Türkiye'nin İlk Kez İnternet ile Tanışması

preview_player
Показать описание
Şu an için hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olan internet ilk kez Türkiye'ye geldiğinde ortamlar nasıldı merak ediyor musunuz? Sinan Akkol, Google'ın öncesine giderek internet ile ilk kez tanışmasını, o zaman işlerin nasıl olduğunu bizlere kendi anılarıyla süsleyerek anlatıyor.

Sizin internet ile ilk tanışma maceranız nasıldı?
Рекомендации по теме
Комментарии
Автор

8 yıl sonra ana sayfama düşen o video...

bedirhanbb
Автор

Kemal Sunal'ın oynadığı reklam filmini hatırlıyorum tek bi replik aklımda o reklamdan ;

"57 Model Direk Chevrolet'in hastasıyım 7 senedir gerçeğini arıyorum bulamıyorum, nihayet buldum ? Nerde mi ? İnternette E-Kolaayy" der ve o efsane gülüşünü yapardı :) Ulan duygularım depreşti :D

Kreatorn
Автор

1999 da 146 dan bağlanmaktan ocağımıza incir ağacı diktikten hemen sonra koçnet internet paketini almıştım. yanında viruslü academedia cd si vermişlerdi. o zamanlar koçnet anasayfasında gerekli mirc programını filan indireliyorduk :) solucan mirc ünlüydü. napster ve mirc interneti olan bilgisayarın vazgeçilmeziydi.

baypaltv
Автор

01.11.2021 saat 00:11 hatıra kalsın burada.
Oyungezer'in bu hallerini çok özlüyorum. Youtube kanalı çok aktifti.
Dergi ise her ay çıkardı.

Şimdi ise Youtube kanalında kuraklık var.
Dergi ise var ama yok.

Camdan dışarıyı izlerken o günlere gittim. Vay be ne yıllardı diyorum.

imperialdramonfightermode
Автор

o haberi çok net hatirliyorum ya o sayiyi ben de okuyup kafayi yemistim :)

caglaravcil
Автор

Windows 95'in ilk çıktığı dönemler, IBM ya da Escort marka bilgisayarların yanında verilen 10cd lik bir çanta vardı, ilk cd-rom  oyunum olan hyper-man'i arkadasımın yepsyeni bilgisayarında oynayıp "Vaaay milenyuma artık hazırız, uzay çağındayız"  diyerek nasıl gaza gelmiştik.(Genç olan arkadaşlar belki bilmez ama bizim dönemde gayet heyecanlı bir "2000 yılında neler olacak acaba" bekleyişi vardı. Ardından babama ağlaya ağlaya 4x mitsumi cd-rom aldırtmıştım. Tabi o dönemler cd oyunu nerede bulacaksın, anca cd-rom'u aç kapa, aynı filmlerdeki gibi :) 1 ay boyunca biriktirdiğim bütün parayla gidip Tarkan'ın cdsini almıştım(Edindiğim ilk cddir) Tabi o dönem cd sahibi olmak, zenginlik göstergesiydi. Sonrasında annem, bu kadar para verilirmi deyip götürüp iade etmişti, göz yaşlarıma hakim olamamıştım... Bir sonraki dönemde uzaktan kumandalı creative marka cd-romlar çıkmıştı, ilk edinen bilgisayarcının önü meraklı gözlerle dolmuştu, çok net hatırlıyorum.  Ağlamak sızlamak çözüm olmamıştı tabi, ben kiiim uzaktan kumandalı cd-rom sahibi olmak kim.. Son birşey daha hatırlatmak istiyorum, bizim burada(Konya) ilk vcdler çıktığı zaman film izleyebilmek için bilgisayarın içine bir kablo takılması gerekiyordu(windows 3.1 zamanı) ya da bilgisayarcılar bizi kandırıyordu, bissürü para istiyorlardı. Hatırlayan var mı acaba ? 

KiyoKml
Автор

1998 de 21 milyon gelen fatura ile sonlanan macera ancak 2004 de kaldığı yerden devam edebilmişti :D

lstanbuI
Автор

Sarp abi dikkatimi çekti :D 9 dakika daldı bir yere,  videonun sonuna kadar baktı :D

rahmicanyildiz
Автор

O küçük iXir CD'leri kolalarla bile verilir olmuştu. İnternette yapabildiğin en güzel şeyler Poke imam gibi şeylerdi. Biz de Noel Dayı'yı izlemiştik.

Ne kadar bağlanırsan o kadar ödediğin 146 gibi yöntemler vardı. Ama öyle böyle pahalı değil, insanın ocağını söndürür yani.

Bir gün bir tanıdığın yanına gittim yıllar sonra, bana dedi ki bak sana bir şey göstereceğim internette. Ama bu en önemli şey internetteki. Buradan her şeyi bulursun. Google'ı açtı. Büyülenmiştim, unutmayayım diye aklımdan tekrar ediyordum ismini, Google Google. Okulda attığım havayı bilemezsiniz.

