Ehlen ve Sehlen Merhaba

preview_player
Показать описание
kâinatın neticesi hayat olduğu gibi, hayatın neticesi olan şükür ve ibadet dahi kâinatın sebeb-i hilkati ve ille-i gaiyesi ve maksud neticesidir. Evet, bu kâinatın Sâni'-i Hayy-ı Kayyum'u, bu kadar hadsiz enva-ı nimetiyle kendini zîhayatlara bildirip sevdirdiğine mukabil, elbette zîhayatlardan o nimetlere karşı teşekkür ve sevdirmesine mukabil sevmelerini ve kıymettar sanatlarına mukabil medh ü sena etmelerini ve evamir-i Rabbaniyesine karşı itaat ve ubudiyetle mukabele edilmelerini ister.

İşte bu sırr-ı rububiyete göre teşekkür ve ubudiyet, bütün enva-ı hayatın ve dolayısıyla bütün kâinatın en ehemmiyetli gayesi olduğundandır ki Kur'an-ı Mu'cizü'l-Beyan, pek çok hararetle ve şiddetle ve halâvetle şükür ve ibadete sevk ediyor. Ve ibadet Cenab-ı Hakk'a mahsus ve şükür ona lâyık ve hamd ona hastır, diye çok tekrar ile beyan ediyor.

Lem'alar - 398

Her şey onun hesabına çalışır. Her şey ona bir emirber nefer hükmündedir. Her şey onun kuvvetiyle döner. Her şey onun emriyle hareket eder. Her şey onun hikmetiyle tanzim olur. Her şey onun keremiyle muavenet eder. Her şey onun merhametiyle başkasının imdadına koşar, yani koşturulur.

Sözler - 314

her bir zerre, acz-i mutlakıyla beraber pek büyük ve pek mütenevvi vazifeleri kaldırıyor. Ve cümudiyeti ile beraber bir şuur-u küllî gösteren intizam-perverane nizam-ı umumîye tevfik-i hareket eder. Demek, her bir zerre, lisan-ı acziyle Kadîr-i Mutlak'ın vücub-u vücuduna ve nizam-ı âlemi gözetmesiyle vahdetine şehadet eder.

Sözler - 329

Faaliyetin her nev'i cüz'î olsun, küllî olsun bir lezzet verir. Belki her faaliyette bir lezzet var.

Belki faaliyet ayn-ı lezzettir. Belki faaliyet, ayn-ı lezzet olan vücudun tezahürüdür ve ayn-ı elem olan ademden tebâud ile silkinmesidir.

Evet, her kabiliyet sahibi, bir faaliyetle kabiliyetinin inkişafını lezzetle takip eder. Her bir istidadın faaliyetle tezahür etmesi, bir lezzetten gelir ve bir lezzeti netice verir. Her bir kemal sahibi, faaliyetle kemalâtının tezahürünü lezzetle takip eder. Madem her bir faaliyette böyle sevilir, istenilir bir kemal, bir lezzet vardır ve faaliyet dahi bir kemaldir ve madem zîhayat âleminde daimî ve ezelî bir hayattan neş'et eden hadsiz bir muhabbetin, nihayetsiz bir merhametin cilveleri görünüyor ve o cilveler gösteriyor ki kendini böyle sevdiren ve seven ve şefkat edip lütuflarda bulunan zatın kudsiyetine lâyık ve vücub-u vücuduna münasip o hayat-ı sermediyenin muktezası olarak hadsiz derecede (tabirde hata olmasın) bir aşk-ı lahutî, bir muhabbet-i kudsiye, bir lezzet-i mukaddese gibi şuunat-ı kudsiye o Hayat-ı Akdes'te var ki o şuunat böyle hadsiz faaliyetle ve nihayetsiz bir hallakıyetle kâinatı daima tazelendiriyor, çalkalandırıyor, değiştiriyor.

Lem'alar - 416
Рекомендации по теме