Zihnimin Kıvrımları - 14: Hep yalnızlık var sonunda

preview_player
Показать описание
Milyarlarca insanın yaşadığı bir gezegende yalnızlıktan bahsetmek garip gelebilir. Ancak hem istatistikler hem de ruh halimiz aynı fikirde değil. Bu bölümde el birliğiyle büyüttüğümüz yalnızlığımızın hayatımızdaki yansımalarına bakacağız.
#ZihniminKıvrımları #podcast

Bölümler
00:00 Başlangıç.
01:00 Bölüm Notları.
08:07 Kaynaklar.
13:00 Temel Değer ve Kavramlar.
16:54 Neden Yalnızız?
50:50 Yalnızlık kötü bir şey mi?
59:07 Ne yapmalı?
01:05:14 Kapanış.

Kaynaklar

Podcast Bağlantıları

Müzik
Title: Emotional Aftermath.
Artist: Doug Maxwell.
Album: YouTube Audio Library.
Рекомендации по теме
Комментарии
Автор

6 yasindaki oglum, bu amca niye okulda diye sordu. Yok oglum, amca kendi evinde dedim. Niye o kadar kitap var o zaman diye sordu.

tasovamat
Автор

2024 yılından sana yazıyorum Serdar Abi . Kesinlikle böyle uzun videolara devam etmen gerekiyor. Özellikle çalışma odanda bizlere vereceğin hayat tecrübeleri çok önemli . Bu güzel videoların devamını bekliyoruz.

AzimutBlue
Автор

''Olabildiğince yalnız kalmalıyım. Başardığım ne varsa ancak yalnızlığımın karşılığıdır." Demiş Kafka.

kadirnegiz
Автор

Zihnimin Kıvrımları - 14: Hep yalnızlık var sonunda
Yalnızlık, “yalın” kökeninden türemiş bir sözcük. Yalınlık içerisinde çıplaklık kavramı da var, yani soyulmuş çıplak halimiz. Yani bizim en yalın halimiz, kendimizi içeren bir anlamı var. Yalnızlık buradan geliyor, bir başınalık gibi karşılığı da var ama ikisi aynı şey değil. Yalnızlığın kendi içinde türevleri var, tercih edilen yalnızlık var, mahkûm edilen yalnızlık var, ıssızlıktan doğan yalnızlık var, kalabalık içerisinde yalnızlık var… Yalnızlık dediğimiz kavramın bir tanımı yok esasında. Yanlış telaffuzu yalnızlık değil, “yalnızlık”. Çünkü yalın olmaktan geliyor, yalın ayak, yalın kılıç gibi.
Modern çağın en büyük iki korkusu. Mutsuzluk ve yalnızlık. Belki de birbirinden beslenen iki kavram Belki de yalnız olduğumuz için mutsuz oluyoruz ya da mutsuz olduğumuz için yalnızlığa mahkum kalıyoruz ya da tercih ediyoruz.
Neden Yalnızız:
Yalnızlık dediğimiz kavram, esasında bir anlamda inşa ettiğimiz de bir ortam, en umulmadık anları, en anlamadık ortamları ve en olmayacak zamanları da kendimiz için bir yalnızlık, bir içe kapanma, bir kabuk koza örmeye çevirebiliriz. İnsanın kalabalıklar içerisinde de yalnız olma yeteneği var ve bu çok önemli detaylardan biri şüphesiz.
Bu çağda, yalnızlıkta öyle kolay bir şey değil, çünkü yalnızlık bir anlamda içinde yaşadığımız sistemin bizzat türettiği bir şey. Bir yandan da içinde bulunduğumuz sistemin yine yok etmek, bertaraf etmek ve unutturmak, başka şeylerle yerini doldurmak için elinden geleni yaptığı bir kavram da aynı zamanda.
Kişisel gelişim çağındayız. Sosyal varlıklar olduğumuzu düşünürsek eğer, kitlelerden, kalabalıklardan anlam bulduğumuz, kendimizi sosyalleştikçe mutlu, memnun, mesut hissettiğimiz bir düzen içerisinde, toplumsal değil de kişisel gelişim kavramının varlığı çok önemli, bize çok şey anlatıyor. Toplumsal olarak gelişimde senin bir rolün olamaz, sen kendini kurtar diyor, yani sen bir anlamda kişisel olarak geliş, toplumda bir şekilde gelişir. Toplumların toplumsal ölçekte gelişiminin çok zor olduğu bellidir, bireysel çabaların çok daha mümkün, çok daha sonuç verici olduğu da ortada. Yalnızlık ekseninden baktığımızda, kişisel gelişimin pompalandığı, öne çıkarıldığı ve her şeyin bir kişisel gelişim vesilesine dönüştüğü bir çağda yalnızlıktan başka bir sonuca ulaşmakta kolay değil şüphesiz. Çünkü bu düzende artık toplum yok, birey var. Hepimiz tek başınayız. Yalnız geldik yalnız gideceğiz ve her koyun kendi bacağından asılıyor. Dolayısıyla, kişisel olarak kendimizi geliştirmeliyiz, bunun için bize söylenen yöntemleri uygulamalıyız ve mutluluğu bulmalıyız. Ama fark ediyoruz ki, sadece bizim kişisel olarak gelişmiş olmamızın hayatımızda çok bir anlamı yok, çünkü gelişmiş bir kişi, gelişmiş bir topluma da ihtiyaç duyar. Gelişmiş bir zihin, kendisini var edebilecek, kendisini anlayabilecek ve içerisinde anlamlandırabilecek bereketli bir ortam arıyor. Bulamadığı sürece, böyle ayrık otu gibi, kusur gibi kalıyor toplumun içerisinde. Toplum içerisinde küçük bir zümrenin kişisel gelişimi bir anlam ifade etmiyor, dolayısıyla yalnızlığımıza da yalnızlık katıyor.

hasanyazar
Автор

Resmen mest oldum konuşma sanatı, bildiklerini en iyi şekilde aktarabilme kabilyeti, ses tonu vurgular mükemmel...
İyi ki varsın Serdar bey ve seni dinleyebildiğim için bahtiyarım.

hayriarslan
Автор

Yalnızlığın Felsefesi diye bir kitap da var, Lars Svendsen yazarı. Buradan yazmış olayım, belki ilgilenen çıkarsa okumak isteyebilir.

