filmov
tv
Siyasal holiganizm gençleri öldürüyor
![preview_player](https://i.ytimg.com/vi/ahCBJBHkB1c/maxresdefault.jpg)
Показать описание
Hayatlarımız bir manipülasyondan bir diğerine giderken olan bizlere oluyor.
Hayatlarımızın en güzel çağlarında televizyonlarda, gazetelerde korkunç manipülasyonlara maruz kalıp, tedirginlik, korku, endişe sahibi insanlar olup çıktık.
Sırf bu nedenledir ki son 20 yıl içindeki neslin televizyona ve gazeteye olan öfkesi yeni nesil imkanlarla milyar dolarlık şirketler doğurdu.
Bkz; Neflix,
Son 20 yıldır ülkemizi hayati etkileyecek, beka meselemiz olan, geleceğimizi kurtarma seçimi yaptık, yapıyoruz. Sonsuz bir loop gibi. Her seçim bir öncekinden daha önemli! Her seçim bir öncekinden daha elzem!
Referandumlarda ve seçimlerde sürekli ülkeyi, vatanı, bayrağı, imanı, dini ezanı kurtaran insanlarmışız!
Ve bunu kurtarırken de tercih yapıyormuşuz. Yani tercihimiz oranında bu denli kutsalı koruyan insanlar olabiliyormuşuz!
Eğer gücü, iktidarı tercihi etmez isek otomatikman ülkeye, vatana, bayrağa, imana, dine ezana tehlike olan insanlara dönüşüyormuşuz!
Enerjisini seçimler sürecinde ülkede yaşanan tartışmalara, yalanlara, manipülasyonlara heba eden acınası bir genç nüfusa sahip güzel ve yalnız ülkenin insanlarıyız.
Yahu bu kadar yalana, dolana, manipülasyona gerek var mı?
Seçim zamanı bu denli korkunç bir topluma evrilmeye gerek var mı?
Birbirini bu kadar ötekileştirmeye gerek var mı?
Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız diyen bir dine inanan çoğunluğun birbirlerine söylediklerini düşününce, gerçekten her bir seçim bizim geleceğimizi elimizden alan, akıl sağlımızı tehdit eden bir toplumsal cinnet haline sürüklüyor.
Toplumun siyasette ilişkisi rol modeller üzerinden gidiyor.
Siyasetin dili, bakış açısı, gerilimi, vizyonu veya vizyonsuzluğu sıradan insanların hayatını alt üst ediyor. Korkunç insanlar sırf siyasi beklenti uğruna korkunç cümleler kurabiliyor ve bu korkunç gerçekliklerine toplumu inandırabilmek adına da insan zekasıyla alay eden manipülasyonlara imza atıyorlar
Artık insanımız bir siyasi görüşü düşünsel açıdan desteklemenin yeterli olmadığını düşünüyor. Fanatizmin esiri olup o düşüncenin esiri olarak korkunç hezeyan cümleleri kuruyor.
Hiç bir parti ayırmaksızın, Siyasal holiganizm toplumumuzu çürütüyor.
Kendi mesut olduğu düşünücenin siyasi figürü neyi tehlikeli görüyorsa onu tehlikeli görüyor, kim düşmansa, kim tehlikeliyse o toplum tabanında da tehlikeli bir ötekine dönüşüyor. Yahu evine aldığın komşun, kızını verdiğin damadın, gelinin nasıl tehlikeli bir ötekine dönüşebilir diye soruyorsun ama bal gibi de oluyor!
Önümüzde yerel seçim var. Allah aşkına kaçımız mahallemizdeki, ilçemizdeki adayın bizim hayatlarımıza sağlayacağı projeleri duyduk dinledik. Hangi adayın senin hayatına, yaşam alanlarına sağlayacağı katma değeri biliyoruz.
Bu seçim de tıpkı öncekiler gibi bitecek, geçecek. Sonra yeni bir hayati seçim gelecek. Yani bu seçimde ülkeyi, vatanı, bayrağı, imanı, dini ezanı kurtaran insanlar olarak bir sonraki seçimde yine aynı kahramanlığı göstermemiz gerekecek ! Beka, dış güçler, karanlık oyunlar gibi kelimeler çekmeceden çıkarılıp yeni seçimde tekrar gençliğimizi, yaşam enerjimizi sömürecek.
Bunu da Medya ile yapacaklar!. Hem de Sağcısı, solcusu, Sosyalisti, muhafazakarı sanki aynı takımın bir parçasıymışcasına birbirlerini besleyerek yapacaklar
Ülkemizde Demokrasi, Zihniyetin Devlet yönetimi haline geldiği bir organizma halini almasının nedeni bu aslında.
Muhalifin acizliği, İktidarın kim olursa olsun diktasına dönüşüyor.
