Nasreddin Hoca Zaman Yolcusu | Motivasyon

preview_player
Показать описание
Ayşe, Zehra ve Kerim; eğlenmek için katıldıkları voleybol turnuvalarında şansları yaver gitmiş ve okullarını temsil ettikleri yarışmalarda finale kadar gelmişlerdir. Finale kalan takımın İstanbul’da düzenlenecek büyük turnuvaya katılacağını öğrenirler.

Şu ana dek şansı yaver giden üçlü, okullarını temsil edecek kadar iyi oynadıklarını düşünmezler. Turnuvadan çekilmek için öğretmenleriyle konuşmayı denerler ancak çekilirlerse okullarının turnuvalar başlamadan kaybedeceğini öğrenirler. Birkaç senedir yarışlarda bu kadar yükselememiş olan okulları, ilk defa bu aşamaya gelmiştir.

Eğer yarışta devam edebilirlerse okul “spor” dalında bir sembole sahip olacak ve değişik spor dallarını uygulamak için destek alabilecektir. Bunu öğrenen çocuklar okullarının başarısızlığına sebep olmak istemezler.

Çocukların panik yaptığını gören Cemil, onlara her başarının kıymetli olduğunu, ancak “bir şey uğruna” kazanmanın daha da kıymetli olduğunu, eğer isterlerse her şeyi başarabileceklerini söyler.

Babasının nasihati üzerine gaza gelen Zehra, ne olursa olsun okullarına galibiyeti getirmek ister. Eline düdüğünü alır; Kerim ve Ayşe'ye olimpiyat antremanlarını aratmayacak egzersizler yaptırır.

Kerim ve Ayşe; zorluk dereceleri giderek artan egzersizlere ayak uydurmaya çalışıyordur. Maç gününden bir gün önce takım koçu olan beden öğretmenlerinin maça katılamayacağını öğrenirler.

Çocuklar takım koçluğu yapması için Nasreddin Hoca'dan yardım ister. Zehra'nın antrenmanlarından dolayı oldukça yorgun düşen çocuklar, Nasreddin Hoca ile antremanlara başlar.

Nasreddin Hoca, bir türlü takım oyunu sergileyemeyen çocuklara önce dinlenmeleri gerektiğini söyler. Antrenman yapmak önemlidir, ancak sağlıklarına da dikkat etmeleri gerekmektedir.

Daha sonra ise takım çalışmalarını güçlendirici etkinlikler yaptırır. Maç günü gelmiştir. Çocuklar Nasreddin Hoca'nın etkinlikleri sayesinde güzel bir oyun sergiliyordur. Fakat takım arkadaşlarına güvenemeyen Zehra, topu karşılayamayacaklarını düşündüğü için herkesin topuna atlamaya başlar. İlk yarıyı kaybederler.

Çocukların bu durumunu gören Nasreddin Hoca yanlarına gelir. Okullarının kaybetmesi yüzünden kaygılanan Zehra'ya, bunun bir takım oyunu olduğunu hatırlatır ve sonuç ne olursa olsun okullarının onlarla gurur duyacağını söyleyip Zehra'yı rahatlatır.

Esas önemli olan okulları için oynadıkları oyuna yüreklerini koymalarıdır. Tribünlerde kendileri için tezahürat eden arkadaşlarını gören Zehra kendine gelir.

Takımını tekrar toplar. Önemli olan hızlı koşmak, en yükseğe zıplamak değildir. Önemli olan yaptıkları işi iyi yaparak okullarına faydalı olabilmeleridir. Ayşe, Kerim ve Zehra ikinci yarıda maçtan keyif alarak, eğlenerek, tam bir takım gibi oynamaya başlarlar.

Birbirlerine pas veriyor, sayı aldıklarında sevinçle sarılıyor, herkes bulunduğu pozisyonun hakkını tam olarak veriyordur. Maç biter. Maçı kaybetseler de Ayşe, Zehra ve Kerim sayesinde okulları yarışmada ilk üçe girmiştir.

Rakip takımı tebrik eden çocuklar, okullarına birincilik madalyasını götüremeseler bile bir sonraki yıl güçlü bir takım kurmak için kolları sıvarlar.
🎉 TRT Çocuk YouTube Sayfasına Hoş Geldin!
❤️ Hemen abone olmayı unutma!

Web sitemizi ziyaret et!
Instagram
Facebook
Twitter

Mobil Uygulamalarımızı indirmek için!

TRT Çocuk Mobil
TRT Çocuk Kitaplık
TRT Çocuk Oyun Dünyası
En sevdiğin çizgi filmlerin oyunlarını
App Store ve Google Play'den yükleyip oynayabilirsin.


Рекомендации по теме