filmov
tv
Ağız kanseri nedir? Ne zaman endişelenmeliyim? Evde ağız kanseri muayenesi nasıl yapılır?
Показать описание
00:00 Ağız kanserleri
00:27 Normal durumlar
01:39 Kendi kendine muayene
03:26 Bir şey farkedersem ne yapmalıyım?
04:00 Kanser öncülü lezyonlar
05:07 Yatkınlık sebepleri
05:45 Belirtiler nelerdir?
06:19 Tavsiyelerim
küçük Fordyce gi ki bunların dışında da ağzınızda görmenizin normal olduğu ve endişe etmenizi gerektirmeyen başka oluşumlar vardır fakat çok geniş bir konu olduğu için sadece en sık görebileceklerinizi sıralamakla yetindik.
Tüm kanser tiplerinde olduğu gibi ağız kanserlerinin de erken teşhisi ve erken farkedilmesi tedavi açısından çok önemlidir. Şimdi de kendi kendinize nasıl ağız kanseri ön muayenesi yapabileceğinizden bahsedelim. Öncelikle ağız kanserlerinin en sık görüldüğü bölge olan dilin yan tarafları ve dilin altında kalan ağız tabanı incelenmelidir. Bunun için aynanın karşısında ve güçlü bir ışık altında dilinizi dışarı çıkarıp işaret ve baş parmaklarınız arasında hafif sıkıştırarak herhangi bir şişlik ve yumru olup olmadığını kontrol edin.
Daha sonra işaret parmağınızla ağız tabanınızı yoklayarak aynı kontrolü yapın. Ve bu arada gözünüzle de, kontrol ettiğiniz bölgelerde, daha önce farketmediğiniz beyaz veya kırmızı yaralar olup olmadığını gözlemleyin.
İşaret parmağınızla veya bir çubuk vasıtasıyla dilinizin sırtına biraz bastırıp yutağınızın her iki yanında dil kökünün arkasında buluna bademciklerinizi inceleyin ve kızarıklık şişlik ve yara açısından yumuşak damağınızla birlikte kontrol edin.
Sırayla alt dudağınızı ve üst dudağınızı kaldırıp herhangi kırmızı veya beyaz bir yara varlığını kontrol edin. Ve yine işaret ve baş parmağınızın arasına dudağınızı alıp herhangi bir sertlik veya şişlik olup olmadığını kontrol edin. Daha sonra aynı kontrolü hem parmaklarınızla hem de gözle yanağınız için de yapın.
İşaret parmağınızı üst damağınızda gezdirerek sertlik ve şişlik varlığını araştırın ve herhangi bir yara olup olmadığını gözle kontrol edin.
Başınızı sırayla her iki yana doğru çevirip boynunuzdaki lenf düğümlerinde herhangi bir şişlik sertlik veya hassasiyet olup olmadığını kontrol edin.
Bu muayene yi yaptıktan sonra eğer daha önce farketmediğiniz bir şey farkederseniz panik olmayın ve 2 hafta yaranın veya farklı olduğunu düşündüğünüz oluşumun durumunu izleyin. 2 hafta sonra da hala iyileşme yoksa diş hekiminize veya Kulak Burun Boğaz uzmanına muayene olun.
Temel olarak bilinmesi gereken bilgileri sıraladıktan sonra biraz daha ayrıntıya girmek istiyorum. Ağız mukozasındaki dokular bazen kanser olmayan fakat kanser öncülü veya prekanseröz dediğimiz kansere dönüşme potansiyeli olan lezyonlara dönüşebilir. Biraz da bu prekanseröz durumlardan bahsetmek istiyorum:
Bunlardan ilki beyaz plak anlamına gelen lökoplaki dir. Genellikle bunların altında yatan sebep belirsizdir fakat sigara kullanımı büyük bir risk faktörüdür. Ağrısızdırlar ve tırnağınızla sıyırdığınızda kazınmazlar. Bunlar kendi kendine geçebilir, değişmeden kalabilir veya kalınlaşıp büyüyebilir. (nodüler ve verrüköz lökoplaki)
Özellikle, siğil tarzı şekli olan ve hızlı büyüyen lökoplaki lerin (proliferative verrucous leukoplakia) yassı hücreli karsinom dediğimiz kansere dönüşme ihtimali çok yüksektir.
