İncir Reçeli 2 - Dövmelerin Sırrı

preview_player
Показать описание
İncir Reçeli 2 - Dövmelerin Sırrı

İlk film İncir Reçeli’nde sevdiği kadını kaybeden Metin (Halil Sezai Paracıkoğlu) İncir Reçeli 2’de derin bir yalnızlığın içindedir. Bir barda şarkılar söyleyerek ve yitirdiklerinin yasını tutarak yaşamını sürdürürken beklemediği bir anda karşısına Gizem çıkar. Gizem Metin’e biri olmak gerektiğini anlatır, en azından biri için. Hem yalnızlıkları hem acıları benzeyen bu iki insan birbirine şifa olabilecek midir? Halil Sezai Paracıkoğlu’nun şarkılarıyla da zenginleşen İncir Reçeli 2 hem modern bir aşk hikayesi, hem de hayata yeniden tutunmanın öyküsü...

BKM Online
Рекомендации по теме
Комментарии
Автор

Halit iflas edince zehrada barmen olmuş

dodokusu
Автор

Zehra bütün beyin fonksiyonlarını burada kullanmış geriye birşey bırakmamış 😂

alonedreamsify
Автор

15 sene önce ona yazdığım şiirleri şimdi kendisi yazmış gibi kocasına hediye ediyormuş, yani kendi yüreğiyle sevecek kapasitesi yok, başkalarının sözleriyle başkalarını avutup tatmin oluyor...

atillaarslaner
Автор

bu kadına özenip dövme sanatçısı oldum teşekkürler 🥲

sk-ylzh
Автор

Zeki kadinlarla ask yasamak her kula nasip olmaz

emrahsepetci
Автор

Kız zehra, zeki mi oldun sen?? Endercilik mi oynayasın tuttu senin?? Ayy kıyamam sana ksksksksksksksksks

zeynepseker
Автор

Bu dünya soğuk.
rüzgâr genelde ters yöne eser.
limon ağaçları kurur.
bahaneler hep hazır.
güzel günler çabuk geçer.
“içimiz hep bir hoşça kal ülkesi…

