FELSEFE SOHBETLERİ | HAYAL KURMAK

[benercu]

Merhabalar hocam. Söyledikleriniz mantıklı ancak yumuşatılmış bence. Çünkü hayelleri ciddi ciddi ferdin kendisinin yönetmesi gerektiğini savunuyorum. Aksi taktirde neler hayal edilebilir ve neler yapılabilir insanın aklı şaşar. Ahlaklı olmak şart hayallerinde bile.

[furkanistanbul]

Hayaller ve gerçekler yarışır. Hayaller hep önden gider ama her zaman gerçekler kazanır.

Oscar Wilde

Emel ablamızıda kamera karşısında görmekten mutluluk duyarız.

[yahyamurat]

Eğitenler nasıl eğitilecek? Yıkıcı hayal olduğunu kabul ettiğimiz hayalleri kuran ve uygulayabilenler bunu insanların mutluluğu için yapmışlardı ve yapıyorlar. Kısa vadeli düşünen ve yaşayan millet olarak yeni nesillerin hayallerini kıstığımız zaman, en büyüğü hayal edin diyenlerin tahakkümü ile nasıl baş edeceğiz? Bir handikap!

[Earl.J.Hickeyy]

İnsan kendinden menkul olmadığı ve tek başına var olamadığı için, toplumsallaşmak arayışı kaçınılmaz oluyor. Çünkü gelecek kaygısı, neredeyse her şeyimizi belirleyen bir unsur. Öyleyse, hayallerimiz de dahil, hiçbir şey gerçek anlamda özgür bir şekilde gerçekleşmiyor. Aslında sistemin bizi sürüklediği temel çelişki tam olarak bu.

"Sana bırakırsam olacaklarla, bana bırakırsan olacaklar arasında bir tercih yap."

Ve bu tercih, büyük çoğunlukla, daha güvenilir bulduğumuz ama aynı zamanda sömürüldüğümüz o sistemden yana oluyor. Gönüllü kölelik, rızanın üretilmesi, başka bir hayat tasavvuru kuramamak, hep bu minvalde düşünülmesi gereken şeyler. Bence tam da burada Allah, vahiy yoluyla insana retorik yapıyor. Ey insan, bir yaratılmış olarak ve bir sürü çevresel faktörü de düşünürsek sen kendinden menkul değilsen, yani ötekine göre davranmak zorundaysan, özgür irade ve bilinç dediğin şey aslında bir yanılsama değil mi? Çünkü, görünen o ki bu zorunluluklar seni edilgen kılan şeyler olduğundan, etken olduğunu zannettiğin şeylerin aynı zamanda kölesi haline geliyorsun. Yani senin için kölelik kaçınılmaz bir durum. O halde, tıpkı senin gibi bir yaratılmışın, içinden çıktığı doğal düzenin tam aksine oluşturmuş olduğu, sana daha güvenli olduğunu vaaz ettiği, özgür iradeni ve bilincini ona teslim etmen gerektiğini salık verdiği, hatta bunu dayattığı bir denklem sence mantıklı mı?

Yani, tıpkı senin gibi aciz, yaratılmış, tek başına kendine yetemeyen, dolayısıyla da kendisi de aslında edilgen bir konumda olan bir sınıfa itaat etmek mi yoksa bütün kainatı yaratan, ölçülendiren, koruyan kollayan, alemlerin Rabbi olan Allah'a itaat etmek mi mantıklı? Güvenlik arayışındaysan hangisi daha güvenilir? Erdem arayışındaysan hangisi daha erdemli? Rasyonel çıkarının peşindeysen hangisi çıkarına daha uygun? Aşk/Sevgi arayışındaysan hangisi daha aşık olunmaya değer ya da hangisi seni gerçek anlamda seviyor bir düşün bakalım...

Zannımca, böylesi kıymetli konuları, bu şekilde çok daha derinlikli düşünmek ve tartışmak daha bereketli olacaktır.

Selamlar, sevgiler, hürmetler...

[abbybocelli]

Ben kuramıyorum artık, yaşımdan dolayı belki de, baya da uzun zamandır hem de, banane 🫤

[yuksely]

Hayal kurmasam bu dünya çekilmez olurdu.

[jcroca]

cok ilham verici videoları yayınlanıyorsunuz, lütfen devam edebilirsiniz mi? teşekkürler!!!

[celiluygun]

Konu çok güzeldi öncelikle teşekkür ederim. Can kulağıyla dinlerken oluşan çıkarımımı paylaşıyorum. Bedenimizde oluşan enerji fazlasını kimi spor yaparak kimide daha fazla çalışarak bedenden uzaklaştırıyor. Zihnimiz de bilgi/veri hareketliliği ile oluşan fazlalığı 'hayal' dediğimiz duygu durumuyla rahatlatıyor diye düşünüyorum.
Bedensel fazla enerjiyi diyelimki güreş yaparak atıyoruz. Rakip ulaşılamaz boyutta (güçlü) olursa bu durum kişiyi mutlu etmez. Ama yenebilme ihtimali dengede olursa enerji boşalımı daha sağlıklı olur ve zamanla beden gelişir. Hayalde ne kadar ulaşılabilir olursa zihin gelişir aksi halde hayal kırıklığı zihinsel potansiyeli en zayıf halinde tutar kanımca.
Bu sebepten dijitalin çocuklarda oluşturabileceği ulaşılmaz hayaller gelecek neslin zihinsel gücüne neler yapar "KONUŞMAK LAZIM"...