filmov
tv
KELEPÇELİ BİR ANNE, SOĞUYAN BİR ÇOCUK ELİ!

Показать описание
15 yaşındaki 'Sümeyra'nın hayatı, annesi 'Melek Gelir'in yıllardır cezaevinde olması nedeniyle sessiz bir çığlığa dönüştü.
Bir fizik öğretmeni olan 'Melek Gelir', sadece bir dönemin yasal kurumunda çalıştığı için "terörist" ilan edildi.
Anne kelepçeli, çocuk annesizdi…
Bayram görüşmesinden sonra uykusunda hayatını kaybeden Sümeyra'nın hikâyesi, bu ülkenin en karanlık sayfalarından biri olarak tarihe geçti.
Bu video, Sümeyra’nın sessiz çığlığını, annesinin kelepçeli ellerini ve Türkiye’de adaletin geldiği noktayı anlatıyor.
Bu sadece bir ailenin değil, bir toplumun iç acısıdır.
📌 AİHM’in KHK’lılarla ilgili Yalçınkaya kararı dahil, hukuki gerçeklere de videoda yer veriyorum
📌 Bu video ile bir vicdan çağrısı yapıyorum: Sümeyra’nın yaşadığı kader başka çocukların da başına gelmesin diye...
Lütfen paylaşın, duyurun, unutturmayın.
#gündem #sümeyra #sondakika
Bir annenin elleri kelepçeliydi.Ve o kelepçeli ellerle geldi kızının cenazesine.Soğuyan eline dokunmak için izin almıştı devletten.Sadece dokunmak için.Sadece vedalaşmak için.Sonra hücresine geri dönmek üzere.
Melek Gelir…KHK’lı bir fizik öğretmeni, bir anne.Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı bir dershanede öğretmenlik yapmıştı.O dershane kapatıldı, Melek Gelir'e ise “terörist” denildi.Suçu neydi?Yalnızca bir cemaate yolu düşmüş olmak.Yalnızca bir dönemin gözdesi olan bir eğitim kurumunda çalışmak.Yalnızca öğretmek, yalnızca öğretmenlik yapmak
Ama bu ülkede bazı insanlar için öğretmenlik suç…
Ve o suçun bedelini ödeyen sadece o olmadı.Onun küçük kızı Sümeyra da ödedi.Yıllardır annesizdi.Annesinin yokluğunda iki küçük kardeşine annelik yaptı.14 yaşına bastığında annesizdi.Ve 15 yaşında, bir bayram görüşmesinden sonra…Uykusunda hayata veda etti.
Ne bir isyan,ne bir çığlık,ne bir mektup bıraktı.Sadece sustu.Sadece gözlerini kapattı.
Küçücük bir bedenin altında, kocaman bir yük vardı.Ve artık o yükü taşıyamadı.
Annesi cenazeye getirildi.Kelepçeleriyle.O soğuyan küçük eli son kez tuttu.Ve sonra tekrar hücresine götürüldü.Sanki hâlâ “tehlikeliydi.”Sanki hâlâ “kaçabilirdi.”Sanki bir annenin kuzusuna son kez sarılmak, bu devleti tehdit edebilirdi.
Bu bir adalet değil.Bu bir yargılama değil.Bu bir soykırımdır.Bir vicdan yıkımıdır.Bu ülkenin çocuklarına reva görülen karanlıktır.
Gazze’de bombayla yapılanı…Erdoğan, hukuk kisvesiyle yapıyor.Ve hepimiz seyrediyoruz.
AİHM kararları, Yalçınkaya örneği, Melek Gelir’in suçsuzluğu…Hepsi kâğıtlarda kaldı.Bu ülkede adalet, duvarların arkasında çürümeye terk edildi.
Ama bir gün…Bir gün bu kelepçeler tarihin yüzüne çarpacak.Bir gün Sümeyra'nın soğuyan eli, bu ülkenin vicdanında hiç iyileşmeyen bir yara olarak kalacak.