O zamanlar en büyük eğlencelerimiz de ulusal kanalların sitelerindeki oyunlardı. Kanal D'nin sayfasında tank falan oynardık.

Yılları daha ileri sarıyorum. Türkiye'de internet acayip yaygınlaştı ama yine de öyle her evde yok. Okullarda baya kötü bilgisayarlarla ders vermeye çalışılıyor. Hoca e-mail'den bahsetti ve dediki şimdi size bir adres vereceğim herkes kendine buradan bir adres alsın, eğer alabilirse çünkü tüm dünya bu siteyi kullanıyor almanız biraz zor olabilir.( Bak bak açıklamaya bak) Dedi ki hotmail. Herkes bağlanmaya çalışıyor ama bir iki kişi ancak girebildi. Geri kalanlar alternatif olarak Mynet'ten aldı adresleri. Aynı bilgisayarı paylaştığımız arkadaşımızın adresine mail atıyor ardından kendi hesabımızda çıkıyor, onun hesabına girip mail açıyorduk. Bundan sonra hızla ilerledi işler. Msn falan sanki yeniymiş gibi geliyor ama o bile yok oldu gitti. Rahmetliyi iyi bilirdik cidden.

Güzel günlerdi.

entheomania
Автор

Abi ilk arkadaki uçak dikkatimi çekti, muhabbet süperdi açıkçası.Süpersiniz, iyi çalışmalar

enesocial
Автор

Çok yakından takip ediyorum sizleri ve şu ana kadar izlediğim en güzel videoydu elinize sağlık....

yusufozsk
Автор

Benim ilk servis sağlayıcım raks netti(Yazılışı böyleydi sanırım) birde 30$ aylık ücreti vardı o dönemler, hatırlarsınız belki... Megadeth şarkılarını da audiosurf adlı bir program/site(Tam hatırlamıyorum) aracılığıyla  saniyede 3, 4kb ile indiriyorduk.. O dönemler o bağlantıyla 1gb  arşiv yapmıştım, isteyen bilgisayarcılara hdd götürmek suretiyle satıyordum :) İlk oyun tecrübemde, istanbuldan bir arkadaşımla  direk tel no girerek diablo1 oynamıştık, telefon faturası geldikten sonra ailesi bilgisayarını kaldırmıştı Hihihi... Güzel dönemlerdi, videoyu izledikten sonra gözümde canlandı.  Levelın 2. sayısı çıkmıştı o dönem, kapak resminde diablo vardı, hala saklarım.. Gene aynı dönemlerde çok acaip güzel bir uzay simülasyon oyunu vardı Sinan abi, bayadır ismini hatırlamaya calısıyorum ama bulamadım, sen bilirsin neydi o oyun ?  Gene aynı dönemlerde bir de trojan peydahlanmıştı başımıza, arkadaşların bilgisayara kurup kendi evimizden  cd-romları açıp kapatırdık, eğlenirdik  bilgisayarını ele geçirdim diye.. Kaç arkadaşım benim yüzümden gidip bir ton para ödeyerek bilgisayarlarına format attırmıştı.. Neyse fazla uzadı yazı, eskilerden konuşan insanlar görünce tutamadım kendimi. Kalın sağlıcakla

KiyoKml
Автор

Ben hatırlarım hatta biri telefonla aradığında internet bağlantın kesilirdi. Hey gidi günler.. Bziim komşunun büyük oğlu göstermişti bana ilk interneti ve hiç unutmam adam direk Age of Empires hilelerine bakmıştı direk.. Eski günleri yaad ettirdiğiniz için teşekkürler :)

menderesaktas
Автор

Yanlış hatırlamıyorsam eğer 16 mb ekran kartı 32 mb ramli toplamda 4 gb hafızalı bir masa üstü bilgisayarım vardı 2000-2001 yıllarında babam beni kucağına oturturdu ve bir cd dükkanından aldığımız içinde 24 tane demo oyunun olduğu (sudden strike-metal fatigue-vb) cdyi kurup saatlerce ama saaaatlerce sudden strike oynardık beraber. Bir gün bir cd ile geldi kurdu bir şeyler yaptı falan 7 günlük internet erişimi sağladı. İşte o gün babamla oyun oynamayı orada bıraktık, 7/24 internetin başındaydı ne yaptığını hiç bilmiyordum. Daha sonra aylık paket aldı, daha sonra sabit telefondan bağlanmaya başladı ve en sonunda adsl'e geçtik. Babam şu an 55 yaşında ve hala benden fazla internet başında vakit geçiriyor.

turcinzorman
Автор

Sayko' yla İmam vardır :) 