Özetle; Gençler devletlerinden korkuyor. Ancak bu organizmayı var edenin kendileri olduğu gerçeğini hatırlamış olsalar ve siyasi iklimden sıyrılabilseler bu toprakların nice yetenekli insanı nice muhteşem başarılara imza atacak!
Hayatlarımızın en güzel çağlarında televizyonlarda, gazetelerde korkunç manipülasyonlara maruz kalıp, tedirginlik, korku, endişe sahibi insanlar olup çıktık.
Sırf bu nedenledir ki son 20 yıl içindeki neslin televizyona ve gazeteye olan öfkesi yeni nesil imkanlarla milyar dolarlık şirketler doğurdu.
Bkz; Neflix,
Son 20 yıldır ülkemizi hayati etkileyecek, beka meselemiz olan, geleceğimizi kurtarma seçimi yaptık, yapıyoruz. Sonsuz bir loop gibi. Her seçim bir öncekinden daha önemli! Her seçim bir öncekinden daha elzem!
Referandumlarda ve seçimlerde sürekli ülkeyi, vatanı, bayrağı, imanı, dini ezanı kurtaran insanlarmışız!
Ve bunu kurtarırken de tercih yapıyormuşuz. Yani tercihimiz oranında bu denli kutsalı koruyan insanlar olabiliyormuşuz!
Eğer gücü, iktidarı tercihi etmez isek otomatikman ülkeye, vatana, bayrağa, imana, dine ezana tehlike olan insanlara dönüşüyormuşuz!
Enerjisini seçimler sürecinde ülkede yaşanan tartışmalara, yalanlara, manipülasyonlara heba eden acınası bir genç nüfusa sahip güzel ve yalnız ülkenin insanlarıyız.
Yahu bu kadar yalana, dolana, manipülasyona gerek var mı?
Seçim zamanı bu denli korkunç bir topluma evrilmeye gerek var mı?
Birbirini bu kadar ötekileştirmeye gerek var mı?
Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız diyen bir dine inanan çoğunluğun birbirlerine söylediklerini düşününce, gerçekten her bir seçim bizim geleceğimizi elimizden alan, akıl sağlımızı tehdit eden bir toplumsal cinnet haline sürüklüyor.
Toplumun siyasette ilişkisi rol modeller üzerinden gidiyor.
Siyasetin dili, bakış açısı, gerilimi, vizyonu veya vizyonsuzluğu sıradan insanların hayatını alt üst ediyor. Korkunç insanlar sırf siyasi beklenti uğruna korkunç cümleler kurabiliyor ve bu korkunç gerçekliklerine toplumu inandırabilmek adına da insan zekasıyla alay eden manipülasyonlara imza atıyorlar
Artık insanımız bir siyasi görüşü düşünsel açıdan desteklemenin yeterli olmadığını düşünüyor. Fanatizmin esiri olup o düşüncenin esiri olarak korkunç hezeyan cümleleri kuruyor.
Hiç bir parti ayırmaksızın, Siyasal holiganizm toplumumuzu çürütüyor.
Kendi mesut olduğu düşünücenin siyasi figürü neyi tehlikeli görüyorsa onu tehlikeli görüyor, kim düşmansa, kim tehlikeliyse o toplum tabanında da tehlikeli bir ötekine dönüşüyor. Yahu evine aldığın komşun, kızını verdiğin damadın, gelinin nasıl tehlikeli bir ötekine dönüşebilir diye soruyorsun ama bal gibi de oluyor!
Önümüzde yerel seçim var. Allah aşkına kaçımız mahallemizdeki, ilçemizdeki adayın bizim hayatlarımıza sağlayacağı projeleri duyduk dinledik. Hangi adayın senin hayatına, yaşam alanlarına sağlayacağı katma değeri biliyoruz.
Bu seçim de tıpkı öncekiler gibi bitecek, geçecek. Sonra yeni bir hayati seçim gelecek. Yani bu seçimde ülkeyi, vatanı, bayrağı, imanı, dini ezanı kurtaran insanlar olarak bir sonraki seçimde yine aynı kahramanlığı göstermemiz gerekecek ! Beka, dış güçler, karanlık oyunlar gibi kelimeler çekmeceden çıkarılıp yeni seçimde tekrar gençliğimizi, yaşam enerjimizi sömürecek.
Bunu da Medya ile yapacaklar!. Hem de Sağcısı, solcusu, Sosyalisti, muhafazakarı sanki aynı takımın bir parçasıymışcasına birbirlerini besleyerek yapacaklar
Ülkemizde Demokrasi, Zihniyetin Devlet yönetimi haline geldiği bir organizma halini almasının nedeni bu aslında.
Muhalifin acizliği, İktidarın kim olursa olsun diktasına dönüşüyor.
Özetle; Gençler devletlerinden korkuyor. Ancak bu organizmayı var edenin kendileri olduğu gerçeğini hatırlamış olsalar ve siyasi iklimden sıyrılabilseler bu toprakların nice yetenekli insanı nice muhteşem başarılara imza atacak!