Ve biz…O gün geldiğinde çocuklarımıza ne anlatacağız dersiniz?
Bizi affet Sümeyra…
Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın:
Bir fizik öğretmeni olan 'Melek Gelir', sadece bir dönemin yasal kurumunda çalıştığı için "terörist" ilan edildi.
Anne kelepçeli, çocuk annesizdi…
Bayram görüşmesinden sonra uykusunda hayatını kaybeden Sümeyra'nın hikâyesi, bu ülkenin en karanlık sayfalarından biri olarak tarihe geçti.
Bu video, Sümeyra’nın sessiz çığlığını, annesinin kelepçeli ellerini ve Türkiye’de adaletin geldiği noktayı anlatıyor.
Bu sadece bir ailenin değil, bir toplumun iç acısıdır.
📌 AİHM’in KHK’lılarla ilgili Yalçınkaya kararı dahil, hukuki gerçeklere de videoda yer veriyorum
📌 Bu video ile bir vicdan çağrısı yapıyorum: Sümeyra’nın yaşadığı kader başka çocukların da başına gelmesin diye...
Lütfen paylaşın, duyurun, unutturmayın.
#gündem #sümeyra #sondakika
Bir annenin elleri kelepçeliydi.Ve o kelepçeli ellerle geldi kızının cenazesine.Soğuyan eline dokunmak için izin almıştı devletten.Sadece dokunmak için.Sadece vedalaşmak için.Sonra hücresine geri dönmek üzere.
Melek Gelir…KHK’lı bir fizik öğretmeni, bir anne.Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı bir dershanede öğretmenlik yapmıştı.O dershane kapatıldı, Melek Gelir'e ise “terörist” denildi.Suçu neydi?Yalnızca bir cemaate yolu düşmüş olmak.Yalnızca bir dönemin gözdesi olan bir eğitim kurumunda çalışmak.Yalnızca öğretmek, yalnızca öğretmenlik yapmak
Ama bu ülkede bazı insanlar için öğretmenlik suç…
Ve o suçun bedelini ödeyen sadece o olmadı.Onun küçük kızı Sümeyra da ödedi.Yıllardır annesizdi.Annesinin yokluğunda iki küçük kardeşine annelik yaptı.14 yaşına bastığında annesizdi.Ve 15 yaşında, bir bayram görüşmesinden sonra…Uykusunda hayata veda etti.
Ne bir isyan,ne bir çığlık,ne bir mektup bıraktı.Sadece sustu.Sadece gözlerini kapattı.
Küçücük bir bedenin altında, kocaman bir yük vardı.Ve artık o yükü taşıyamadı.
Annesi cenazeye getirildi.Kelepçeleriyle.O soğuyan küçük eli son kez tuttu.Ve sonra tekrar hücresine götürüldü.Sanki hâlâ “tehlikeliydi.”Sanki hâlâ “kaçabilirdi.”Sanki bir annenin kuzusuna son kez sarılmak, bu devleti tehdit edebilirdi.
Bu bir adalet değil.Bu bir yargılama değil.Bu bir soykırımdır.Bir vicdan yıkımıdır.Bu ülkenin çocuklarına reva görülen karanlıktır.
Gazze’de bombayla yapılanı…Erdoğan, hukuk kisvesiyle yapıyor.Ve hepimiz seyrediyoruz.
AİHM kararları, Yalçınkaya örneği, Melek Gelir’in suçsuzluğu…Hepsi kâğıtlarda kaldı.Bu ülkede adalet, duvarların arkasında çürümeye terk edildi.
Ama bir gün…Bir gün bu kelepçeler tarihin yüzüne çarpacak.Bir gün Sümeyra'nın soğuyan eli, bu ülkenin vicdanında hiç iyileşmeyen bir yara olarak kalacak.
Ve biz…O gün geldiğinde çocuklarımıza ne anlatacağız dersiniz?
Bizi affet Sümeyra…
Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın:
Комментарии