EmberC
Автор

"Yalnızlık, insanın çevresinde insan olmaması demek değildir. İnsan kendisinin önemsediği şeyleri başkalarına ulaştıramadığı ya da başkalarının olanaksız bulduğu bazı görüşlere sahip olduğu zaman kendisini yalnız hisseder." der
Carl Gustav Jung. Bence de yalnızlığın büyük bir çoğunluğu yanlış arkadaş seçimi ya da karşıdaki insandan beklentinin yüksek olmasıyla gelişiyor. İnsandan beklenti ne kadar düşerse o kadar rahatlıyor kafa.

cengizc.matarac
Автор

"Yalnızlık alıp karşına kendini öteki kendinlerle konuşmaktır.. " Hasan Ali Toptaş

sinansuekinci
Автор

14 bölüm tekrar izledim, biliyorum ki tekrar tekrar dinleyeceğim, sevgiler...

monochrome
Автор

Çoğu bölümde beni nereden ve ne şekilde dinliyorsunuz diye soruyorsunuz. En çok ev işi yaparken dinliyorum. gözüme dağ gibi gelen ütüler, bulaşıklar zihninizin kıvrımlarında dolanırken çarçabuk bitiyor :)

elifc
Автор

Amirim burası biraz SARTRE hakederdi. Özellikle 01.04.05 te . Cehennem başkalarıdır'ın tiyatro oyununu izledim geçen ve bu konuyu somut olarak görmek, yazı olarak okumaktan daha güçlü bir fikir verdi; yalnız kalamamak = kendin olamamak demek aynı zamanda, çünkü başkalarının varlığı, seni gözlemesi başka türlü davranmak zorunda bırakıyor.
Bir de, , konu önerisi istiyor musunuz bilmiyorum ama ''insan kendi kendini inşa edebilir mi yada nasıl eder''' üzerinden bir ''varoluşçuluk'' bölümü çok güzel olurdu.

himekononohara
Автор

Serdar hocam sağolasın Bir arkadaşım tavsiye etti 1.bölümden başlayarak 14.bölüme kadar geldim bisikletime binerek kulaklığımı takarak iyi geliyor çok iyi Allah razı olsun sizden

ahmetarslan
Автор

Mutlu olmanın yolu kendine bir amaç edinmek ve faal olmakla, amaç için uğraşmakla mümkün. İngilizce'deki happy, happiness (mutlu, mutluluk) kelimeleri aynı zamanda happen (olmak) fiilinden gelir. Uğraş yoksa mutlu olmak da pek mümkün değil, öyle durduğunuz yerde kendiliğinden pek olmuyor. Çevrenizdekilerin sizde oluşturduğu meşguliyetten dolayı yapmanız gerekenleri yapamıyorsanız, belki de mutlu olmanız için yalnız kalmanız gerekebilir.

tolgatoganduz
Автор

Kış geldi, artık yeni zihmin kıvrımları bölümü olsa ne güzel olur

ozanpalas
Автор

1:04:09 öğrenci yurtları. bazen oda tamamen boş kalıyordu. 2 saat kafa dinliyordum ne güzel tek başıma.

ahmett
Автор

Ben hep çocuğumu uyuturken dinliyorum podcast den ilk defa YouTube dan izliyorum. Dilinize sağlık.

llpohyoff
Автор

Avusturalyada yaşıyorum 3 yıldır, burada çok daha yalnızız Türkiyeden. Bu bazen iyi bazen zor oluyor hele yaş 46 olunca ama şu bir gerçek biz çocuklarımızı hiç yalnız bırakmıyoruz, bu onların gelişimini yavaşlatıp onları koca çocuklara dönüştürüyor..Oysa yalnızlıkta insan kendini daha iyi keşfediyor tanıyor..Burada ki gençleri görünce bunu daha iyi anladım..
Harika konunuz için çok teşekkür ederim..Sizi Dücane Cündioğlu ile sohbet edişinizi görmek isterdim.☺️

dew
Автор

"İnsan sabahtan akşama kadar bir şey olmasını bekler ve hiçbir şey olmaz. Bekleyip durur insan. Hiçbir şey olmaz. İnsan bekler, bekler, bekler, şakakları zonklayana dek düşünür, düşünür, düşünür. Hiçbir şey olmaz. İnsan yalnız kalır. Yalnız. Yalnız."

dogukanozsoy
Автор

Sayın Kuzuloğlu, planlı bir şekilde köyden kente göçe itilen halkla beraber oluşan arabesk kültür, ne kentli ne köylü olabilenler, getirdikleri ve götürdükleri hakkında değerli fikirlerinizi ve paylaşımlarınızı da bir bölüm olarak dinlemek isteriz. Sevgiler.

basakkorkmaz
Автор

Ülkemizde Serdar Beye ve nice birikim sahibine verilen değer ne kadar sevindirici. Azınlık olarak nadir şeylerden haberdar olmak, cahillerin arasında mutlu ediyor beni. Yolda herkes yakın tonda benzer arabalarla giderken ateş kırmızı bir Ferrari ye binmek gibi.

Simurg..