Bu beyaz plaklardaki hücre dejenerasyonu arttıkça damarların yüzeye daha çok yaklaşmasıyla bu beyaz plaklar yavaş yavaş eritroplaki dediğimiz kırmızı plaklara dönüşür ve bunlar kansere dönüşmeye beyaz plaklardan çok daha yatkındır.
Ağız kanserlerine yatkınlığı artıran etmenleri ise şöyle sıralayabiliriz:
1. Sigara kullanımı
2.Aşırı alkol tüketimi
3. Direkt güneş ışığına fazla maruz kalma
4. Metal tozları ve bazı kimyasallara (fenoksiasetik asit) maruz kalma
5. Bazı vitamin ve minerallerin eksikliği (Plummer Vinson sendromu)
6. Bağışıklığın zayıflaması
7. Siğillerin etkeni olan İnsan papilloma virüsü
Burada ağız kanserlerinin muhtemel diğer belirtilerine biraz değinmek istiyorum
1. Uyuşukluk ve tat almada değişiklik
2. Ses kısıklığı
3. Yutma ve çiğnemede zorluk
4. Ağrılı veya ağrısız şişlik, yara veya renk değişimleri.
Resimde de gördüğünüz gibi ağız kanserleri ve öncülleri farklı şekillerde görülebilmektedir.
Beyaz lezyonlar
Düzensiz pürüzlü yüzeyler
Benekli kabarık alanlar
Yüzeyden yüksek lezyonlar
Çukurlaşmış lezyonlar.
Videonun sonunda özet olarak sizlere tavsiyem, bahsettiğim şekilde kendi ağız kanseri muayenenizi düzenli olarak yapmanız ve 2 hafta içinde iyileşmeyen bir durum gördüğünüzde derhal hekiminize başvurmanızdır. Unutmayın ki kanserin kesin teşhisi ancak biyopsi ile konulur ve ağzınızdaki bir çok yara da çopu zaman masumdur ve biyopsi gerektirmez
00:27 Normal durumlar
01:39 Kendi kendine muayene
03:26 Bir şey farkedersem ne yapmalıyım?
04:00 Kanser öncülü lezyonlar
05:07 Yatkınlık sebepleri
05:45 Belirtiler nelerdir?
06:19 Tavsiyelerim
küçük Fordyce gi ki bunların dışında da ağzınızda görmenizin normal olduğu ve endişe etmenizi gerektirmeyen başka oluşumlar vardır fakat çok geniş bir konu olduğu için sadece en sık görebileceklerinizi sıralamakla yetindik.
Tüm kanser tiplerinde olduğu gibi ağız kanserlerinin de erken teşhisi ve erken farkedilmesi tedavi açısından çok önemlidir. Şimdi de kendi kendinize nasıl ağız kanseri ön muayenesi yapabileceğinizden bahsedelim. Öncelikle ağız kanserlerinin en sık görüldüğü bölge olan dilin yan tarafları ve dilin altında kalan ağız tabanı incelenmelidir. Bunun için aynanın karşısında ve güçlü bir ışık altında dilinizi dışarı çıkarıp işaret ve baş parmaklarınız arasında hafif sıkıştırarak herhangi bir şişlik ve yumru olup olmadığını kontrol edin.
Daha sonra işaret parmağınızla ağız tabanınızı yoklayarak aynı kontrolü yapın. Ve bu arada gözünüzle de, kontrol ettiğiniz bölgelerde, daha önce farketmediğiniz beyaz veya kırmızı yaralar olup olmadığını gözlemleyin.
İşaret parmağınızla veya bir çubuk vasıtasıyla dilinizin sırtına biraz bastırıp yutağınızın her iki yanında dil kökünün arkasında buluna bademciklerinizi inceleyin ve kızarıklık şişlik ve yara açısından yumuşak damağınızla birlikte kontrol edin.
