filmov
tv
Seniha Sultanın Atatürk'e Mektubu Ve Hazin Sonu - (Payitaht abdülhamid)
Показать описание
#PayitahtAbdülhamid #SenihaSultan
Seniha Sultanın Atatürk'e Mektubu Ve Hazin Sonu
Dolmabahçe Sarayı bundan 95 sene önce, 1924’ün 3 Mart akşamı tarihinin belki de en büyük telâşını, koşuşturmasını ve heyecanını yaşıyordu.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin o gün kabul ettiği 431 sayılı kanunla Osmanlı Hanedanı’nın bütün mensuplarının Türkiye sınırları dışına çıkartılmasına karar verilmiş, memleketten ayrılmaları için hanedanın erkek mensuplarına 24 saat, kadınlara ise on gün tanınmıştı.
Seniha Sultan, kararın tebliğinde sonra bir ümide kapılarak, Pangaltı Postahanesi’nden 4 Mart’ta Ankara’ya, Reisicumhur Mustafa Kemal Paşa’ya bir telgraf gönderdi. “78 yaşındayım. Odadan çıkmaya dahi gücüm yetmediğinden alınan son karara uymam mümkün değildir. Hayattan artık bir nasibi kalmamış olan benim gibi bir ihtiyarın yaklaşan son günlerini odasında geçirmeye müsaade buyurmanızı istirham eylerim. Abdülmecid’in kızı Seniha”.
Halife, oğlu, kızı, hanımları ve kalfalarından bazıları hemen o gece otomobillerle Çatalca İstasyonu’na götürülüp orada bekleyen Simplon Ekspresi’ne bindirilerek Türkiye sınırları dışına çıkartıldılar.
Ailenin memleketi gruplar halinde terketmesi on gün boyunca devam etti ve hem istasyondan, hem de Sirkeci Rıhtımı’ndan hanedana mensup olan kadın, erkek ve çocuk 155 kişi Türkiye’den ayrıldılar…
Sultan Mecid’in en uzun ömür süren evlâdı Seniha Sultan, 1931’de meşakkatli hayatını tamamladı. Nice’te Müslüman mezarlığı yoktu. Cenâzeyi Müslüman bir memlekete nakletmek için de çok para gerekiyordu. Sultan’ın naaşı en ucuz tarifeden morga kondu. Ancak 50 frank olan günlük ücretini ödemek bile meseleydi. Hânedan mirasından bir şeyler koparmayı uman Jefferson Cohn et Ranz şirketi bu işi üzerine aldı. Sultan’ın cenâzesi, gemiyle Şam’a götürülüp, Süleymaniye Câmii avlusuna biraderi Sultan Vahîdeddin’in yanına defnolundu. Ne kadar acıdır ki, “Osmanlıların hakanı ve Müslümanların halifesi”nin yaşına bakmayıp sürgüne gönderilen ve sefâlet içinde ölen kızının cenâzesine, bir gayrimüslim şirket sahip çıkıyordu!..
Kaynak: Murat Bardakçı, Ekrem Buğra Ekinci
Şunları da izlemenizi tavsiye ederim...
2-KORE SAVAŞINDA DÜNYAYI ŞAŞIRTAN TÜRK ASKERİ:
3-Haçlı Ordusunu Perişan Eden Tiryaki Hasan Paşa (Kanije Savunması):
6-Haçlıların Kabusu Yiğit Selçuklu Komutanı:
Seniha Sultanın Atatürk'e Mektubu Ve Hazin Sonu
Dolmabahçe Sarayı bundan 95 sene önce, 1924’ün 3 Mart akşamı tarihinin belki de en büyük telâşını, koşuşturmasını ve heyecanını yaşıyordu.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin o gün kabul ettiği 431 sayılı kanunla Osmanlı Hanedanı’nın bütün mensuplarının Türkiye sınırları dışına çıkartılmasına karar verilmiş, memleketten ayrılmaları için hanedanın erkek mensuplarına 24 saat, kadınlara ise on gün tanınmıştı.
Seniha Sultan, kararın tebliğinde sonra bir ümide kapılarak, Pangaltı Postahanesi’nden 4 Mart’ta Ankara’ya, Reisicumhur Mustafa Kemal Paşa’ya bir telgraf gönderdi. “78 yaşındayım. Odadan çıkmaya dahi gücüm yetmediğinden alınan son karara uymam mümkün değildir. Hayattan artık bir nasibi kalmamış olan benim gibi bir ihtiyarın yaklaşan son günlerini odasında geçirmeye müsaade buyurmanızı istirham eylerim. Abdülmecid’in kızı Seniha”.
Halife, oğlu, kızı, hanımları ve kalfalarından bazıları hemen o gece otomobillerle Çatalca İstasyonu’na götürülüp orada bekleyen Simplon Ekspresi’ne bindirilerek Türkiye sınırları dışına çıkartıldılar.
Ailenin memleketi gruplar halinde terketmesi on gün boyunca devam etti ve hem istasyondan, hem de Sirkeci Rıhtımı’ndan hanedana mensup olan kadın, erkek ve çocuk 155 kişi Türkiye’den ayrıldılar…
Sultan Mecid’in en uzun ömür süren evlâdı Seniha Sultan, 1931’de meşakkatli hayatını tamamladı. Nice’te Müslüman mezarlığı yoktu. Cenâzeyi Müslüman bir memlekete nakletmek için de çok para gerekiyordu. Sultan’ın naaşı en ucuz tarifeden morga kondu. Ancak 50 frank olan günlük ücretini ödemek bile meseleydi. Hânedan mirasından bir şeyler koparmayı uman Jefferson Cohn et Ranz şirketi bu işi üzerine aldı. Sultan’ın cenâzesi, gemiyle Şam’a götürülüp, Süleymaniye Câmii avlusuna biraderi Sultan Vahîdeddin’in yanına defnolundu. Ne kadar acıdır ki, “Osmanlıların hakanı ve Müslümanların halifesi”nin yaşına bakmayıp sürgüne gönderilen ve sefâlet içinde ölen kızının cenâzesine, bir gayrimüslim şirket sahip çıkıyordu!..
Kaynak: Murat Bardakçı, Ekrem Buğra Ekinci
Şunları da izlemenizi tavsiye ederim...
2-KORE SAVAŞINDA DÜNYAYI ŞAŞIRTAN TÜRK ASKERİ:
3-Haçlı Ordusunu Perişan Eden Tiryaki Hasan Paşa (Kanije Savunması):
6-Haçlıların Kabusu Yiğit Selçuklu Komutanı:
Комментарии