filmov
tv
Ramazanda 30 Gün Oruç Tutanlar Vücudunuzda Olanları Görünce İnanamayacaksınız BU AÇIK BİR MUCİZE!
Показать описание
Bu videomda Ramazan ayında bir ay boyunca oruç tuttuğumuz takdirde vücudumuzda ne gibi değişimler oluyor, oruç tutmanın inanılmaz tıbbi faydaları ve orucun sır ve faziletlerinden biraz olsun bahsetmek istiyorum.
Oruç tutmanın hem dünya, hem de âhiretimiz için pek çok faydaları ve hikmetleri vardır. Oruç, kul olduğumuzun farkına varma, nimetlerin değerini anlama, nefsi terbiye etme, toplumdaki muhtaç insanların durumlarını daha iyi anlama ve beden için bir perhiz olması gibi pek çok faydaları sayılabilecek bir ibadettir.
"Her şeyin bir zekâtı vardır. Vücudun zekâtı da oruçtur." Yani, zekâtı vermek, nasıl malı ve malın pisliğini giderip temizliyorsa, oruç da vücudu temizleyip vücuttaki zehirleri ve fazlalıkları bertaraf eder ve insanı hastalıklardan kurtarır.
Oruç, sıhhatin anahtarıdır. Bir yıl çeşitli yemeklerle ve içilen meşrubatlarla yorulan ve yıpranan sindirim organlarımıza dinlenme, toparlanma, güç ve kuvvet kazanma imkânları hazırlar. Devamlı çalışan bir makinenin muayyen zamanlarda nasıl bakıma ihtiyacı var ise, bunun gibi yorulan sindirim organlarımızın da hiç olmazsa senede bir ay dinlenmeye ve bakıma ihtiyacı vardır. Bunu da en iyi şekilde oruç ibâdeti yapmaktadır.
Oruç vücudun açlığa ve susuzluğa karşı mukavemetini artırarak insana hastalıklara ve çeşitli zorluklara karşı dayanıklılık ve tahammül gücü kazandırır.
Oruç ömrü de uzatır. Çünkü o, sıhhatin devamını ve gençlik çağının uzamasını te`min eder. Uzun yaşayan bir hasta, tıp nazarında uzun ömürlü sayılmaz. Bilakis uzun ömür, vücûdun dinç ve sağlam kalması demektir. Oruç, aynı zamanda, çalışan kimseler için sıhhat ve rahatlık kaynağıdır. Çünkü orucun verdiği hafiflik ve rahatlık sâyesinde iç organlarımız yediğimiz günlere nisbetle çok daha rahat çalışırlar. Bu rahat çalışma, bütün bedenimizde bir hafiflik ve zindelik meydana getirir.
Oruçlu olan kimse, günde iki defa yemek yer: Biri iftarda, diğeri de sahurda. Bugün modern tıbbın öngördüğü yaşama tarzında da yemek öğünü ikidir. Çünkü ikiden fazla yemek öğünleri, hem bedenimize zarar vermekte, hem de zaman kaybına sebep olmaktadır. Şöyle ki, öğle yemeği te`siriyle vücudumuz kuvvetini ve canlılığını kaybeder, tembelleşip uyuşur. Böyle bir bedenle işe başladığımızda randıman yarı yarıya düşecektir. Hâlbuki mide boş iken, beden daima hafif kalır. Aslında, iftar ve sahurda aşırı yemek, mideyi tıka basa doldurmak da doğru değildir. Çünkü o takdirde beden ve ruha dinlenme, vücut fabrikasına yıllık bakım ve tamir fırsatı verilmemiş, oruçtan beklenen netice ve fayda da te`min edilememiş olur. Orucun vücut sağlığı açısından taşıdığı önemi Peygamberimiz (a.s) hadîs-i şerîflerinde şu şekilde beyan buyurmuşlardır:
"Oruç tutun! Vücudunuz sağlam (ve sıhhatli) olsun."
Öyleyse gelin bir ay boyunca oruç tuttuğumuz takdirde vücudumuzda ne gibi tıbbi değişimler olduğuna bir bakalım.
Ramazanda oruç tutmanın en zoru, ilk günlerdir.
İnsan bedeni, "oruç" tuttuğunu son öğünden 8 saat sonra kavrayabiliyor. Yani bağırsaklar son öğünde alınan tüm besin maddelerini tamamen sindirdiği zaman... Vücut bir sonraki aşamada enerji ihtiyacını karşılayabilmek için karaciğerdeki ve kaslardaki glikoza yöneliyor. Glikozu tükettiğinde de bir sonraki enerji kaynağı, vücuttaki yağlar oluyor.
