Bitlis'e Doğru Bir Yolculuk | Ceymax Official

preview_player
Показать описание
Bitlis, Türkiye’nin Doğu Anadolu Bölgesi, Yukarı Murat-Van Bölümü’nde yer alan şehridir. Bitlis’in, Hizan, Mutki, Ahlat, Adilcevaz, Tatvan ve Güroymak olmak üzere altı ilçesi vardır.

Bitlis Coğrafyası
Bitlis’in yüz ölçümü 7.021 km²’dir. Bitlis’in topraklarının çoğunluğu yüksek ve sarp dağlardan oluşur. Şehirdeki önemli dağlar, Nemrut ve Süphan’dır. Bitlis’de genellikle Karasal İklim hüküm sürer. Fakat Doğunun sert ve karasal iklimi ve Akdeniz iklimi arasında geçiş niteliği de göstermektedir. Şehirde kışlar soğuk, yazlar sıcak ve kurak geçer.

Bitlis Nüfusu
2021 yılı TÜİK verilerine göre, Bitlis’in nüfusu önceki yıla göre 1.283 artarak 352.277 olmuştur.

Bitlis Mutfak Kültürü
Bitlis’in mutfağında, et önemli bir konumdadır. Bitlis mutfağı ağır, masraflı ve zahmetli bir mutfaktır.
Yöre mutfağının sofra adabı; yer sofrası şeklindedir. Bağdaş usulü ile oturulur. Buradaki amaç yemeklerin birlikte ve ortaklaşa yenmesidir. Sofraya önce büyükler oturur. Daha sonra ise kadınlar ve çocuklar oturur.
Sofraya getirilen yemekler büyük kaplar içerisindedir ve herkes kendi önünden yer. Başkasının önündeki yemekten yemek veya yemeğin etli/iyi kısmını kendi önüne almak ise görgüsüzlük olarak kabul edilir. Aynu şekilde kültürde, ev sahibinin misafir sofradan kalkmadan kalkması da görgüsüzlüktür ve bu misafirin de kalkmasını istediği anlamına gelir. Bu kültüre göre yemeğin en güzel ve lezzetlisi her zaman misafire ikram edilir.

Bitlis Gezilecek Yerler
Bitlis Kalesi, şehre adını veren Büyük İskender’in komutanlarından Badlis tarafından yaptırılmış bir kaledir. Bitlis suyunun kollarından iki derenin birleştiği yerde bulunan yalçın bir kaya blogu üzerinde yer alan kalenin çevresi 2800 metredir. Kale, 56 metre yüksekliğinde ve 7 metre genişliğindedir. Han sarayı ile birlikte 3000 ev, 1 han, 1 camii ve 1 minaresi bulunur. Surları pek sağlam değildir. Bitlis Kalesi’nin nehre bakan üç kat demir kapısı bulunan bir çarşısı, bir bedesten ve birkaç yüz evi vardır.

Kale çıkılması zor bir sarp tepe üzerindedir, bu yüzden çevresinde savunma hendeği bulunmaz. Kalede gözetleme kuleleri, erzak ve cephane dolu mağaraların bulunduğu kaynaklarda belirtilmiştir. Günümüzde ise sadece kale mevcuttur. Yapı üzerinde zaman zaman onarımlar yapılmış ve bu sayede kale o muazzam görüntüsünü kaybetmemiştir. Görenlerini etkilemeye devam eden Bitlis Kalesi’nin harici olarak, Dideban Tepesi üzerinde bir de kule olduğu biliniyor. Bu kule, Bitlis’in dağlık mahallelerine hakim bir konumda bulunuyor fakat ne yazık ki bu kulenin sadece kalıntıları günümüze değin ulaşabilmiştir. Bu kulenin, geçmiş zamanda, kaleye işaret vermekle görevli bir gözetleme yeri olduğu tahmin ediliyor.
Emir Bayındır Camii ve Kümbeti, Bitlis’te görülmesi gereken bir diğer yapıdır. Bayındır kümbetinin kuzeyinde bulunan camiinin bir kitabesi vardır. Bu kitabeye göre camii, Bayındır İbni Rüstem tarafından yapılmıştır. Camiinin yan duvarında beyaz bir taş üzerinde “Amel Baba Can” ismi bulunmaktadır. Bu ismin camiiyi yapan ustaya ait olduğu bilinmektedir. Emir Bayındır Camii, sade bir mimariye sahiptir. Onarımı ise Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yapılmıştır. Camii ardından faaliyete girmiştir.

Bitlis’te Beş Minare Hikayesi
Aslında Beş Minare hikayesi oldukça acıklıdır. Bitlis yöresine ait bu türkü, işgalin ardının hikayesine sahiptir.

Rus İşgali sırasında, Bitlis tam bir harabe şehir görüntüsü almıştı. Düşmanın çekilmesinden sonra ise savaş esnasında Bitlis’ten kaçmış bir baba oğul, şehre geri dönmek üzere yola çıkmıştır. Şehre hakim konumda bulunan Dideban Eteğine varmışlar. Baba, şehirde canlı birilerinin kalıp kalmadığını öğrenmek istemiş bunun içinde oğlunu şehre göndermiştir. Bir süre sonra oğlu geri yanına dönmüş ve babasına uzaktan “Şehirde yaşama dair hiçbir iz yok; sadece beş tane minare ayakta kalmış” diyerek seslenir. Babası oğlunun bu sözlerini duyunca çok üzülür. Resmen yıkılan babası, dizlerinin üzerine çöker ve bir ağıt yakarak oğlunu çağırır.
“Bitlis’te beş minare, beri gel oğlan beri gel
Yüreğim dolu yare, beri gel oğlan beri gel”

Bitlis hakkında bir diğer rivayet ise, Bitlis’in Rus İşgalinden çıktıktan sonra Bitlis ordularının başındaki kişi Komutan Şerif Bey’in savaş sonrası Bitlis’i görmesiyle ilgili. Bitlis’i görmek için, Bitlis’e yüksekten bakan ve şuan “Şerif Bey Tepesi” olarak anılan tepeye çıkıp Bitlis’e bakmıştır. Bitlis’i yıkık dökük, harabe şeklinde görmüştür fakat şehirde sadece ayakta kalmış 5 minare vardır. Ve o tepede hüzünle oturup bir ağıt söyler. Bu ağır zamanla türkü olarak günümüze gelmiştir.
Рекомендации по теме