Delaval VMS™ Süt Sağım Robot Çiftliği / Yonca Hayvancılık / Sürü Yönetimi

Delaval VMS™ Süt Sağım Robot Çiftliği. Menemen - İzmir.
Yatırım ve Başarı Hikayesi.
Robotik Sağım Sistemlerinin Bazı Avantajları
• Robotik sistemler daha doğal sağım sıklığı sağladıkları ve sağımda daha az insan müdahalesi nedeniyle inekler çok daha sessizdir. Böylece için inek refahı dostudur.
• Her meme başında süt akışı kesildiğinde meme başı ayrı ayrı çıkarılarak, boş memelerin aşırı sağılması nedeniyle meme başı yaralanmaları engellenir,
• Sağım süreci her sağılan inek için daha tutarlıdır,
• Azaltılmış işçilik maliyetleri: İş gücü, bir süt çiftliğindeki en büyük giderdir ve sağım, bu emeğin yaklaşık %40'ını temsil eder, bu nedenle sağım robotları, çiftlikteki en büyük giderin en büyük bileşenini azaltır. Ancak, şunu hatırlamak önemlidir. Geçiş dönemindeki emek uzun vadeden daha yüksek olacağından, emek tasarrufu ilk üç ila on iki ay sonrasına kadar gerçekleşmeyecektir,
• Çiftlik sahibinin, çiftlikte belirtilen sağım zamanlarında gerekli olmasının aksine, gerekli sürü yönetimi fonksiyonlarını aile faaliyetleri etrafında planlamasını sağlayan daha esnek bir çalışma programı sağlar,
• Manüel sağım emeğinin yerini sürü gözetimi ve yönetimi alır, süt işletmecisine özel ihtiyaçlı ineklere odaklanmak için daha fazla zaman sağlar. Aynı zamanda üretimi iyileştirmek için sürüyü yönetmesine izin verir.
• Çiftlik personeli, tekrarlayan işlevleri tamamlamak için günde uzun saatler harcamadığı için daha çeşitli ve hoş bir çalışma ortamı sağlar
• Daha önce günde iki kez sağılan sürüler için, sürü sütü üretimi %7,3-17,8 oranında artacaktır.
Sağım sıklığı inek başına günde 2,5 ila 3,3 kat arasında artabilir ve bazı yüksek verimli inekler arasında günde dört ve beş kez sağım yapılır. Sağım sıklığının artması genellikle sürü sütü üretiminde artışa neden olur.
• Artan işçilik maliyetleri ve artan sağımhane sistemlerinin fiyatlarına bağlı olarak robotik sistemlerin maliyetleri düşmektedir.
• Robot tedarikçileri ekipmanlarını iyileştirdikçe ve daha fazla şirket pazara girdikçe, robot teknolojisi son on yılda gelişmiştir.
• Robotik sistemler, sağımhanelere kıyasla izleme ekipmanının parça sayısı önemli ölçüde azaldığından, sürü izleme verilerinin toplanmasında çok verimli bir yöntemdir. İnek izleme, yüksek verimli hayvanlarda daha sıklıkla yapılabilir. Veriler memebaşı bazında elde edilebilir.
• Mevcut bir tesiste herhangi bir yerde çalıştırılabilir veya sürü büyütüldüğünde veya yeni bir tesis yapıldığında taşınabilir.
• Bir sağımhane sistemine kıyasla daha az bina alanı gerektirir, örneğin bir robotik ünite için 8 metre kare kadar küçük bir alan yeterli olabilir.
• Genel olarak hayvan sağlığı iyileşir, özellikle mastitis seviyeleri genellikle azalır.
• Sağımhane ve bekleme alanı temizliğinin günde birkaç kez ortadan kaldırılması nedeniyle sağımhanelere göre daha düşük su tüketimi olur.
• Operatörün robot bilgisayara sütü belirtilen ayırma süresi boyunca atmasını tavsiye etmesini yalnızca bir kez hatırlaması gerektiğinden, antibiyotikli sütün insan müdahalesine daha az bağımlı olarak atılması.
• Kolostrum ayrı bir yerde otomatik olarak toplanabilir.
• Yeni nesil zorlu bir iş olan hayvancılığa giriş yapabilir.
• Günde 3 kez ve aksatmadan yapılması gereken sağım işlemi 24 saate yayılmıştır ve çalışanlar işletme dışına daha rahat çıkabilirler. Bu da sosyal esneklik sağlar.
• Teknoloji yenilemesi ve adaptasyonu daha kolay olacaktır

[denizakkas]

HOSTEIN DEKI TEHLIKENIN FARKINDAMISINIZ??
A1 ve A2 süt nedir ve neden önemlidir?
A1 ve A2 süt ne olduğunu ve neden önemli olduğunu anlamak için sütün molekül yapısının incelenmesi gerekir, “İnek sütünün yüzde 3.5’i protein. Bu proteinin yüzde 2.7’si kazein. Yani sütün en önemli proteini kazein. Yaklaşık 8000 yıl öncesine kadar bilinen bir süre içerisinde sütteki aminoasit dizilimi belli olmakla beraber, genetik profildeki 209 amino asitin birinde meydana gelen tek bir mutasyonla değişim başlamış oldu. Yani A1’deki histidin yerinde A2’de prolin var. Neden bu farklılık oldu. Yetiştirme uygulamaları ve geçmişte yapılan rastgele bilinçsiz uygulamalar, Avrupa’da ve daha sonra Batı dünyasının çoğunluğunda A1 sütü üreten ineklerin oluşmasını sağladı. Yani anlayacağınız Holstein ırkı olan ineklerde var. Keçi, koyun ve anne sütünde yok
A1 de olan kazein bağırsaklarda bir opiod olan -kasomorfin (BCM-7)’e dönüşür. Bu aslında morfin gibi davranan bir molekül. Bağırsak kasılmalarını azaltır kabızlık yapar, lenfosit proliferasyonunu baskılayarak bağırsağın bağışıklık sisteminin bozar. A2 sütte bunlar beklenmiyor. Böylece Alzheimer, Parkinson gibi nörolojik bozukluklar, otizm, şizofreni, damar sertliği, ani bebek ölümü sendromu (SIDS), çocuklarda Tip I diyabet, öğrenme ve hafıza bozukluğuna yol açmakla suçlanmaktadır. Kasomorfin (BCM-7) içeren sütler için Holstein ırkı ineklerin suçlanıyor. Bunu içermeyenler ise Guernsery, Jersey ve Brown Swiss ırklar. Ayrıca keçi, koyun ve anne sütleri de kasomorfin (BCM-7) içermiyor.
A1 sütün klinikte bizlerde yapacağı nelerdir?
Yıllardır yapılan çalışmalarda A1 sütün kronik rahatszılıklara zemin hazırladığının hayvan deneyleriyle ortaya koyulduğu
Prof Dr Keith Woodford tarafından kaleme alınan Devil in the milk (Sütteki şeytan) isimli kitap okumanizi tafsiye ederim…

[hasanbasak]

Delaval Karadeniz bölgesine de hizmet veriyormu

[satiyeningunlukleri]

Sizi satiyenin gunluklerine davet ediyorum sizi takip ediyorum