Denizli'deki Kısık Kanyonu'nda sular çekildi

preview_player
Показать описание
Kısık Kanyonu’nda sular taban seviyesine çekildi. Önceki yıllarda birçok turisti ağırlayan kanyon, bugünlerde sessizliğe büründü.
#KısıkKanyonu #Denizli #kanyon
Рекомендации по теме
Комментарии
Автор

Bir yandan bu normal, çünkü ülkemizde yağış kışın ve ilkbaharda olur. Daha sonra yaz boyu ve sonbahar boyunca her yıl değişen şekilde gerçek yağışlar başlayana kadar tüm Anadolu'da kuraklık yaşanır ve nehirler kurur, kentlerin içme suyu barajlarında su seviyesi en düşük seviyeye çekilir.
Öte yandan bu defa gerçekten farklı. Çünkü son 10 yılda küresel ısınmayla, sıcak hava kuşağının kuzeye doğru genişlediği bir dönemdeyiz. Her yıl tekrar tekrar bilim insanları bugüne kadarki en sıcak yazdı diyorlar. Zaten hepimiz aşırı sıcakları ve söndürülemeyen orman yangınlarını yaşadık.

Atmosfere (nefes aldığımız hava) karbon daha çok katıldıkça (yanma sonucu oluşan gaz, oksijenin tersi) dünya atmosferi güneşin sıcaklığını içine hapsediyor ve bu yaz yaşadığımız gibi daha sıcak zamanlar yaşıyoruz.
Bunun sonucu olarak eskiden kuzey taraflar buz gibi, güney ise ılık ve rahat olurken, artık dünyanın kuzeyi (ve güney yarım kürede en güney noktalar) ılık hale geliyor. Ekvator denen, güneşin ışıklarını hep en tepeden alan aşırı sıcak geçen bölge hiç bir canlının yaşayamayacağı kadar sıcak olmaya dönüşürken, bizim Akdeniz bölgemizde bu yaz gördüğümüz gibi 45 dereceye varan sıcak dalgaları yaşıyoruz. Ferah ve serin sayılan Karadeniz bölgesi Antalya gibi oluyor ve kuzeyde Ukrayna/Rusya gibi ülkelerse bizim şu an yaşadığımıza benzer bir iklime kavuşuyorlar.
2010'da iklim bilimciler şu an yaşadıklarımızın 2050 gibi olmasını bekliyorlardı, ama 10 yıl içinde gerçekleşti.
Bu durumun ve kutup buzlarının eriyip deniz seviyesinin en az 3 metre yükselmesinin de 2100 gibi olması bekleniyordu ama onun da çok daha erken olacağından korkuluyor.

Özetle hiç alışamayacağımız, yaşaması daha zor ve ısınmayla birlikte hava kaynaklı felaketlerin artacağı bir geleceğe yol alıyoruz. Alıştığımız 4 mevsime göre yaşam şeklimizi değiştirmeli ve suyumuzu çok daha dikkatli kullanmalıyız.

Suyun buharlaşmasını engellemek için her yere yer altı barajları yapılmalı. Artık tüm evlerin alt katlarına su deposu yapımı zorunlu olmalı, Kastamonu ve Sinop'da sellere yol açan ani yağmurları çatılardan evlerin altındaki depolara biriktirmeliyiz. Şehirlerde de eski Bizans dönemi İstanbul'u gibi, Yerebatan Sarnıcı gibi su depoları yapılmalı. Örneğin her yeşil alan altına yer altı barajları yapılabilir, yağan yağmurlar ve sulama suları denize akıp gideceğine, tekrar tekrar sulamada kullanılır.

selcuksumengen