Bide Sinan Abinin dediği komik mp3' lere örnek olarak Laz İmam vardı. Ne eğlenirdik ya :)

gungorguzel
Автор

Lise başlangıcıydı, tabi o zamanlar alakadar olduğumuz metal gruplarının videoları, çıkarttıkları yeni albümleri ve ilgili diğer grupları hatim ederek geçerdi zamanın büyük kısmı. Şahsen ilk bilgisayarım 2002'de elime geçmişti ve internetim yoktu, NFS Underground  Call Of Dty'nin ilk zamanları idi ve tek yaptığımız oyun oynamakve çeşitli müzik programları olan Furity Loops ve Reason gibi software'lerde müzik yapmaktı. O bilgisayarı sök tak format at gibi yöntemler ile tanıdım, bi bakıma iyi de bir altyapı oldu benim için. 3 sene sonra ilk internetim geldiğinde en özendiğim şey olan chat konusuna direkt giriş yaptım ICQ MSN derken bu günlere geldik. Bu arada İnternet Cafe'lere taktığım hesaplar için ancak teknolojiyi suçlayabilirm :) Açtık o zamanlar bilgiye :)

sondevirofficial
Автор

guzel bir sohbet olmus harikasınız enis bey ve sinan bey harikasınız bu tür sohbetleriniz bizleri mutlu ediyor kolay gelsin başarılar

ЭлошиЭлиф
Автор

Vay canına... Türkiye'nin internetle tanışması başlığı bayağı doğru olmuş çünkü ben de aynen bu şekilde tanışmıştım internetle. :) Netscape, Altavista, berber, oflu hoca falan derken bu günlere geldik. İyi ki böyle bir konuya değinmişsiniz, güzel bir geçmişe bakış olmuş :)

Edit: FlashBerk'i anmanız da güzel olmuş ha. Bizim neslin efsanesiydi adam. :)
ICQ falan da vardı, o zamanın facebook'u. O da önemliydi bak, atlamamak lâzım.

carlito
Автор

İlk bilgisayarı 1984 aldım amatörce ilgileniyordum.
Sonra bir program aldım ogrenmek için İstanbul'da bir firmadan eğitim aldım kendimi gelistirdim.
1993 gibi ODTÜ de internet diye bir şey varmış diye duyduk
Bir müşterimin oğlu bu konu da ABD de okuduğu için iyi biliyordu.
O dedi abi sanada kuralım diye son bir tame var ücretsiz dedi
Yükledik kullanacaz ama Cem Yılmaz'ın telefon icadı hakkındaki esprisindeki gibi karşımızda kimse yokki kimle görüşelim modundan çok kısa zamanda gelişti ve bu günlere geldik 🙂

yavuzeser
Автор

Benim ilk tanışmam misafir çocuğu statüsünde ev sahibi teyzenin oğlu olan ağabeyin internete girmesiyle oldu. O sıralar 5-6 yaşındayım, sene 96. "Abisi bu da baksın sana" deyip oturttular beni yan sandalyeye. O oynuyor, ben izliyorum, hangi oyun bilmiyorum ama windows 95 vardı bilgisayarda. Sonra bi bölümü geçemedi bir türlü, kitaplıktan bi dergi aldı, ben daha o sırada yeni okumayı öğrenmişim tabi, yine hangi dergi hatırlamıyorum ama büyük ihtimalle level dergisiydi. Orada sonradan anladığım tabi, rehber kısmını açmıştı. Sonra annesine haber verdi, internete girecem, telefonla konuşmayın dedi, kabloları taktı, bilgisayardan meşhur dial-up sesi geldi. Bu ses niye çıkıyor diye sorunca internete giriyorum dedi. Tarayıcı açtı ve dergide yazan url'yi tek tek adres çubuğuna yazıyordu. Tabi ki Google falan yok, bir de Arabul vardı, o belki de hiç yok. Bayağı

diye tek tek yazdı, çünkü bir sayfanın açılması 10 dk sürüyor, hızlar kbps seviyesinde, hem beklemesi var hem de her saniye para yazıyor... İlla bir şey yüklemene gerek yok, internete bağlıysan sayaç işliyor. Düşünün bir kere, "şehir dışını ararken çok konuşmayın, fazla yazıyor", ya da "dur kapat ben arayayım, hep sana yazmasın", "cepten arıyorum söyle hemen telefona gelsin" gibi klişe cümleler vardı, bugün o cümleyi kuranlar bile unutmuştur :)

10-15 dk bekliyoruz ki sayfa açılsın, bir de o arada acaba yanlış mı yazdım dite tek tek harfleri, rakamları kontrol ediyor. Sonunda açıldı, bu orada yazanları bir kağıda not etti ve kapatıp oyuna döndü.

Şimdi hatırladım, hatta annesi oğluna söyleniyordu, yine mi giriyorsun internete, bak çok yazacak, baban kızacak sana, diye.

Sonra ilkokul 4. sınıfta bilgisayar dersinde internete ben girdiğimde "ulan bu böyle şak diye açılmıyordu(şak diye dediğim de gene 15 saniye ve sadece yazı açacak, bir de ufacık piksel piksel bir resim), bayağı bekliyorduk, hatta ondan önce 146 yazıyorduk, dılılılı dırırırı diye ses filan geliyordu, " diye hep düşünürken sonradan adsl, dial-up gibi şeyleri öğrendik tabi.

Ah yıllar yıllar...

KKoKoRR