filmov
tv
Zindandan Mehmede Mektup | Necip Fazıl Kısakürek | Şiir Dinletisi

Показать описание
Cihat Özbekli ile Şiir Dinletisi serimizin bu bölümünde; şiir tarihimizin çok önemli klasiklerinden birisi olan "Zindandan Mehmede Mektup" isimli eseri yorumladım. Çile ve Sakarya Türküsü gibi unutulmaz birçok eserin şairi Üstad Necip Fazıl Kısakürek'in bu şiirine layık bir yorum yapabilmiş olmak dileğiyle; eseri beğenilerinize sunuyorum. Keyifli dinlemeler dilerim...
Şiir : Zindandan Mehmede Mektup
Şair : Necip Fazıl Kısakürek
Seslendiren : Cihat Özbekli
ZİNDANDAN MEHMEDE MEKTUP
Zindan iki hece; Mehmedim lâfta
Baba katiliyle baban bir safta
Bir de geri adam boynunda yafta
Halimi düşünüp yanma Mehmedim
Kavuşmak mı? Belki; daha ölmedim
Avlu; bir uzun yol, tuğla döşeli
Kırmızı tuğlalar altı köşeli
Bu yol da tutuktur hapse düşeli
Git ve gel; yüz adım, bin yıllık konak
Ne ayak dayanır buna ne tırnak
Bir âlem ki gökler boru içinde
Akıl olmazların zoru içinde
Üst üste sorular soru içinde
Düşün mü, konuş mu, sus mu, unut mu
Buradan insan mı çıkar, tabut mu
Bir idamlık Ali vardı asıldı
Kaydını düştüler mühür basıldı
Geçti gitti birkaç günlük fasıldı
Ondan kalan boynu bükük ve sefil
Bahçeye diktiği üç beş karanfil
Müdür bey dert dinler bugün maruzat
Çatık kaş hükumet dedikleri zat
Beni Allah tutmuş kim eder azat
Anlamaz yazısız pulsuz dilekçem
Anlamaz; ruhuma geçti bilekçem
Saat beş dedi mi bir yırtıcı zil
Sayım var maltada hizaya dizil
Tek yekun içinde yazıl ve çizil
İnsanlar zindanda birer kemmiyet
Urbalarla kemik mintanlarla et
Somurtuş ki bıçak nara ki tokat
Zift dolu gözlerde karanlık kat kat
Yalnız seccademin yününde şefkat
Beni kimsecikler okşamaz madem
Öp beni alnımdan sen öp seccadem
Çaycı; getir, ilaç kokulu çaydan
Dakika düşelim senelik paydan
Zindanda dakika farksızdır aydan
Karıştır çayını zaman erisin
Köpük köpük duman duman erisin
Peykeler; duvara mıhlı peykeler
Duvarda başlardan yağlı lekeler
Gömülmüş duvara baş baş gölgeler
Duvar; katil duvar yolumu biçtin
Kanla dolu sünger; beynimi içtin
Sükut; kıvrım kıvrım uzaklık uzar
Tek nokta seçemez dünyadan nazar
Yerinde mi acep ölü ve mezar
Yeryüzü boşaldı habersiz miyiz
Güneşe göç var da kalan biz miyiz
Ses demir, su demir ve ekmek demir
İstersen demirde muhali kemir
Ne gelir ki elden, kader bu, emir
Garip pencerecik, küçük, daracık
Dünyaya kapalı, Allah'a açık
Dua, dua, eller karıncalanmış
Yıldızlar avuçta gök parçalanmış
Gözyaşı bir tarla hep yoncalanmış
Bir soluk, bir tütsü, bir uçan buğu
İplik ki incecik örer boşluğu
Ana rahmi zahir şu bizim koğuş
Karanlığında nur yeniden doğuş
Sesler duymaktayım; davran ve boğuş
Sen bir devsin, yükü ağırdır devin
Kalk ayağa, dimdik doğrul ve sevin
Mehmedim; sevinin başlar yüksekte
Ölsek de sevinin eve dönsek de
Sanma bu tekerlek kalır tümsekte
Yarın elbet bizim, elbet bizimdir
Gün doğmuş, gün batmış, Ebed bizimdir
Cihat Özbekli YouTube Kanalı...
İş hayatımda; profesyonel olarak ülkemizin önemli moda perakende markalarından Çift Geyik Karaca'nın Genel Müdürlük görevini yürütmekte olan ben; yıllar önce yıllarca yaptığım şiir okuma sevdamı; sizlerin gözü önünde yeniden yaşamak istiyorum. Bence güzel olanı; tüm güzel dostlarımla paylaşmaktan büyük keyif alıyorum. Bir hobi olarak; kendi stüdyomda seçkin şiir ve edebiyat eserlerini seslendirip yorumlayarak oluşturduğum bu keyif kanalımı beğenilerinize sunuyorum... Umarım sizler de keyif alırsınız ve birlikte meşk ederiz...
