi şarkısıyla dillendirdi.
Ünlü yıldız, Kadınca dergisinde yayınlanan 'Öldürülen Haysiyetimizdir' başlıklı yazısında hayatı boyunca unutamadığı olayı şöyle anlattı: "Daha el kadar bir çocuktum, ne mini etek giymiştim, ne şu, ne de buydu. O acımasız, o talihsiz olayı yaşamam için dünyaya bir kız çocuğu olarak gelmiş olmam bile yeterdi… Büyüyüp gelinlik çağıma gelip de evlendiğimde beketimin hesabı sorulan da yine ben oldum. On yıllar sonra belki bir işe yarar dedim, tuttum Demirden Leblebi’yi yazdım. Çoluk çocuğumuzu bu vicdansızlardan korumak adına iki kelam da biz edelim dedik. Dedik de ne oldu, o empati yapmaktan aciz adamların bizi bir öldürmediği kaldı… Burada söz konusu olan elbette ben değilim, benim gibi kimliğinin cinsiyet hanesinde kadın yazan her kadındır, bütün kızlarımız, kız kardeşlerimiz, analarımızdır. Söz konusu olan bu acıların altında kalanlarımız, söz konusu olan kırılan haysiyetimizdir."
Gitar ve mandolin çalmaya erken yaşlarda başlayan Nazan, 13 yaşındayken ilk kez sahneye çıktı.
Takvimler 1973’ü gösterdiğinde Nazan, henüz 18’ine basmadan görücü usulü Salih Öncel’le tanıştı. Nazan, Öncel soy ismini bu evlilikle birlikte aldı.
Tanıştıktan 37 gün sonra nikah masasına oturan çiftin bu evliliğinden Serkan isminde bir erkek çocuk dünyaya geldi.
Evlilik yıllarında İzmir’de çeşitli mekanlarda sahne alan Nazan Öncel, 1975’te İzmir Radyosu’nun düzenlediği yarışmada birinci oldu.
Nazan Öncel 1978’te “Sana kul köle olmuştum” ve "Kader bu çekeceksin" adlı 2 parçadan oluşan ilk 45’liğini 22 yaşındayken çıkardı.
O sıralarda müzik dünyasında yeni bir İzmirli olarak lanse edilen genç Nazan Öncel, 1980'de Hırçın Kız ve 1981'de Neden adlı 2 özgün bestesiyle Eurovision Şarkı Yarışması elemelerine katıldı ve ilk 15'e girme başarısını gösterdi. 1982 yılında kendi parçalarının yanında bilinen arabesk ve alaturka eserleri de yorumladığı ilk uzunçaları Yağmur Duası'nı Tempo Plak'tan yayımladı.
#NazanÖncel #NazanÖncelKimdir #NazanÖncelŞarkıları
Комментарии