Acıya Gülmek (Bilesin)

preview_player
Показать описание
Acıya Gülmek - Hakan Yeşilyurt

Kavuşamayan Âşık İki Irmağın Öyküsü

Yitik öyküdür
Tarihten iki ayrı coğrafyaya damlayan
İki ayrı yürekte durmadan kanayan
Seyduna’yla Şahrud
Yüreklerin akarken bıraktığı izi
Birbirlerinin gözlerinde aradılar.
Yoktu.
İki iklim farkıydılar
Ne zaman göz göze değseler
Yangın çıkmayacak denli uzaktılar.
Yalnızca aynaların dökülen sırrına yansırdı
Üçüncü bir kente düşmüş suretleri
Şahrud gökyüzü geliniydi.
Yüzüne bulut inse dolardı masal gözleri.
Bir solukluk rüzgarda bile
Usul usul kanardı gelincik bedeni.
Seyduna yeryüzü cehennemi.
Ölüm, çağrılı uçurumlarda sınardı sevdasını
Yalnız ufuk çizgisinde buluşurlardı,
Onu da güneş günde iki kez ateşe verirdi.
İki iklim ayrıldılar.
“Ya Şahrud!” dedi Seyduna
“Gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm.
Ardına bakma, gözyaşımla vurulursun.
Su gibi git.”
Şahrud’un yüzüne keder mayın gibi durdu.
Ve zaman gözlerinin su yeşilinde kuruldu.
Hüzün bir Buda heykeli gibi çırılçıplak,
Yüzlerine oturdu.
Rivayet odur ki,
Şahrud vardığı denizlerde hala
Seyduna türküleriyle uyanmakta,
Seyduna, Şahrud’un gözlerinden kalan
Masalla yaşlanmakta

Sözleri :
Öpüyorsam ayrılığı gözünden
Geçiyorsam bir çiçeğin özünden

Görüyorsam gözlerinin içinden
Sana olan sevdamdandır bilesin

Meğer ne yalnızız insan olmuşsak
Yaprak gibi dalda sessiz solmuşsak

Yeri gelmiş acıyada gülmüşsek
Sana olan sevdamdandır bilesin

Karşılıksız sevebilmekse sevda
Gerçek seven küle dönmüş her çağda

Elim kolum bağlanmışsa kıyında
Sana olan sevdamdandır bilesin

Seydunayım gebermişse kıyında
Sana olan sevdamdandır bilesin
Рекомендации по теме