Sırayla alt dudağınızı ve üst dudağınızı kaldırıp herhangi kırmızı veya beyaz bir yara varlığını kontrol edin. Ve yine işaret ve baş parmağınızın arasına dudağınızı alıp herhangi bir sertlik veya şişlik olup olmadığını kontrol edin. Daha sonra aynı kontrolü hem parmaklarınızla hem de gözle yanağınız için de yapın.
İşaret parmağınızı üst damağınızda gezdirerek sertlik ve şişlik varlığını araştırın ve herhangi bir yara olup olmadığını gözle kontrol edin.
Başınızı sırayla her iki yana doğru çevirip boynunuzdaki lenf düğümlerinde herhangi bir şişlik sertlik veya hassasiyet olup olmadığını kontrol edin.
Bu muayene yi yaptıktan sonra eğer daha önce farketmediğiniz bir şey farkederseniz panik olmayın ve 2 hafta yaranın veya farklı olduğunu düşündüğünüz oluşumun durumunu izleyin. 2 hafta sonra da hala iyileşme yoksa diş hekiminize veya Kulak Burun Boğaz uzmanına muayene olun.
Temel olarak bilinmesi gereken bilgileri sıraladıktan sonra biraz daha ayrıntıya girmek istiyorum. Ağız mukozasındaki dokular bazen kanser olmayan fakat kanser öncülü veya prekanseröz dediğimiz kansere dönüşme potansiyeli olan lezyonlara dönüşebilir. Biraz da bu prekanseröz durumlardan bahsetmek istiyorum:
Bunlardan ilki beyaz plak anlamına gelen lökoplaki dir. Genellikle bunların altında yatan sebep belirsizdir fakat sigara kullanımı büyük bir risk faktörüdür. Ağrısızdırlar ve tırnağınızla sıyırdığınızda kazınmazlar. Bunlar kendi kendine geçebilir, değişmeden kalabilir veya kalınlaşıp büyüyebilir. (nodüler ve verrüköz lökoplaki)
Özellikle, siğil tarzı şekli olan ve hızlı büyüyen lökoplaki lerin (proliferative verrucous leukoplakia) yassı hücreli karsinom dediğimiz kansere dönüşme ihtimali çok yüksektir.
Bu beyaz plaklardaki hücre dejenerasyonu arttıkça damarların yüzeye daha çok yaklaşmasıyla bu beyaz plaklar yavaş yavaş eritroplaki dediğimiz kırmızı plaklara dönüşür ve bunlar kansere dönüşmeye beyaz plaklardan çok daha yatkındır.
Ağız kanserlerine yatkınlığı artıran etmenleri ise şöyle sıralayabiliriz:
1. Sigara kullanımı
2.Aşırı alkol tüketimi
3. Direkt güneş ışığına fazla maruz kalma
4. Metal tozları ve bazı kimyasallara (fenoksiasetik asit) maruz kalma
5. Bazı vitamin ve minerallerin eksikliği (Plummer Vinson sendromu)
6. Bağışıklığın zayıflaması
7. Siğillerin etkeni olan İnsan papilloma virüsü
Burada ağız kanserlerinin muhtemel diğer belirtilerine biraz değinmek istiyorum
1. Uyuşukluk ve tat almada değişiklik
2. Ses kısıklığı
3. Yutma ve çiğnemede zorluk
4. Ağrılı veya ağrısız şişlik, yara veya renk değişimleri.
Resimde de gördüğünüz gibi ağız kanserleri ve öncülleri farklı şekillerde görülebilmektedir.
Beyaz lezyonlar
Düzensiz pürüzlü yüzeyler
Benekli kabarık alanlar
Yüzeyden yüksek lezyonlar
Çukurlaşmış lezyonlar.
Videonun sonunda özet olarak sizlere tavsiyem, bahsettiğim şekilde kendi ağız kanseri muayenenizi düzenli olarak yapmanız ve 2 hafta içinde iyileşmeyen bir durum gördüğünüzde derhal hekiminize başvurmanızdır. Unutmayın ki kanserin kesin teşhisi ancak biyopsi ile konulur ve ağzınızdaki bir çok yara da çopu zaman masumdur ve biyopsi gerektirmez
Комментарии