Ceymax Official | Yukarı Mezopotamya'nın Kıymetli Şehri Mardin

Mardin, Türkiye’nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde Dicle Bölümü’nde yer alan, büyükşehir statüsündeki şehirlerinden biridir. Suriye ile sınır komşusudur. Artuklu merkez ilçesi olmak üzere, Dargeçit, Derik, Kızıltepe, Mazıdağı, Midyat, Nusaybin, Ömerli, Savur ve Yeşilli şehrin ilçeleridir.

Mardin Coğrafyası
Mardin, Güneydoğu Anadolu Bölgesinin, Yukarı Mezopotamya havzasında bulunur. Güneyinde Suriye, doğusunda Şırnak ve Siirt, kuzeyinde Diyarbakır ve Batman, batısında ise Şanlıurfa ile çevrilidir. Akdeniz ve Karasal İkliminin ortak özelliklerini gösterir. Yazları çok sıcak ve kurak, kışları ise soğuk ve yağışlı geçer.

Mardin Nüfusu
2021 yılı TÜİK verilerine göre, Mardin’in nüfusu bir önceki yıla göre 8.041 artarak 862.757 olmuştur.

Mardin Ekonomisi
Mardin’in ekonomisi genel olarak tarım, hayvancılık ve ticarete dayanır. Tarımdan sonraki en önemli sektör devlet hizmetleridir. Şehir, “Mardin Serbest Bölgesi” ve “Mardin Organize Sanayi Bölgesi” adında üretim ve sanayi bölgelerine sahiptir. Mardin’de kültür turizmi, inanç turizmi de bulunmaktadır.

Mardin Mutfağı
Mardin mutfağı, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin izlerini taşır. Kendine has mutfak kültürü ise binlerce yıllık birikimin günümüze ulaşması ile oluşmuştur. Mardin mutfağı gün geçtikçe daha fazla ilgi görmektedir. Yöresine özgü bol çeşidiyle zengin ve lezzetli mutfağa sahip olan Mardin, İpek Yolu üzerinde bulunması sebebiyle mutfağında bolca baharat kullanır.
Mardin’de et ve meyvenin birlikle pişirildiği yemekleri çok sık görebilirsiniz. Yemeklerde ağırlıklı olarak et ve bulgur kullanılır.

Mardin Tarihçesi
Tarih boyunca, Fırat ve Dicle nehirleri arasında yer alan Mezopotamya bölgesine birçok medeniyet yerleşmiştir. Mardin ise bir dağın tepesine kurulmuştur ve Yukarı Mezopatamya’nın en eski şehirlerindendir. Mardin, Subari, Sümer, Akad, Babil, Mitaniler, Asur, Pers, Bizans, Araplar, Selçuklu ve Osmanlı Dönemlerine tanıklık etmiştir. Şehir bu dönemlere ait bir çok yapı ve tarihi eseri içinde barındırır. Mardin’in önemli ve büyük bir açık hava müzesi olduğunu söylemek mümkün.

Mardin Gezilecek Yerler

Dara Antik Kenti, Mardin’in 30 km güneydoğusunda, Oğuz Köyü’nde bulunur. Dara, tarih boyunca Yukarı Mezopotamya’nın en önemli yerleşim yerlerinden biriydi. İmparator Anastasius’un çabalarıyla, Doğu Roma İmparatorluğunun sınırını korumak amacıyla askeri bir garnizon kenti olarak kurulmuştur.
Kaya içine oyulan yapılardan oluşmuştur. Geniş bir alana yayılan Dara Antik Kenti’nin çevresi 4 km’lik surlarla korunmuştur. İç kale tepenin üst düzlüğüne kurulmuştur. Dara Antik Kenti’nin içinde, çarşı, zindan, kilise, saray, tophane ve su bendi kalıntıları görülür. Köyün etrafında tarihleri Geç Roma Dönemi’ne kadar dayanan mağara evlere rastlanır.

Deyrulzafaran Manastırı, Mardin’in 4 km doğusundadır. Üç kattan oluşur. 5. yüzyıldan itibaren farklı zamanlarda farklı eklentiler yapılmış ve 18. yüzyılda son haline kavuşmuştur. MÖ’lerde Güneş Tapınağı ardından Romalılar tarafından kale olarak kullanılmış bir kompleks üzerine inşa edilen Manastır, Romalıların bölgeden çekilmesinin ardından Aziz Şleymun bazı azizlerin kemiklerini buraya getirdi ve burayı manastıra dönüştürdü. Manastır önceden Mor Şleymun Manastırı olarak biliniyordu. Mardin Kefertüth Metropoliti Aziz Hanayo’nun 793 yılında başlayıp büyük bir tadilat yapmasından sonra Manasır onun adıyla anıldı. Mor Hananyo Manastırı olarak bilindi. 15. Yüzyıldan sonra da Manastır’ın etrafında yetişmiş zafaran (safran) bitkisi sebebiyle Deyrulzafaran (Safran Manastırı) adı ile anılmaya başladı.