Şiir; okuması kolay, dinlemesi zor bir sanattır... Ben kolayını seçtim; zorunu size bıraktım... Zoru başarmanız dileğiyle...
Her hafta yeni parçalarla huzurlarınızda olmaya gayret ediyorum...
Sosyal Medya Hesaplarım
Instagram
Facebook
Twitter
LinkedIn
Şiir : Zindandan Mehmede Mektup
Şair : Necip Fazıl Kısakürek
Seslendiren : Cihat Özbekli
ZİNDANDAN MEHMEDE MEKTUP
Zindan iki hece; Mehmedim lâfta
Baba katiliyle baban bir safta
Bir de geri adam boynunda yafta
Halimi düşünüp yanma Mehmedim
Kavuşmak mı? Belki; daha ölmedim
Avlu; bir uzun yol, tuğla döşeli
Kırmızı tuğlalar altı köşeli
Bu yol da tutuktur hapse düşeli
Git ve gel; yüz adım, bin yıllık konak
Ne ayak dayanır buna ne tırnak
Bir âlem ki gökler boru içinde
Akıl olmazların zoru içinde
Üst üste sorular soru içinde
Düşün mü, konuş mu, sus mu, unut mu
Buradan insan mı çıkar, tabut mu
Bir idamlık Ali vardı asıldı
Kaydını düştüler mühür basıldı
Geçti gitti birkaç günlük fasıldı
Ondan kalan boynu bükük ve sefil
Bahçeye diktiği üç beş karanfil
Müdür bey dert dinler bugün maruzat
Çatık kaş hükumet dedikleri zat
Beni Allah tutmuş kim eder azat
Anlamaz yazısız pulsuz dilekçem
Anlamaz; ruhuma geçti bilekçem
Saat beş dedi mi bir yırtıcı zil
Sayım var maltada hizaya dizil
Tek yekun içinde yazıl ve çizil
İnsanlar zindanda birer kemmiyet
Urbalarla kemik mintanlarla et
Somurtuş ki bıçak nara ki tokat
Zift dolu gözlerde karanlık kat kat
Yalnız seccademin yününde şefkat
Beni kimsecikler okşamaz madem
Öp beni alnımdan sen öp seccadem
Çaycı; getir, ilaç kokulu çaydan
Dakika düşelim senelik paydan
Zindanda dakika farksızdır aydan
Karıştır çayını zaman erisin
Köpük köpük duman duman erisin
Peykeler; duvara mıhlı peykeler
Duvarda başlardan yağlı lekeler
Gömülmüş duvara baş baş gölgeler
Duvar; katil duvar yolumu biçtin
Kanla dolu sünger; beynimi içtin
Sükut; kıvrım kıvrım uzaklık uzar
Tek nokta seçemez dünyadan nazar
Yerinde mi acep ölü ve mezar
Yeryüzü boşaldı habersiz miyiz
Güneşe göç var da kalan biz miyiz
Ses demir, su demir ve ekmek demir
İstersen demirde muhali kemir
Ne gelir ki elden, kader bu, emir
Garip pencerecik, küçük, daracık
Dünyaya kapalı, Allah'a açık
Dua, dua, eller karıncalanmış
Yıldızlar avuçta gök parçalanmış
Gözyaşı bir tarla hep yoncalanmış
Bir soluk, bir tütsü, bir uçan buğu
İplik ki incecik örer boşluğu
Ana rahmi zahir şu bizim koğuş
Karanlığında nur yeniden doğuş
Sesler duymaktayım; davran ve boğuş
Sen bir devsin, yükü ağırdır devin
Kalk ayağa, dimdik doğrul ve sevin
Mehmedim; sevinin başlar yüksekte
Ölsek de sevinin eve dönsek de
Sanma bu tekerlek kalır tümsekte
Yarın elbet bizim, elbet bizimdir
Gün doğmuş, gün batmış, Ebed bizimdir
Cihat Özbekli YouTube Kanalı...
İş hayatımda; profesyonel olarak ülkemizin önemli moda perakende markalarından Çift Geyik Karaca'nın Genel Müdürlük görevini yürütmekte olan ben; yıllar önce yıllarca yaptığım şiir okuma sevdamı; sizlerin gözü önünde yeniden yaşamak istiyorum. Bence güzel olanı; tüm güzel dostlarımla paylaşmaktan büyük keyif alıyorum. Bir hobi olarak; kendi stüdyomda seçkin şiir ve edebiyat eserlerini seslendirip yorumlayarak oluşturduğum bu keyif kanalımı beğenilerinize sunuyorum... Umarım sizler de keyif alırsınız ve birlikte meşk ederiz...
Şiir; okuması kolay, dinlemesi zor bir sanattır... Ben kolayını seçtim; zorunu size bıraktım... Zoru başarmanız dileğiyle...
Her hafta yeni parçalarla huzurlarınızda olmaya gayret ediyorum...
Sosyal Medya Hesaplarım
Комментарии