Yağların yakılması da kilo vermemize, kolesterol seviyemizi düşürmemize ve diyabet riskini azaltmamıza yardımcı oluyor.
3. GÜNDEN- 7. GÜNE: SU İÇMEYE DİKKAT
Vücudunuz oruç tutmaya alışmaya başlıyor. Yağı tüketti ve kan şekerine dönüştürdü. Sahur ve iftar vakitleri arasında su alımı azaldığı için vücutta terleme hızlanırken, sıvı kaybı da artıyor.
Dolayısıyla iftar ve sahur vakitlerinde dengeli bir rejimle; protein, tuz ve su gibi belli besinleri almak oldukça önemlidir.
8. GÜNDEN 15. GÜNE: VÜCUDUMUZ ARTIK ORUCA ALIŞIYOR
Bedeniniz artık 3. aşamaya geçti ve vücut oruca neredeyse tamamen uyum sağladı.
İngiltere'deki Cambridge Üniversitesi Hastanesi'nde Dr. Razeen Mahroof, bu aşamanın vücutta bazı olumlu etkileri olduğunu söylüyor.
"Gündelik hayatta çok fazla kalorili gıda alıyoruz ve vücudumuz hastalıkları atlatmak gibi önemli görevleri yerine getiremez oluyor" diyen tıp uzmanı şöyle devam ediyor: "Oruç sırasında bu durum yeniden dengeleniyor. Vücut yeniden daha önemli fonksiyonlarına odaklanıyor, enfeksiyonlarla savaşması ve hastalıklardan iyileşmesi de kolaylaşıyor."
16. GÜNDEN 30. GÜNE: DETOKS ZAMANI (Vücudu toksin maddelerden arındırmak)
Ramazan ayının ikinci yarısında, kalın bağırsak, böbrek ve deri toksinlerinden arınmaya başlıyor. Dr. Mahroof bu dönemde organların maksimum kapasitesine döndüğünü söylüyor. Hafıza ve konsantrasyon yeniden güçlenirken, enerjinin de arttığını vurguluyor.
İşte böylece Rabbimizin yılda en az bir ay oruç tutmamızı emretmesindeki sebep ve hikmetleri de anlamış bulunuyoruz.
Rabbim tutmuş olduğumuz oruçlarımızı kabul eylesin ve bu oruçlarımızı da günahlarımıza keffaret eylesin. Amin..
Oruç tutmanın hem dünya, hem de âhiretimiz için pek çok faydaları ve hikmetleri vardır. Oruç, kul olduğumuzun farkına varma, nimetlerin değerini anlama, nefsi terbiye etme, toplumdaki muhtaç insanların durumlarını daha iyi anlama ve beden için bir perhiz olması gibi pek çok faydaları sayılabilecek bir ibadettir.
"Her şeyin bir zekâtı vardır. Vücudun zekâtı da oruçtur." Yani, zekâtı vermek, nasıl malı ve malın pisliğini giderip temizliyorsa, oruç da vücudu temizleyip vücuttaki zehirleri ve fazlalıkları bertaraf eder ve insanı hastalıklardan kurtarır.
Oruç, sıhhatin anahtarıdır. Bir yıl çeşitli yemeklerle ve içilen meşrubatlarla yorulan ve yıpranan sindirim organlarımıza dinlenme, toparlanma, güç ve kuvvet kazanma imkânları hazırlar. Devamlı çalışan bir makinenin muayyen zamanlarda nasıl bakıma ihtiyacı var ise, bunun gibi yorulan sindirim organlarımızın da hiç olmazsa senede bir ay dinlenmeye ve bakıma ihtiyacı vardır. Bunu da en iyi şekilde oruç ibâdeti yapmaktadır.
Oruç vücudun açlığa ve susuzluğa karşı mukavemetini artırarak insana hastalıklara ve çeşitli zorluklara karşı dayanıklılık ve tahammül gücü kazandırır.
Oruç ömrü de uzatır. Çünkü o, sıhhatin devamını ve gençlik çağının uzamasını te`min eder. Uzun yaşayan bir hasta, tıp nazarında uzun ömürlü sayılmaz. Bilakis uzun ömür, vücûdun dinç ve sağlam kalması demektir. Oruç, aynı zamanda, çalışan kimseler için sıhhat ve rahatlık kaynağıdır. Çünkü orucun verdiği hafiflik ve rahatlık sâyesinde iç organlarımız yediğimiz günlere nisbetle çok daha rahat çalışırlar. Bu rahat çalışma, bütün bedenimizde bir hafiflik ve zindelik meydana getirir.
