FYODOR DOSTOYEVSKİ – BOBOK

preview_player
Показать описание
Bu kez “Birinin Notları”na yer veriyorum. Ben değilim bu, tamamen farklı biri. Önsöze de gerek olmadığını düşünüyorum.

Semyon Ardolyonoviç nihayet üçüncü gün: “Ivan İvaniç!” dedi bana. “Seni ne zaman ayık göreceğiz? Söyler misin, Tanrı aşkına!”

Tuhaf bir istek. Alınmıyorum, çekingen bir insanım, ama beni deli ettiler işte. Bir ressam tesadüfen portremi yapmıştı. “Sen” demişti, “ne de olsa bir yazarsın…” Kabul ettim, o da sergiledi. Bir de ne okuyayım: “Şu hastalıklı, deliliğe yakın yüzü görmeye gidin!”

Diyelim ki doğru, ama böyle açıktan yazılır mı? Basında soylu bir şeyler, ülküler olmalı, buradaysa…

Hiç değilse üstü kapalı ifade etseydin ya! Biçem denilen şey sana ne diye verildi? Hayır, adam üstü kapalı yazmak istemiyor. Günümüzde nükte ve iyi üslup kayboluyor, ince dokundurmalar yerini sövgüye bırakmış. Alınmıyorum: Pek ahım şahım bir yazar değilim ki aklımı kaçırayım. Uzun bir öykü yazdım, basmadılar. Hiciv yazdım, reddettiler. Birçok yergisel denememi çeşitli yazı işlerine taşıdım durdum, kabul etmediler: “Sizde nükte yok!”

“Sana nasıl bir nükte gerekiyor?” diye soruyorum alaylı, “İnce mi?”

Gelgelelim anlamıyorlar bile. Kitap satıcılarına Fransızca çeviriler yaptım; tüccarlara da ilanlar yazdım. “Eşi az bulunur, özel toprağımızın eşsiz kan kırmızı çayı bunlar!” Ekselansları müteveffa Peter Matveyeviç’e düzdüğüm övgüler için güzel paralar kazandım. Kitapçıların siparişi üzerine “Kadınları beğendirme sanatı” üzerine derlemeler hazırladım
Рекомендации по теме