filmov
tv
OZAN ORHON KİMDİR? Bir Dönemin Yıldız İsmi Çöküşünü Anlattı
Показать описание
Ozan Orhon… O doğduğunda takvimler 3 Nisan 1972’yi gösteriyordu.
Tiyatro sanatçısı Tayfun Orhon ile modacı Alev Esen’in ilk çocuğu olarak İstanbul’da dünyaya geldi. Evrim adında erkek kardeşi olan Ozan, aynı zamanda ünlü oyuncu Tekin Akmansoy’un torunudur.
Babasının tiyatro sanatçısı, annesinin de modacı olmasından dolayı çocukluk yıllarından itibaren sanat ile iç içeydi. Ortaokul ile birlikte müziğe olan hevesi başladı. Annesinin arkadaşları ona hep şarkı söyletirdi. Lisedeyken çeşitli müzisyenlerin altında kendi müzik gruplarını kurdu.
Ozan Orhon, Hürriyet’ten Eda Sönmez’e verdiği röportajında, çocukluk yıllarını ve sesinin keşfedilmesini şöyle anlatıyor;
“Sanat ile iç içe bir ailede büyüdüm. Annem modacı, dedelerimin hepsi devlet tiyatrosu sanatçısıydı. Dedelerimden biri Tekin Akmansoy. Ortaokul yıllarında hep müziğe hevesliydim. Rahmetli Ajlan Büyükburç ile okul orkestram vardı. Yarışmalara katılıyorduk. Sesimi kendi kendime keşfetmedim ama keşfedenler oldu.
Annemin arkadaşları bana şarkı söyletirdi. Her şey de öyle başladı. Lise yıllarında bu iş profesyonelleşti. Bir sürü müzisyen abimin altında kendi gruplarımı kurup blues ve rock müzik yaptım. Belli yerlerde çaldık. Benim animasyon geçmişim de var. Tatil köylerinde çalışıp orada da müzik yapıyordum.
Takvimler 1990’ı gösterdiğinde Figen Çakmak’tan “Garo Mafyan’la müzik festivaline gider misin?” teklifi aldı. Bu teklifin ardından çalışmalarına hız veren Ozan Orhon, Polonya ve Romanya’daki çeşitli yarışmalarda önemli dereceler elde etti.
Ünlü sanatçı, Eda Sönmez’e verdiği röportajında o yılları şöyle anlatıyor;
“1990’da yine yaz animasyonundan döndüğümde Figen Çakmak, ‘Garo Mafyan’la müzik festivaline gider misin’ dedi. ‘This is My World’ diye şarkım vardı, onunla Polonya’ya gittim. Özel ödülü aldım. 3-4 ay sonra da Romanya’daki Bükreş Festivali’nde dünya ikincisi oldum.”
Henüz 20 yaşını doldurmadan yurt dışında önemli başarıların altına imza atan Ozan Orhon, Romanya’dan döndükten sonra yaptığı çalışmaların meyvesini Türkiye’de de almaya başladı. Ünlü sanatçı, 1992 yılında Oldu mu Şimdi adlı ilk albümünü çıkardı. Pop şarkıyla dönemi kasıp kavuran Ozan Orhon’un bu albümü tam 2 buçuk milyon sattı. Ünlü sanatçı, ilk albümünün hikayesini Eda Sönmez’e şöyle anlatıyor;
Romanya’daki festivalden sonra Şahin Özer’le ilk albümü Garo Mafyan yönetiminde yaptık. Aysel Gürel, Zeynep Talu ve Şehrazat şarkılarımı belirledi. İlk erkek pop şarkıcısı benimdir. Her ne kadar bu söylenmese de... Bu kapıyı ben açtım. İlk albümle 2 buçuk milyon tiraj elde ettim. Benden sonra tüm genç popçular teker teker gelmeye başladı. Tayfun, Tarkan, Kenan Doğulu, Burak Kut... 90’lar pop furyası başladı. Kaseti olmayana kız vermiyorlardı.”
Müzik tarzıyla 90’lı yıllara yepyeni bir heyecan katan Ozan Orhon, kısa sürede Türkiye’nin en sevilen isimlerinden biri oldu. Konserleri tıklım tıklım doldu hatta yoğun ilgiden arabası bile devrildi.
Ünlü sanatçı 90’lı yıllarda yaşadıklarını Eda Sönmez’e şöyle anlatıyor;
“İzleyici de sanatçı da yeni yeni öğreniyordu her şeyi. Büyük konserler bizimle başladı. İzmit konserinde sevgiden arabamı yana yatırdılar. Kalabalıktan ambulansla beni kaçırdılar. İsteklerimiz de çok fazla yoktu. Şimdiki nesil felaket... Avrupai bir sistemi buraya oturtmaya çalıştık. O zaman konserler kapalı spor salonlarında oluyordu. Oradaki ses sistemi konser vermek için uygun değildi. Biz de ona göre ses sitemleri ve kulis istedik.”
