😒 Erkeklerin Duymaktan Bıktığı 10 Cümle ve Mükemmel Cevap Önerileri 🎯📝

Benim en çok maruz kaldığım soru ile başlamak istiyorum.
Ee evlilik ne zaman? Özellikle de ne zaman kalabalık aile buluşmalarına katılsam en birinci soru bu. Gerçekten artık amcamlara, teyzemlere, halamlara gitmek istemiyordum. O da olmuyor. Ben de artık eğlenmeye karar verdim. Neden ben sorularına sıkılıyorum ki cevaplarımla eğleneyim, onlar düşünsün. Ne zaman evleneceğim? Yılbaşı büyük ikramiyesi bana çıkınca!

En sık karşılaştığım diğer soru da, yaşıtların çoluk çocuğa karıştı, sen ne zaman bıla bıla! Ben istemez miyim evleneyim, çoluk çocuğa karışayım, bir çikolat alıp cebime koyayım, akşam sürpriz yapayım… İstemiyormuşum gibi lanse edilse de istiyorum ama bu işler kısmet. Aile büyüklerim gibi görücü usulü evlenip çok aşırı mı mutlu olayım napayım? :) Doğru olacağına inanacağım müstakbel eşimi bekliyorum. Ha bana ne zaman çoluk çocuğa karışacağımı soranlara da şimdilik cevabım: Ben de karışacaktım ama navigasyon yanlış yönlendirdi, kendimi kariyerde buldum. Artık torun istiyoruz diye isyan eden ayaklanan aile büyüklerine de cevabım şu oluyor: Metaverse'de bir tane açtım, ara sıra görüntülü konuşuyoruz. Sizinle de tanıştırabilirim! Sonra mavi ekrana düşüyorlar, açıklamam biraz zaman alıyor ama sorularını unutmuş oluyorlar. Konu başka yerlere gidiyor, iyi oluyor :)

Özel hayatımı karıştırmaları yetmezmiş gibi kariyerime de odaklanıyorlar. Mesela hala aynı işte misin? Evet, şirket beni o kadar seviyor ki başkasıyla paylaşmak istemiyor. Hayır aynı işte uzun yıllar çalışmak kötü bir şey mi anlamıyorum. Tazminatım artıyor işte mis gibi :) He konu paraya gelmişken, bir de tabii nasıl o maaşla geçinebiliyor musun? Geçiniyoruz ya çok şükür. Arada fotosentez yapıyorum. Güneş varken hiç para harcamıyorum! Yine mübalağa anladın umarım :)

Bir diğer soru da neden kendi işini kurmuyorsun? Bu soruyu duyan da aile fertlerimizin kendi işlerini yaparak çok başarılı olduğunu filan düşünebilir. Holdinglerimiz yok. Dedemin bir fırını vardı. Amcam batırdı. Dayımın bir lokantası vardı zarar etti kapattı. Eniştem memurdu, bizimkilerin gazına geldi memurluğu bıraktı. Babamla iş kurdular. Çok dahiane bir fikirdi, lokmacılık. Lokma modası geçince evde lokma dökmeye başladılar. E yani şimdi ben de kendi işimi mi yapayım? Bu örnekler karşısında nasıl cesaret ederim? Teşekkürler ben patron olmak istemiyorum, çok stresli. Şu an sadece bir çalışanı ancak idare ediyorum - kendimi.
Özel hayatım, işim derken sorular bitti mi sandınız? Hayır. Biraz da fiziğim! Mesela biraz kilo mu aldın? Düşmana söylenmez ya! Ama alınmıyorum artık. Cevabım hazır: Ekonomi büyüdükçe ben de büyüyorum, ülkeme destek veriyorum. Ahahah! Bir de saçlarımla ilgili hala tam olarak sindiremesem de zamanla aşacağıma inandığım bir soru var. Saçların seyrekleşmiş gibi, dökülmeye mi başladı? Beynim o kadar güçlendiki saçlarım artık dayanamıyor!

Sence arkadaşlarımdan hangisi en güzeli? Of bu var ya tuzak soru. Bir kere dürüstçe cevap verme gafletinde bulundum. Bir daha o kızla aynı ortama asla giremedim. Hayatta mı onu bile bilmiyorum :) Adını anamadık. Kız uzaklaştırıldı. Püskürtüldü. Durduk yere kız arkadaşımla arası bozuldu. Kız kötü oldu. Harcandı. En güzel arkadaşın? Bu soruyu duyduğunuz anda dik pozisyona geçin. Kız arkadaşınızı övme zamanı. Gülüp eğlenilecek zaman değil. En güzeli filan yok. Sen benim gördüğüm tek güzelliksin, en güzelliksin, evrende teksin.
Beni dinliyor musun? Sanki başka bir şansımız var :) Dinliyoruz aslında ama kızlar gibi hızlı tepki veremiyoruz. Tabii ki kulağım sende ama aklım tatilde olabilir. Seninle gideceğimiz tatilde. Sonunu bağlıyoruz ki kızmasın :)
Unutmadın değil mi? Geçmiş olsun. Acaba neyi soruyor? Şimdi yakın geçmişi bir taramadan geçirmek lazım. Hızlı düşünün. Neydi neydi? Unutmak mı o da ne? Soruya soruyla karşılık verip ne yapıyoruz? Biraz daha zaman kazanıyoruz. Ama çok da değil hadi beyler seri!