filmov
tv
HALUK BAYRAKTAR İNGİLİZ DÜŞÜNCE KURULUŞU RUSI'NIN PANELİNDE KONUŞTU
Показать описание
Türkiye'nin silahlı insansız hava araçları (SİHA) programı ve küresel pazarda dikkatleri üzerine çeken konumu çevrim içi panelde tartışıldı.
İngiliz düşünce kuruluşları Circle Foundation ve İngiltere Kraliyet Silahlı Kuvvetler Enstitüsü'nün (RUSI) ortaklaşa düzenlediği ve moderatörlüğünü RUSI Kıdemli Araştırmacısı Ziya Meral'in yaptığı, "Türkiye'nin Dronları: Yeteneği, Hedefleri ve Çıkarımları Değerlendirme" başlıklı panele, Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar, Avrupa Dış İlişkiler Konseyi (ECFR) Kıdemli Üyesi Dr. Ulrike Franke, RUSI Yardımcı Araştırmacı Dr. Ash Rossiter ve EDAM düşünce kuruluşu güvenlik ve savunma Araştırma Programı Direktörü Dr. Can Kasapoğlu konuşmacı olarak katıldı.
Baykar Genel Müdürü Bayraktar, burada yaptığı konuşmada, SİHA’ların son zamanlarda çok popüler olduğuna işaret ederek, bunun aslında Türkiye ekosisteminin, son 20 yıllık çabaların, organize ve sürdürülebilir stratejinin sonucu olduğunu değerlendirmesinde bulundu.
Haluk Bayraktar, "20 yıl önce savunma sanayinde yaklaşık 20 şirket vardı ancak şimdi 2000'den fazla şirket var. 20 yıl önceki sözleşmelerin portföyü belki yaklaşık 6 milyar dolardı ancak şu anda potrföy 60 milyar dolar ve 700'den fazla devam eden savunma projesi yürütülüyor." dedi.
Baykar'ın İstanbul merkezli bir araştırma ve üretim şirketi olduğunu ve son 20 yılda sadece insansız sistemlere büyük yatırımlar yaptıklarını söyleyen Bayraktar, işe küçük boyutlu ürünlerle başladıklarını, her geçen gün daha büyük ölçekli ürünlere geçtiklerini ve bu yolda ilerlediklerini anlattı.
“Geçmişe baktığımızda Türkiye bu konuda (S/İHA) NATO ülkelerinden gereken yardımı göremediği için kendi programını geliştirmek zorunda kaldı” diyen Bayraktar, Türkiye’nin milli teknoloji ile geliştirdiği ve her ay en az 10 bin saat uçuş gerçekleştiren SİHA’ların harp arenasında oyun değiştirici rolüne ve harp doktrinlerini değiştirdiği gerçeğine vurgu yaptı.
Türk SİHA’larının Karabağ Savaşındaki etkisine de değinen Bayraktar, Karabağ Savaşı’nın dünya harp tarihine SİHA’lar ile kazanılan ilk savaş olarak geçeceğini aktardı.
Bayraktar TB2 SİHA’ların şu ana kadar 300 bin saatten fazla uçtuğunu vurgulayan Bayraktar, “Türkiye 30 yıl önce ABD’den Predatör’ün önceki versiyonu olan İHA’lar satın aldı. Ortalama uçuş saati 100 saatti. Düşünebiliyor musunuz? Milyonlarca dolar ödüyorsunuz ve 100 saat sonra çöp oluyor.” diyerek gelinen noktadaki değişime vurgu yaptı.
Baykar Genel Müdürü, Bayraktar TB2 SİHA sistemini kullanan ülkelerin sınıfında dünyanın en etkilisi haline gelen yüksek teknoloji bir SİHA’ya en ucuz fiyatla sahip olduğunu da söyledi. Bayraktar, bu hususları sadece kendilerinin değil, İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace ve dünyaca ünlü siyaset bilimci Francis Fukuyama’nın ve daha birçok önemli analistlerin de bizzat vurguladığını sözlerine ekledi.
SİHA’larda sivil hassasiyeti en üst seviyede
Bayraktar, SİHA’lar ile ilgili kritik ve yanlış anlaşıldığını düşündüğü bir konuya da dikkati çekmek istediğini belirterek, şunları söyledi:
“Türkiye bu teknolojiyi çok hassas bir şekilde kullanıyor. Zeytin Dalı Harekâtı’ndan bir örnek vereceğim… Sosyal medyada, basında her şeyi görebilirsiniz. Türkiye’nin insansız hava araçlarıyla sivilleri belirlediğine dair tek bir kanıt yok, göremezsiniz.
SİHA’lar size terörist ile sivili çok net bir şekilde ayırabilme potansiyeli veriyor. Bu teknolojiye sahip değilseniz, kör bir şekilde ateş edebilirsiniz. Bu teknolojiyle, insansız hava araçlarıyla santimetre hassasiyetinde çalışabilirsiniz. Bu bize sivil zayiatı tamamen ortadan kaldırma avantajı sağlıyor ve Türkiye ile ilgili benim bildiğim tek bir olay bile yok. Türkiye bu konuda o kadar hassas ki toplam sivil zayiatı tamamen ortadan kaldırıyor.”