#OzanOrhon
#OzanOrhonŞarkıları #OzanOrhonKimdir
Tiyatro sanatçısı Tayfun Orhon ile modacı Alev Esen’in ilk çocuğu olarak İstanbul’da dünyaya geldi. Evrim adında erkek kardeşi olan Ozan, aynı zamanda ünlü oyuncu Tekin Akmansoy’un torunudur.
Babasının tiyatro sanatçısı, annesinin de modacı olmasından dolayı çocukluk yıllarından itibaren sanat ile iç içeydi. Ortaokul ile birlikte müziğe olan hevesi başladı. Annesinin arkadaşları ona hep şarkı söyletirdi. Lisedeyken çeşitli müzisyenlerin altında kendi müzik gruplarını kurdu.
Ozan Orhon, Hürriyet’ten Eda Sönmez’e verdiği röportajında, çocukluk yıllarını ve sesinin keşfedilmesini şöyle anlatıyor;
“Sanat ile iç içe bir ailede büyüdüm. Annem modacı, dedelerimin hepsi devlet tiyatrosu sanatçısıydı. Dedelerimden biri Tekin Akmansoy. Ortaokul yıllarında hep müziğe hevesliydim. Rahmetli Ajlan Büyükburç ile okul orkestram vardı. Yarışmalara katılıyorduk. Sesimi kendi kendime keşfetmedim ama keşfedenler oldu.
Annemin arkadaşları bana şarkı söyletirdi. Her şey de öyle başladı. Lise yıllarında bu iş profesyonelleşti. Bir sürü müzisyen abimin altında kendi gruplarımı kurup blues ve rock müzik yaptım. Belli yerlerde çaldık. Benim animasyon geçmişim de var. Tatil köylerinde çalışıp orada da müzik yapıyordum.
Takvimler 1990’ı gösterdiğinde Figen Çakmak’tan “Garo Mafyan’la müzik festivaline gider misin?” teklifi aldı. Bu teklifin ardından çalışmalarına hız veren Ozan Orhon, Polonya ve Romanya’daki çeşitli yarışmalarda önemli dereceler elde etti.
Ünlü sanatçı, Eda Sönmez’e verdiği röportajında o yılları şöyle anlatıyor;
“1990’da yine yaz animasyonundan döndüğümde Figen Çakmak, ‘Garo Mafyan’la müzik festivaline gider misin’ dedi. ‘This is My World’ diye şarkım vardı, onunla Polonya’ya gittim. Özel ödülü aldım. 3-4 ay sonra da Romanya’daki Bükreş Festivali’nde dünya ikincisi oldum.”
Henüz 20 yaşını doldurmadan yurt dışında önemli başarıların altına imza atan Ozan Orhon, Romanya’dan döndükten sonra yaptığı çalışmaların meyvesini Türkiye’de de almaya başladı. Ünlü sanatçı, 1992 yılında Oldu mu Şimdi adlı ilk albümünü çıkardı. Pop şarkıyla dönemi kasıp kavuran Ozan Orhon’un bu albümü tam 2 buçuk milyon sattı. Ünlü sanatçı, ilk albümünün hikayesini Eda Sönmez’e şöyle anlatıyor;
Romanya’daki festivalden sonra Şahin Özer’le ilk albümü Garo Mafyan yönetiminde yaptık. Aysel Gürel, Zeynep Talu ve Şehrazat şarkılarımı belirledi. İlk erkek pop şarkıcısı benimdir. Her ne kadar bu söylenmese de... Bu kapıyı ben açtım. İlk albümle 2 buçuk milyon tiraj elde ettim. Benden sonra tüm genç popçular teker teker gelmeye başladı. Tayfun, Tarkan, Kenan Doğulu, Burak Kut... 90’lar pop furyası başladı. Kaseti olmayana kız vermiyorlardı.”
Müzik tarzıyla 90’lı yıllara yepyeni bir heyecan katan Ozan Orhon, kısa sürede Türkiye’nin en sevilen isimlerinden biri oldu. Konserleri tıklım tıklım doldu hatta yoğun ilgiden arabası bile devrildi.
Ünlü sanatçı 90’lı yıllarda yaşadıklarını Eda Sönmez’e şöyle anlatıyor;
“İzleyici de sanatçı da yeni yeni öğreniyordu her şeyi. Büyük konserler bizimle başladı. İzmit konserinde sevgiden arabamı yana yatırdılar. Kalabalıktan ambulansla beni kaçırdılar. İsteklerimiz de çok fazla yoktu. Şimdiki nesil felaket... Avrupai bir sistemi buraya oturtmaya çalıştık. O zaman konserler kapalı spor salonlarında oluyordu. Oradaki ses sistemi konser vermek için uygun değildi. Biz de ona göre ses sitemleri ve kulis istedik.”
#OzanOrhon
#OzanOrhonŞarkıları #OzanOrhonKimdir
Комментарии