Oruçlu olan kimse, günde iki defa yemek yer: Biri iftarda, diğeri de sahurda. Bugün modern tıbbın öngördüğü yaşama tarzında da yemek öğünü ikidir. Çünkü ikiden fazla yemek öğünleri, hem bedenimize zarar vermekte, hem de zaman kaybına sebep olmaktadır. Şöyle ki, öğle yemeği te`siriyle vücudumuz kuvvetini ve canlılığını kaybeder, tembelleşip uyuşur. Böyle bir bedenle işe başladığımızda randıman yarı yarıya düşecektir. Hâlbuki mide boş iken, beden daima hafif kalır. Aslında, iftar ve sahurda aşırı yemek, mideyi tıka basa doldurmak da doğru değildir. Çünkü o takdirde beden ve ruha dinlenme, vücut fabrikasına yıllık bakım ve tamir fırsatı verilmemiş, oruçtan beklenen netice ve fayda da te`min edilememiş olur. Orucun vücut sağlığı açısından taşıdığı önemi Peygamberimiz (a.s) hadîs-i şerîflerinde şu şekilde beyan buyurmuşlardır:
"Oruç tutun! Vücudunuz sağlam (ve sıhhatli) olsun."
Öyleyse gelin bir ay boyunca oruç tuttuğumuz takdirde vücudumuzda ne gibi tıbbi değişimler olduğuna bir bakalım.
Ramazanda oruç tutmanın en zoru, ilk günlerdir.
İnsan bedeni, "oruç" tuttuğunu son öğünden 8 saat sonra kavrayabiliyor. Yani bağırsaklar son öğünde alınan tüm besin maddelerini tamamen sindirdiği zaman... Vücut bir sonraki aşamada enerji ihtiyacını karşılayabilmek için karaciğerdeki ve kaslardaki glikoza yöneliyor. Glikozu tükettiğinde de bir sonraki enerji kaynağı, vücuttaki yağlar oluyor.
Yağların yakılması da kilo vermemize, kolesterol seviyemizi düşürmemize ve diyabet riskini azaltmamıza yardımcı oluyor.
3. GÜNDEN- 7. GÜNE: SU İÇMEYE DİKKAT
Vücudunuz oruç tutmaya alışmaya başlıyor. Yağı tüketti ve kan şekerine dönüştürdü. Sahur ve iftar vakitleri arasında su alımı azaldığı için vücutta terleme hızlanırken, sıvı kaybı da artıyor.
Dolayısıyla iftar ve sahur vakitlerinde dengeli bir rejimle; protein, tuz ve su gibi belli besinleri almak oldukça önemlidir.
8. GÜNDEN 15. GÜNE: VÜCUDUMUZ ARTIK ORUCA ALIŞIYOR
Bedeniniz artık 3. aşamaya geçti ve vücut oruca neredeyse tamamen uyum sağladı.
İngiltere'deki Cambridge Üniversitesi Hastanesi'nde Dr. Razeen Mahroof, bu aşamanın vücutta bazı olumlu etkileri olduğunu söylüyor.
"Gündelik hayatta çok fazla kalorili gıda alıyoruz ve vücudumuz hastalıkları atlatmak gibi önemli görevleri yerine getiremez oluyor" diyen tıp uzmanı şöyle devam ediyor: "Oruç sırasında bu durum yeniden dengeleniyor. Vücut yeniden daha önemli fonksiyonlarına odaklanıyor, enfeksiyonlarla savaşması ve hastalıklardan iyileşmesi de kolaylaşıyor."
16. GÜNDEN 30. GÜNE: DETOKS ZAMANI (Vücudu toksin maddelerden arındırmak)
Ramazan ayının ikinci yarısında, kalın bağırsak, böbrek ve deri toksinlerinden arınmaya başlıyor. Dr. Mahroof bu dönemde organların maksimum kapasitesine döndüğünü söylüyor. Hafıza ve konsantrasyon yeniden güçlenirken, enerjinin de arttığını vurguluyor.
İşte böylece Rabbimizin yılda en az bir ay oruç tutmamızı emretmesindeki sebep ve hikmetleri de anlamış bulunuyoruz.
Rabbim tutmuş olduğumuz oruçlarımızı kabul eylesin ve bu oruçlarımızı da günahlarımıza keffaret eylesin. Amin..
Комментарии