KOCAALI Sakarya'nın Göz Bebeği - Batı Karadeniz #17

Kocaali'ye ulaşım üç yönden mevcuttur. İstanbul’dan gelecek olanlar, Adapazarı'nı geçtikten sonra Karasu istikametini takip ederek gelinebilir. Ya da Hendek'ten girip Kocaali'ye gelinebilir. Ankara’dan ise Düzce Akçakoca ilçesinden gelinmektedir.
Zonguldak- İstanbul kısmı yapılmaya çalışılan Karadeniz Sahil yolu Kocaali'den geçmektedir. Melen Çayı'ndan Sakarya merkeze kadar olan kısmı bitirilmiştir. Bu yol ile Kocaali-Sakarya arası duble kara yolu haline gelmiştir. Karadeniz Sahil Yolunun, Karasu üzerinden Karadeniz kıyısından İstanbul'a bağlanması ile Kocaali'nin ekonomik olarak rahatlayacaktır.
Sakarya Merkezine 70 km, Karasu İlçesine 16 km, Akçakoca ilçesine ise 28 km uzaklıkta bulunan Kocaali İlçesi; şifalı kumu, doğal plajı, kolay ulaşımı ile eşsiz bir sahile sahiptir.
Pansiyonculuğun da yaygın olduğu ilçede yeme-içme tesisleri, müzikli eğlence yerleri bulunmaktadır.

İlçenin güneyinden başlayan Maden Deresi kuzeyde Karadeniz’e dökülmektedir. İklim tipik Karadeniz iklimi özellikleri göstermektedir. Tarihi özelliği olan alanlar şunlardır; Maden Deresi'nde Osmanlı döneminden kalma maden ocakları Şerbetpınarı'nda manastır, Gümüşoluk köyüdür. Ayrıca ilçede sahildeki yerleşim kurulumu ilçe belediyesinin aldığı kararla iki buçuk kat ve bahçe nizamlıdır. İstanbul'a iki saat Ankara'ya üç saat mesafede olup, sanayiciler için belediye olarak teşvik yapılmaktadır.
Ülkemizin önemli akarsularından biri olan Melen Çayı, Kocaali’nin doğusundan denize dökülmektedir. Melen Çayı, Marmara Bölgesi ile Karadeniz Bölgesi’ni birbirinden ayırmakla birlikte Sakarya ve Düzce arasındaki il sınırını da belirlemektedir.
Marmara bölgesinin en doğusunda konumlanan Kocaali, Karadeniz’in yıldızı parlayan yerleşim merkezlerinden biridir. Kuyumculu sınırından başlayarak Melen Çayı’na kadar uzanan yaklaşık 20 km uzunluğunda muhteşem bir kumsala sahiptir. Sahilde ender bulunan ve sadece bu yörede yetişen Kum Zambağı da yetişmektedir.
Kocaali ılıman iklimi, ziraata uygun verimli ve sulak arazileri, gür ormanları ve akarsuları ile eski çağlardan bu yana insanoğlunun yaşadığı bir yerleşimdir. Bihtinya Devleti zamanında Hypios olarak geçen Melen’den Kieros şeklinde bahsedilmiştir.
Osmanlı’nın kuruluş döneminde Doğu Roma ile Osmanlı arasında bir dönem sınır olmuştur. 14. yüzyılın başında ilk olarak Çobanoğlu Beyliği’nden Ali Amourios’un filolarla denizden yaptığı akınlara maruz kalan Kocaali, 1305-1315 tarihleri arasında Orhan Gazi’nin kumandanlarından Konur Alp tarafından Osmanlı toprağı haline getirilmiştir. Yayla mevkiinde Orhan Gazi adına mescit inşa edilmiş ve zamanla Hızar ile bugünkü Kocaali merkezine doğru ilk yerleşimler kurulmuştur. Burası Osmanlı döneminde Milan adıyla anılmıştır.
Melen, devletin odun ve kereste deposuydu. Melen Köyü ahalisi Osmanlı Devleti’ne vergi karşılığında odun ve kereste hazır etmekle yükümlüydü. 1702 tarihinde İstanbul tersanelerinde inşa edilen büyük kalyonlar için lazım olan keresteler Milan’dan temin edilmiştir.
Melen, Osmanlılar tarafından liman ve iskele görevi görmüştür. Hazır edilen odun ve keresteler, iskele memurları tarafından kayıt altına alındıktan sonra gemilere bindirilerek tersanelere gönderilmiştir. Melen’in yatak değiştirdiği dönemlerde işlevsiz hale gelen iskeledeki keresteler karadan Karasu Tahta İskelesi’ne nakledilmiş, oradan gönderilmiştir.

Doğu Roma İmparatorluğu ve Osmanlı Devleti’nin odun ve kereste temin ettiği yerlerden biri olan Kocaali’ye ilk dış göçü 1830’lu yıllarda Filibe ve Yanya’dan gelen oluşturmaktadır.
1856 Kırım Savaşı’ndan sonra Tatarlar, 93 harbi olarak adlandırılan 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’ndan sonra Gürcü, Çerkes, Abhaz, Bulgar, Boşnak ve Pontus Rumları Kocaali’ye göçmüşlerdir.
1898 yılında bölgede çıkarılmaya başlanan simli kurşun ve çinko madenlerinin yeni bir gelir kaynağı haline gelmesiyle Doğu Karadeniz’de yaşayan Rumlar ve Türkmenler buraya yeni bir göç dalgası oluşturmuşlardır.
Madencilikle geçinen Rumlar 1923’ten sonra nüfus değişimi ile Yunanistan’ın Vodina bölgesine gönderilmişlerdir.
Fındıkçılık, madencilik, denizcilik, odunculuk, tarım ve hayvancılık gibi gelir kaynakları sayesinde Kocaali, göç almaya devam etmiş ve Cumhuriyet döneminde farklı kültürlerin uyum içinde yaşadığı son derece mütevazı bir yerleşim yerine dönüşmüştür.
Kocaali İlçesi'nin doğusundan denize dökülen Melen Çayı bulunur. Türkiye'nin Marmara bölgesindeki önemli rafting alanlarındandır. Melen Çayının suyu yapılan bir regülatör ile içme suyu olarak İstanbul'a gönderilmektedir. İstanbul’un 40 yıllık su ihtiyacını karşılayacak olan Melen Projesi suyunu ilçe sınırları içinden alır. Yapımı devam eden Melen Barajı ile hem elektrik üretilecek hem de daha fazla içme suyu İstanbul'a gönderilecektir.
Doğa turizmi için de uygun olan Çam Dağı; Kocaali ilçesinin güneyindedir. Çamdağı'nın KD yamaçlarından kaynağını alan Lahna Deresi Ortaköy'de Melen Çayı'na dökülür.

License code: Q9RTMMGDGM0NBUZP