İngiliz düşünce kuruluşları Circle Foundation ve İngiltere Kraliyet Silahlı Kuvvetler Enstitüsü'nün (RUSI) ortaklaşa düzenlediği ve moderatörlüğünü RUSI Kıdemli Araştırmacısı Ziya Meral'in yaptığı, "Türkiye'nin Dronları: Yeteneği, Hedefleri ve Çıkarımları Değerlendirme" başlıklı panele, Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar, Avrupa Dış İlişkiler Konseyi (ECFR) Kıdemli Üyesi Dr. Ulrike Franke, RUSI Yardımcı Araştırmacı Dr. Ash Rossiter ve EDAM düşünce kuruluşu güvenlik ve savunma Araştırma Programı Direktörü Dr. Can Kasapoğlu konuşmacı olarak katıldı.
Baykar Genel Müdürü Bayraktar, burada yaptığı konuşmada, SİHA’ların son zamanlarda çok popüler olduğuna işaret ederek, bunun aslında Türkiye ekosisteminin, son 20 yıllık çabaların, organize ve sürdürülebilir stratejinin sonucu olduğunu değerlendirmesinde bulundu.
Haluk Bayraktar, "20 yıl önce savunma sanayinde yaklaşık 20 şirket vardı ancak şimdi 2000'den fazla şirket var. 20 yıl önceki sözleşmelerin portföyü belki yaklaşık 6 milyar dolardı ancak şu anda potrföy 60 milyar dolar ve 700'den fazla devam eden savunma projesi yürütülüyor." dedi.
Baykar'ın İstanbul merkezli bir araştırma ve üretim şirketi olduğunu ve son 20 yılda sadece insansız sistemlere büyük yatırımlar yaptıklarını söyleyen Bayraktar, işe küçük boyutlu ürünlerle başladıklarını, her geçen gün daha büyük ölçekli ürünlere geçtiklerini ve bu yolda ilerlediklerini anlattı.
“Geçmişe baktığımızda Türkiye bu konuda (S/İHA) NATO ülkelerinden gereken yardımı göremediği için kendi programını geliştirmek zorunda kaldı” diyen Bayraktar, Türkiye’nin milli teknoloji ile geliştirdiği ve her ay en az 10 bin saat uçuş gerçekleştiren SİHA’ların harp arenasında oyun değiştirici rolüne ve harp doktrinlerini değiştirdiği gerçeğine vurgu yaptı.
Türk SİHA’larının Karabağ Savaşındaki etkisine de değinen Bayraktar, Karabağ Savaşı’nın dünya harp tarihine SİHA’lar ile kazanılan ilk savaş olarak geçeceğini aktardı.
Bayraktar TB2 SİHA’ların şu ana kadar 300 bin saatten fazla uçtuğunu vurgulayan Bayraktar, “Türkiye 30 yıl önce ABD’den Predatör’ün önceki versiyonu olan İHA’lar satın aldı. Ortalama uçuş saati 100 saatti. Düşünebiliyor musunuz? Milyonlarca dolar ödüyorsunuz ve 100 saat sonra çöp oluyor.” diyerek gelinen noktadaki değişime vurgu yaptı.
Baykar Genel Müdürü, Bayraktar TB2 SİHA sistemini kullanan ülkelerin sınıfında dünyanın en etkilisi haline gelen yüksek teknoloji bir SİHA’ya en ucuz fiyatla sahip olduğunu da söyledi. Bayraktar, bu hususları sadece kendilerinin değil, İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace ve dünyaca ünlü siyaset bilimci Francis Fukuyama’nın ve daha birçok önemli analistlerin de bizzat vurguladığını sözlerine ekledi.
SİHA’larda sivil hassasiyeti en üst seviyede
Bayraktar, SİHA’lar ile ilgili kritik ve yanlış anlaşıldığını düşündüğü bir konuya da dikkati çekmek istediğini belirterek, şunları söyledi:
“Türkiye bu teknolojiyi çok hassas bir şekilde kullanıyor. Zeytin Dalı Harekâtı’ndan bir örnek vereceğim… Sosyal medyada, basında her şeyi görebilirsiniz. Türkiye’nin insansız hava araçlarıyla sivilleri belirlediğine dair tek bir kanıt yok, göremezsiniz.
SİHA’lar size terörist ile sivili çok net bir şekilde ayırabilme potansiyeli veriyor. Bu teknolojiye sahip değilseniz, kör bir şekilde ateş edebilirsiniz. Bu teknolojiyle, insansız hava araçlarıyla santimetre hassasiyetinde çalışabilirsiniz. Bu bize sivil zayiatı tamamen ortadan kaldırma avantajı sağlıyor ve Türkiye ile ilgili benim bildiğim tek bir olay bile yok. Türkiye bu konuda o kadar hassas ki toplam sivil zayiatı tamamen ortadan kaldırıyor.”
Комментарии