aliyalcnkaya
Автор

şu filmin ikisini yükleyin yeter artık ya

busrakuscu
Автор

Okul Bahçesi
Yağmurlu bir Kasım günü,
Cebimde ıslanmış bir mektup,
Zar zor toparlamışım kendimi,
Sol yanım alev, alev,
Seni bekliyorum okul bahçesinde,
İçimde deli bir cesaretle,
Hayatım boyunca unutamayacağım
O ses yankılanıyor uzaklardan ve gittikçe yaklaşıyor,
Merdivenlerde bir koşuşturmaca,
Acı siren sesleriyle bir ambulans geliyor okulun bahçesine,
Bilinmez bir korku kaplıyor içimi,
Ve sedyede görüyorum seni rengin soluk bembeyaz, bir melek gibi,
Koşuyorum hiç durmak sızın boş sokaklarda yağmura karışan göz yaşlarımla, mezarlıkta alıyorum
soluğu Annemin başucunda,
Bir yandan dua ediyorum, bir yandan kendime, kaderime kızı yorum, ben sevdiğim için mi ölüyor
insanlar önce Annem şimdi sen,
Sevmem bir daha kimseyi,
Mezarlıkta biraz ağladıktan sonra eve gidiyorum, dua ediyorum sabaha dek,
Ve ertesi sabah okulda alıyorum acı haberi küçük kalbin hayata dayanamayıp durmuş kalp krizi
geçirmiş sin ve melek olmuşsun.
Şimdi yıllar geçti hala aynı mahalledeyim, evlendim çocuklarım oldu, hatta kızım bizim okulda okuyor
o bahçede geziyor, seni son gördüğüm yerde, Annemi her ziyaretimde, senin yanında uğruyorum, her
seferinde iki gülle gidiyorum mezara, biri sana biri Anneme iki beyaz gül, hayatıma giren iki meleğe.
Birde o mektup var senden kalan,
Sana vermek için beklediğim o ıslak mektup hala saklıyorum onu,
Merak ediyorsundur ne yazıyor diye,
Şöyle başlıyor;
Bunları yazı yorum çünkü seninle konuşacak cesaretim yok, sana saçma gelebilir ama öyle işte,
Annemi kaybettikten sonra fazla çevrem olmadı yalnız gezdim hep, sessiz yalnız bir çocuk oldum, bu
yüzden okulda deli diyende oldu bir sürü şey zırvalayanda oldu, ama sen, sen başkaydın benim için,
Annemin gülüşleri vardı sende, belki bu yüzden farklıydın, seni her gördüğümde boğazım
düğümleniyor konuşamıyordum bu yüzden bu mektubu yazma kararı aldım bilmiyorum cesaret bulup
da vere bilir miyim sana, ha birde ricam var senden tek sen okursan sevinirim, sana olan hislerime
karşılık vermesen bile aşkıma saygı duymanı isterim...
Sen hatırlar mısın bilmiyorum ama, benim hiç unutamadığım bir gün var. Hani okul gezisine çıkmıştık
ya, sıcak bir haziran günüydü, okulların kapanmasına sayılı günler kala, hayatımda ilk defa uzun bir
yolculuğa çıkacaktım çok korkuyordum. Cam kenarında oturuyordum, korkularım epilepsi nöbetlerimi
tetiklemişti, kriz geçiriyordum ve sen yaklaştın o an, gözlerinden süzülen bir iki damla yaşa inat, güçlü
gözüküyordun. Elini saçlarıma atıp kulağıma fısıldadın " ölmek için çok küçüksün lütfen yaşa" dedin .
Boynuma, yüzüme kolonya sürüyordun. Öğretmenler dahi panik olmuşken, sen o minicik kalbinle,
minnacık ellerimle bana şifa olmuştun. O gün aşık olmuştum sana, evet sana Yazıyordu o
mektupta, bak ben hâlâ yaşıyorum, bak hâlâ ölmedim. O gün, o minik ellerini tutup sana şifa
olamadım, " ölmek için çok küçüksün" diyemedim. Sanki sen doğa üstü güçlere sahiptin, sanki orada
bütün gücünü bana verip beni hayata döndürdün, sanki bu yüzden, benim yüzümden yorgun
düştün... Sen, sen öldün. Maalesef ben hâlâ yaşıyorum...

(Sana Adanmış Şiirler - Cem BOSTAN )

Aslı-dk
Автор

Sonrada evleniyorlar, biri mezara biri cezaevine showhaber e de malzeme çıkıyor.

abbascagla
Автор

0:51 kadın kadınlığından sıyrılmadan, ağır abi moduna girmeden zeki algılanamıyor galiba hiçbir zaman..

Yani bu filmlerde gördüğüm hep bu.
Esas kız zekiyse hep bir ciddiyet ve kadınsı kimliğini bir tarafa atmış oluyor.

mrve
Автор

Endüstriyel sinema. Seri eksiliyorum. Nereden çıktıysa karşıma

omeremrekulaksiz
Автор

Lazer topçu subayı Volkan Şahin ve uzaylı manitası sonunda birlikte olmuşlar.
Türkün Uzayla İmtihanı

elcinsangu
Автор

Sinan Çalışkanoğlu çok yakışıklı ya 😍❤️

sahismailakgun
Автор

valla süpermis. nerde izlicem ben bu filmi ya almanyada vizyonda diyl

defnelaurel
Автор

yasak elma finali bunu gören halit kalpten gider ve son

silad.
Автор

Yorumlardan anladığım kadarıyla bu filmi gerçekten izlemek isteyen varlıklar var. Enteresan.

marcioironsmith
Автор

Geçmiş olsun kardeşim, bu işler ya tecrübe ede ede yada gözlemleye gözlemleye 😎

yagzcankoseoglu